31 Mayıs 2014 Cumartesi

2014 Sonbaharında Neler Olacak? – The Originals ve Arrow

Sevdiğimiz dizilerin sezon finalleri birer birer yayınlandı. İzlediğimiz dizilerin bir kısmı iptal olarak dizi mezarlığındaki yerlerini alırken, şanslı olanlar oyuna bir sezon daha devam edecek. Sezonluk hikayelerini belli bir noktaya getirip yeni sezon için heyecanlanmamızı sağlayan dizileri beklemek elbette ki kolay değil. Neyse ki TVLine, Fall TV Preview etiketi altında bize yeni sezonda izleyeceğimiz olaylarla ilgili edinebildiği bilgileri sunmaya karar vermiş.

Ben de dönem dönem, bu haberler arasından bildiri niteliğini taşıyanları size aktarmaya çalışacağım. İlk olarak geçtiğimiz günlerde sezon finallerini seyrettiğimiz The Originals ve Arrow dizileri ile başlayacağız.

Yazının bundan sonraki kısmı, The Originals’ın ilk, Arrow’un 2. sezon finallerini izleMEmiş dizi severler için ispiyon (spoiler) içerir.The Originals, bu sonbaharda geri döndüğünde menüde intikam var! TVLine, geçtiğimiz günlerde şu anda yapım aşamasında olan ikinci sezonun ilk üç bölümü hakkında bilgi edinmek için dizinin yıldızları – Joseph Morgan, Daniel Gillies, Phoebe Tonkin ve Charles Michael Davis – ile konuşmuş. İşte öğrenebildikleri…

HAYLEY’NİN YARDIMCILARI | Klaus’un bebeğinin annesi artık serbest bir hibrid olduğuna göre dizginleri kullanmayı öğretmesi için birinin yardımına ihtiyacı olacak. Peki, New Orleans’ın sivri dişli sakinlerinden hangisi buna gönüllü olacak? Morgan “Aslında biz de bunu keşfetmeyi bekliyoruz.” dese de diğer oyuncularının birkaç fikri var. “Sanırım hepimizin ismini bir kaseye koyacağız.” diyor Davis. Gillies da ekliyor; “Bence Hayley’nin isimleri çeken eğitimli bir hamsterı var.” (Açıkçası dizide daha garip şeyler de oldu.)HOŞÇAKAL BEBEK HOŞÇAKAL | Sezon finali Klaus ve Hayley’nin Hope bebeği Rebekah ile yaşamaya göndermesi ile bitse de Tonkin, hibrid ebeveynlerin kızlarının yakın zamanda unutulmayacağını söylüyor. “Görmezden gelinen bir durum olmayacak.” diye açıklıyor Tonkin; “Bebek hakkında ilk üç bölümde kesinlikle konuşacağız. Hiç var olmamış gibi davranmayacağız.” Siz, Morgan ve diğer oyuncuların kollarında bir bebekle çalışmak zorunda kalmadıklarını öğrenince rahatladıklarını düşünmeden söyleyelim, oyuncuların hepsi bebeklere bayıldıkları konusunda ısrarcı.KARDEŞLER TAKIMI | Herkesi birbirinin canını alma noktasına getiren birinci sezonun aksine ikinci sezon, New Orleans sakinleri arasında nispeten bir uyum ile başlayacak. “Sezon finali kıyamet gibiydi ancak artık önceye göre birbirimize daha bağlı olduğumuzu düşünüyorum.” diyor Gillies. Morgan da “Biraz huzursuzluk olabilir ama bir ittifak olacak. Finalle birlikte kesinlikle hepimiz ortak bir amaç geliştirdik.” diye ekliyor.EBEVEYN KONTROLÜ | …ve iki erkek kardeş kendilerini, ailelerini yok etmeye çalışan Mikael ve Esther’ı durdurma amacı doğrultusunda bir araya gelmiş bulacak. Klaus ve Elijah’nın ebeveynleriyle ilgili olarak Morgan; “Bizden pek memnun değiller. İkisinin de ölümünden sorumluyuz, bu nedenle intikam peşinde olacaklarını düşünüyorum.”

The Originals, önümüzdeki sonbaharda 2. sezonuyla geri dönecek.

Gelelim okçu kahramanımıza! Çizgi roman uyarlaması dizi Arrow’un “Unthinkable” adlı ikinci sezon finalinden birkaç saat sonra TVLine, dizi oyuncularını cevabı merakla beklenen soruları sormak için davet etmiş. İşte öğrenebildikleri…SLADE WILSON’IN İZİNDEN GİDEN KİM OLACAK? | Arrow’un başrol oyuncusu Stephen Amell, 3. sezondaki Büyük Kötü’nün kim olacağını biliyor –ancak tanıtmayı reddediyor. Neyse ki Oliver’ın gelecek düşmanıyla ilgili birazcık bir şeyler söyledi. Slade ‘her zaman her yerde hazır’ durumda olmuşken, Amell yeni sezon için; “3. sezonda durumun mutlaka yine böyle olması gerektiğini düşünmüyorum.” diyor. “2. sezondan biraz farklı olacak.“MALCOLM’IN THEA İÇİN PLANI NEDİR? | Zaten kardeşi Oliver’a küsmüş olan ve sezon finalinde de erkek arkadaşı Roy’un suçla mücadele sırları nedeniyle ihanete uğrayan Thea, en son yeni keşfettiği babasının limuzini içinde şehirden firar ederken görülmüştü. 3. sezon için düzenli oyuncu mertebesine yükselmiş olan John Barrowman, Malcolm Merlyn’in küçük kızını kendisine saygısızlık yapan herkese doğruyu (yani yanlışı) göstermek için büyük ve kesinlikle alçakça bir amaç için hazırlayacağından şüpheleniyor. “Bir dinamo olması için, güçlü bir kadın olması için onu eğitmesi lazım.” diye teoride bulunuyor Barrowman. “Artık çetin biri ama daha da çetin olacak.” (Oyuncunun 3. sezonu için diğer büyük dileği ise daha az klostrofobik olan Kara Okçu elbiseleri. “Yapımcı Andrew Kreisberg’e çoktan ‘Stephen’ın [Amell] kıyafetine benzeyen ama siyah olan bir kıyafet istiyorum.’ dedim bile.”)LAUREL RESMEN YENİ CANARY OLMA YOLUNA GİRDİ Mİ? | Özellikle küçük kardeşi Sara’nın Nyssa ve Suikastçilere tekrar katılması ve anlamlı deri ceket hediyesi sonrasında neler olacak? Katie Cassidy “Siz ne olacağını düşünüyorsunuz?” diye cevap veriyor büyük bir gülümsemeyle ve ekliyor; “Artık meşalenin aktarıldığını düşünüyorum. Ben böyle hissediyorum ve bence diğer herkes de böyle hissediyor.” Birkaç hafta önce konuya cevap vermekten kaçınan oyuncu, belki de sadece tedbirli olmak amacıyla vücut çalışmaya başladığını doğruluyor. Etkileyici kol kaslarını gösterip böbürleniyor, “Şuna baksanız! Daha ne diyeyim!”

Arrow, önümüzdeki sonbaharda 3. sezonuyla geri dönecek.

30 Mayıs 2014 Cuma

Yeni FX Dizisi Tyrant Hakkında Kısaca

2013-2014 İlkbahar dizileri yavaş yavaş biterken kanallar boş durmuyor ve yeni dizilerini açıklıyorlar. Bu kanallardan biri de ABD kablolu kanalı FX. FX yaz sezonuna güçlü bir yapımla merhaba diyor. Kanalın bu güçlü yapımının adı Tyrant.Tyrant (Tiran), İsrailli yönetmen, senarist ve yazar  Gideon Raff tarafından oluşturulan ve Howard Gordon – Craig Wright ikilisi tarafından düzenlenen Amerikan yapımı bir drama dizisidir. Yönetmeni ise Harry Potter serisini takip edenlerin yakından tanıdığı bir isim: 4 filmi yöneten David Yates.Konusu;

Tyrant, mütevazi bir Amerikan ailesinin işlerinin birdenbire çalkantılı hale gelmesiyle beraber, bir Orta Doğu ülkesine yerleşmelerini ve ardından burada yaşadıklarını konu alıyor.

Dizide Baladi’nin diktatör yöneticisinin ikinci oğlu Bassam “Barry” Al Fayeed adlı ana karakteri İngiliz oyuncu Adam Rayner canlandıracak. Karakterin eşi ve iki çocuğunun annesi Molly olarak oyuncuya Jennifer Finnigan eşlik edecek. Justin Kirk ise Baladi’deki Amerikan diplomatı rolünde.

Dipnot: İlk sezon 10 bölümden oluşacak ve 24 Haziran 2014 tarihinde sezon prömiyeri gerçekleşecek.

Dizi heyecanı düşmeyen ve uzun seneler sürecek bir diziye benziyor.

Şimdi de sizi reklam filmi ve fragmanlarıyla baş başa bırakıyorum.

29 Mayıs 2014 Perşembe

4. Critics’ Choice TV Ödülleri: Adaylar

Bu sene dördüncü kez düzenlenecek Critics’ Choice TV Ödülleri‘nde adaylar açıklandı. Bu senenin adaylıklarda öne çıkan dizileri The Big Bang Theory, The Good Wife, Masters of Sex ve Fargo oldu. Sezonun iptal edilen komedilerinden Trophy Wife, The Crazy Ones ve Enlisted da birer adaylıkla listede kendilerine yer bulmuşlar. Her sene olduğu gibi genel beğeniye hitap edip mantık çerçevesinde belirlediği adaylarla hoş bir ödül töreni olan Critics Choice’un aday listesi şu şekilde:

EN İYİ KOMEDİ

The Big Bang TheoryBroad CityLouieOrange Is the New BlackSilicon ValleyVeep

EN İYİ ERKEK OYUNCU (KOMEDİ)Louis CK, LouieChris Messina, The Mindy ProjectThomas Middleditch, Silicon ValleyJim Parsons, The Big Bang TheoryAdam Scott, Parks and RecreationRobin Williams, The Crazy Ones

EN İYİ KADIN OYUNCU (KOMEDİ)Ilana Glazer, Broad CityJulia Louis-Dreyfus, VeepWendi McLendon-Covey, The GoldbergsAmy Schumer, Inside Amy SchumerAmy Poehler, Parks and RecreationEmmy Rossum, Shameless

EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU (KOMEDİ)Andre Braugher, Brooklyn Nine-NineKeith David, EnlistedTony Hale, VeepAlbert Tsai, Trophy WifeChristopher Evan Welch, Silicon ValleyJeremy Allen White, Shameless

EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU (KOMEDİ)Mayim Bialik, The Big Bang TheoryLaverne Cox, Orange Is the New BlackKaley Cuoco, The Big Bang TheoryAllison Janney, MomKate Mulgrew, Orange Is the New BlackMerritt Wever, Nurse Jackie

EN İYİ KONUK OYUNCU PERFORMANSI (KOMEDİ)Uzo Aduba, Orange Is the New BlackSarah Baker, LouieJames Earl Jones, The Big Bang TheoryMimi Kennedy, MomAndrew Rannells, GirlsLauren Weedman, Looking

EN İYİ DRAMAThe AmericansBreaking BadGame of ThronesThe Good WifeMasters of SexTrue Detective

EN İYİ ERKEK OYUNCU (DRAMA)Bryan Cranston, Breaking BadHugh Dancy, HannibalFreddie Highmore, Bates MotelMatthew McConaughey, True DetectiveMatthew Rhys, The AmericansMichael Sheen, Masters of Sex

EN İYİ KADIN OYUNCU (DRAMA)Lizzy Caplan, Masters of SexVera Farmiga, Bates MotelJulianna Margulies, The Good WifeTatiana Maslany, Orphan BlackKeri Russell, The AmericansRobin Wright, House of Cards

EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU (DRAMA)Josh Charles, The Good WifeWalton Goggins, JustifiedAaron Paul, Breaking BadPeter Sarsgaard, The KillingJon Voight, Ray DonovanJeffrey Wright, Boardwalk Empire

EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU (DRAMA)Christine Baranski, The Good WifeAnna Gunn, Breaking BadAnnet Mahendru, The AmericansMelissa McBride, The Walking DeadMaggie Siff, Sons of AnarchyBellamy Young, Scandal

EN İYİ KONUK OYUNCU PERFORMANSI (DRAMA)Beau Bridges, Masters of SexWalton Goggins, Sons of AnarchyAllison Janney, Masters of SexJoe Morton, ScandalCarrie Preston, The Good WifeDiana Rigg, Game of Thrones

EN İYİ TV FİLMİAn Adventure in Space and TimeBurton and TaylorKilling KennedyThe Normal HeartSherlock: His Last VowThe Trip to Bountiful

EN İYİ MİNİ DİZİAmerican Horror Story: CovenBonnie & ClydeDancing on the EdgeFargoThe Hollow CrownLuther

EN İYİ ERKEK OYUNCU (TV FİLMİ YA DA MİNİ DİZİ)David Bradley, An Adventure in Space and TimeBenedict Cumberbatch, Sherlock: His Last VowChiwetel Ejiofor, Dancing on the EdgeMartin Freeman, FargoMark Ruffalo, The Normal HeartBilly Bob Thornton, Fargo

EN İYİ KADIN OYUNCU (TV FİLMİ YA DA MİNİ DİZİ)Helena Bonham Carter, Burton and TaylorMinnie Driver, Return to ZeroWhoopi Goldberg, A Day Late and a Dollar ShortHolliday Grainger, Bonnie & ClydeJessica Lange, American Horror Story: CovenCicely Tyson, The Trip to Bountiful

EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU (TV FİLMİ YA DA MİNİ DİZİ)Matt Bomer, The Normal HeartWarren Brown, LutherMartin Freeman, Sherlock: His Last VowColin Hanks, FargoJoe Mantello, The Normal HeartBlair Underwood, The Trip to Bountiful

EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU (TV FİLMİ YA DA MİNİ DİZİ)Amanda Abbington, Sherlock: His Last VowKathy Bates, American Horror Story: CovenEllen Burstyn, Flowers in the AtticJessica Raine, An Adventure in Space and TimeJulia Roberts, The Normal HeartAllison Tolman, Fargo

EN İYİ REALİTY SHOWCosmos: A Spacetime OdysseyDeadliest CatchDuck DynastyMythbustersTop GearUndercover Boss

EN İYİ YARIŞMAThe Amazing RaceProject RunwayShark TankSurvivorTop ChefThe Voice

REALİTY SHOW EN İYİ SUNUCUTom Bergeron, Dancing With the StarsCarson Daly, The VoiceCat Deeley, So You Think You Can DanceGordon Ramsay, MasterChefRuPaul, RuPaul’s Drag RaceNeil deGrasse Tyson, Cosmos: A Spacetime Odyssey

EN İYİ TALK SHOWJimmy Kimmel Live!The Tonight Show Starring Jimmy FallonThe Ellen DeGeneres ShowThe Daily Show with Jon StewartThe Colbert ReportConan

EN İYİ ANİMASYONArcherBob’s BurgersThe SimpsonsFamily GuyPhineas and FerbAdventure Time

28 Mayıs 2014 Çarşamba

The Last Man on Earth Hakkında Kısaca

Bilindiği üzere 2013-2014 İlkbahar sezonu bitiyor ve kanallar 2014-2015 sezonu için kolları sıvadılar. Yeni sezon için yeni diziler yaratılıyor. Bu dizilerden biri de The Last Man on Earth. 2014-2015 sezonunun ortasında başlaması beklenen dizi FOX ekranında yayınlanacak. Bir komedi dizisi olan dizi ’22 dakika’ uzunluğunda bölümlerden oluşacak ve kahkaha efekti bulunmayacak.

İlk sezonunun şimdilik ’6′ bölüm olması bekleniyor. Ama bu değişebilir.

Konusuna gelecek olursak, dizide Phil Miller’ın yaşadıkları anlatılacak. 2022′de dünyada meydana gelen bir olaydan sonra tek başına kalan Phil Miller insanlığın son umududur. Ancak bir süre sonra Phil gezegende ondan başka bir canlı olduğunu fark eder. Phil ile yabancı, insanlığın kurtulması için tüm farklılıklarını göz ardı ederler ve işbirliği yaparlar.

Dipnot: Dizinin başrolünü Will Forte canladıracak.

Ayrıca aşağıdan dizinin uzun fragmanını da izleyebilirsiniz.

27 Mayıs 2014 Salı

Haziranda İzleyebileceğimiz Bazı Yaz Dizileri

2013-2014 sezonu sona eriyor olabilir. Sevdiğimiz diziler yavaş yavaş, sonbahara kadar bizden uzaklaşırken, ne yapacağız? Durun durun! Hemen kitaplara sarılmanıza gerek yok. Ya da havlunuzu omzunuza atıp denize koşmanıza. Sizi hala eğlendirebiliriz, çünkü 2014 yazı da diziseverler için oldukça hareketli geçecek. Geçtiğimiz yaz izleyip de özlem duyduğumuz eski dizilerimiz geri dönerken, gittikçe büyüyen yaz ekranında yeni diziler de kendine yer bulmaya çalışıyor. Gelin hep birlikte Haziran ayında başlayacak ya da geri dönecek bazı dizilere göz atalım:

Halt and Catch Fire(1 Haziran Pazartesi, AMC)

1980’ler. Bilgisayar programcıları. Lee Pace. (Daha fazla şey söylemeye gerek var mı?) İsmini bir bilgisayar kodundan alan Halt and Catch Fire, IBM’nin kişisel bilgisayar işindeki hızlı yükselişinin perde arkasında kurulu gösterişli bir dönem draması. Pace, talihsiz mühendis Godron Clark’ın (Scoot McNairy) yardımıyla, bir IBM bilgisayarında tersine mühendislik işine girip yeni çalışanlarını – Cardiff Electric – Big Blue’ya karşı bir yarışa sokan ve bir sır saklayan eski bir IBM yöneticisini canlandırıyor. Ayrıcı göründüğü neredeyse her sahneyi çalmayı başaran ve Mackenzie Davis tarafından canlandırılan dağınık saçlı programcı Cameron Howe’a ve yılın en iyi açılış jeneriklerinden birine dikkat edin.

Sonuç: Geleceği şekillendirilebilir bir şey olarak düşünen ve bilgisayarları “bizi bir şeye ulaştıran şey” olarak gören umutsuz hayalperestleri ve entrikacıları betimlerken, elektriği cazırdatan heyecan verici bir drama. Tatlı rüyalar kesinlikle bundan yapılmış.

Ayrıca: AMC’nin Halt and Catch Fire Dizisinin Yapımcı ve Oyuncularından Açıklamalar

Orange Is The New Black(Sezonun tamamı 6 Temmuz’da Netflix’ten izlenebilir)

Jenji Kohan’ın harikulade hapishane draması Orange Is the New Black ikinci sezonuyla geri döndüğünde nihayet, Piper Chapman’ın (Taylor Schilling) sezon sonunda Tiffany “Pennsatucky” Doggett (Taryn Manning) ile arasında yaşananların nasıl sonuçlandığını öğreneceğiz. Ayrıca OITNB’nin ikinci sezonunun tamamının aynı zamanda yayınlanacağı (yayın gününde birçok insan işi arayıp hasta olduğunu söyleyeceğine eminiz) düşünülürse, çok geçmeden Piper ve Litchfield’deki ekibimiz için endişelenecek birçok yeni nedenimiz olacak.

Rectify(19 Haziran Perşembe, SundanceTV, Saat: 21:00)

Sundance’ın fevkalade draması Rectify’ın 2. sezonunda, anlayamadığı bir ortamda başlangıçta yaşadığı tedirginliği aşan yeni salıverilmiş ölüm hücresi mahkumu Daniel Holden’ı (Aden Young) görüyoruz. Daniel, bu küçük kasabadaki yasalara uyan vatandaşlar arasında gezinmesinden pek mutlu olmayan ‘tehlikeli ve tahmin edilemez dünya’da kaderinin kontrolünü eline almaya çalışıyor. Varlığı sadece eski yaraları açmakla kalmıyor, çevresindeki aile üyeleri (Abigail Spencer’ın canlandırdığı karizmatik hırçın Amantha dahil olmak üzere) ve en başta onu ölüm hücresine koyan suçun failleri için de bir kelebek etkisi yaratıyor. Ray McKinnon’ın ikinci sezonunda 10 bölüm izleyeceğimiz muhteşem draması, Amerikan rüyasının karanlık korunaksız noktasını kurcalıyor ve suç ve cezanın, lanetlenme ve kurtuluşun, güzellik ve korkunun ayıltan bir resmini sunuyor.

Last Tango in Halifax(29 Haziran Pazartesi, PBS, Saat: 20:00)

Sally Wainwright’ın ödüllü komedisi Last Tango in Halifax, tekrar bir araya gelmiş çocukluk aşkları Alan (Derek Jacobi) ve Celia’nın (Anne Reid) beklenmedik ikinci aşk baharlarının ortasında hayatlarını planlamaya başlamasını anlatan ikinci sezonuyla geri dönüyor. Ancak geçmişin sırları günümüzdeki mutluluklarını tehdit ediyor. Alan 1. sezonun sonundaki kalp krizinden iyileşirken ve Gillian (Nicola Walker) ile John (Tony Gardner) tek gecelik ilişkileriyle uğraşırken, geçmişten gelen uzun süredir gömülü kalmış sırlar, Alan ve Celia’nın mutluluğunu yeni şekillerde tehdit ediyor. Yapım dantellik bir televizyon dizisi olabilirdi ancak Halifax’taki sosyal uygunluğun (yaş ayrımcılığı, dulluk, aynı cinsiyete çekim, ergen gebeliği) güçlü anaforu kendisine ağırlık kazandırıyor. Tamamen büyüleyici.

Masterpiece Mystery: Endeavour and Poirot(29 Haziran Pazar, PBS, Saat: 21:00)

Masterpiece Mystery beraberinde iki ünlü dedektifiyle birlikte geri dönüyor. Endeavour – 1960’ların Oxford’unda suçları çözen genç Dedektif Morse (burada Shaun Evans tarafından canlandırılan hırslı Polis Memuru Morse) hakkında- ve Poirot – Belçikalı dedektifi David Suchet oynuyor – size lezzetli ve şaşırtıcı gizemler sunmak için geri dönüyor. “Küçük gri hücreleriniz” size teşekkür ediyor.

The Leftovers(29 Haziran Pazar, HBO, Saat: 22:00)

Tom Perrotta’nın romanına dayanan ve Lost’un Damon Lindelof’u tarafından yazarlığı ve yapımcılığı yapılan, HBO’nun beklentisi yüksek yeni draması The Leftovers, dünya nüfusunun yarısı göz açıp kapayıncaya kadar ortadan kaybolduğunda bu küresel yok oluşun ardından küçük bir banliyö toplumuna ne olduğunu anlatıyor. Justin Theroux, yeni bir kaotik dünyada düzeni sağlamaya çalışan yerel bir polis şefini canlandırırken, geniş kadronun diğer üyeleri arasında Amy Brenneman, Christopher Eccleston, Liv Tyler, Charlie Carver, Max Carver, Carrie Coon, Ann Dowd, Michael Gaston, Emily Meade, Annie Q, Margaret Qualley, Amanda Warren ve Chris Zylka var.

Under the Dome(30 Haziran Pazartesi, CBS, Saat: 22:00)

Neal Baer ve Brian K. Vaughan’ın yapımcılığını yaptığı ve Stephen King’in aynı adlı romanının devam eden uyarlamasının, kaynağı bilinmeyen dev bir kubbenin kasabanın üzerine pat diye düşmesinin ardından yaşam mücadelesi veren Chester’s Mill sakinlerini anlatan kararsız ilk sezonunun birkaç çılgın cazibesi vardı. Cinayet, kelebekler, hayaletlerden (?) şifreli mesajlar, kral, mini-kubbeler ve kanlı görüntüler sezonla beraber gelmişti. Under the Dome’un ikinci sezonda geçen seneki üzücü yanlış adımlarının bazılarını düzeltip bir şekilde duygusal bir gerçekliğe bağlanan bir anlatım sunup sunamayacağını merak ediyoruz.

Ayrıca: Under The Dome: 2. Sezon Hakkında Bildiğimiz Altı Yeni Şey

Kaynak

Not: Önümüzdeki dönemlerde başlayacak yeni veya dönen yaz dizilerinin tam halini öğrenmek için Bahar-Yaz takvimimize göz atabilirsiniz.

26 Mayıs 2014 Pazartesi

Under The Dome: 2. Sezon Hakkında Bildiğimiz Altı Yeni Şey

Artıları, eksileri ve her şeyden önce gizemiyle geçirdiğimiz ilk sezondan sonra, kubbenin altında geçireceğimiz yeni sezona beş hafta gibi bir süre kaldı. Hafta başında yapılan bir Under The Dome basın etkinliğinde, yapımcı Neal Baer, dizinin oyuncuları Dean Norris ve Rachelle Lefevre’in yeni sezon ile verdikleri bilgiler TV.com tarafından derlenmiş. Ortaya da altı ilginç bilgi çıkmış.

Okumaya devam etmeden önce bu yazının bir miktar ispiyon (spoiler) içerdiğini söyleyelim. Bu nedenle, ispiyondan iliklerine kadar rahatsız olan bünyelere, okumayı burada bırakmaları tavsiye edilir.

1. Önemli bir karakter sezon prömiyerinin ilk birkaç dakikası içinde ölüyor.

Aslında bunun olacağını bir süredir biliyorduk ancak görüntüyü izleyen muhabir, bize bir şeyin olacağını bilmenin onu daha az şok edici hale getirmediğine dair güvence veriyor. Yapımcı Neal Baer’a göre ikinci bir önemli karakter de 2. sezonun oldukça erken bir döneminde hayata gözlerini yumacak. Ancak kendisinin dediğine göre: “Bu, onları bir daha görmeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Çünkü kubbenin altında her şey mümkün.

2. Dış dünya ile iletişim artık mümkün.

Kubbenin yumurtası deyim yerindeyse kırıldı, bu da 2. sezonda yeni karakterlerin gelebilme ihtimali olduğuna işaret ediyor. Bunlardan biri The Young and The Restless dizisinin Max Ehrich’i tarafından oynanacak. Karakteri Hunter, 3. Bölümde tanıtılacak ancak sadece dijital olarak. Bu da artık bir iletişim yolu olduğunu ve dışarıdan birinin içeriden biriyle mesajlaştığı anlamına geliyor. “Kubbede bir kırık var, buradan internet mesajları geçebiliyor.” diye açıklıyor Baer; “3. Bölümde Norrie ve Joe, genç bir adamdan mesajlar almaya başlıyorlar ve kendisiyle gerçek manada 8. bölümde tanışıyoruz.”

3. Kubbeden önce internet geçiyor, sonra tüm insanlar mı geçecek?

“Birisi belki dışarı çıkabilir ve birisi de belki içeri girebilir.” diye çıtlatıyor Baer. Bu durum, Under The Dome’un yazarlarının, bu küçük kasabanın tamamen dev bir kubbe ile çevrili olduğu halde bize yeni karakterler tanıtmak istemeleri probleminden bir çıkış noktası bulmuş olduklarını gösteriyor. Yani artık yeni tanıtılan karakterlerin kubbe düştüğü anda Chester’s Mill’de olduklarını inandırıcı hale getirmeye gerek yok (Natalie Zea’nın Max’ini hatırlar mısınız?). Enrich’in yeni karakteri Hunter’a ek olarak Koca Jim’in kayınbiraderi Sam (Eddie Cahill), Rebecca adında bir öğretmen (Karla Crome) ve Barbie’nin babası Don (Brett Cullen) ile tanışacağız.

4. Kubbenin de diğer herkes gibi istekleri ve ihtiyaçları var.

2. sezonun açılış sahnesi boyunca kasaba sakinlerinin çoğu bilinçlerini kaybedip yere düşerken bizim de kulaklarımızı delecek gürültülü bir çınlama sesi olacak. Bir karakter “Sanırım Kubbe bize bir şey söylemeye çalışıyor!” diyor ve diğer bir karakter de -muhtemelen diziyi izleyenlerin düşüncelerini aktarır şekilde- “Bu saçmalık!” diye cevap veriyor.

5. Koca Jim’in kalbi üç kat büyüyor. (Belki)

2. sezonda Koca Jim’in böylesine pislik olup olmaya devam edeceği sorulduğunda Norris “Koca Jim, bir Tanrıya yaklaşma ya da Kubbe’ye  yaklaşma anı yaşayıp hayattaki amacının belki de bu kadar kötü olmaması olduğuna inanacak.” diyor ve Baer da durumu biraz daha aydınlatıyor; “Bu sezon dönüşüm sezonu. Bu yıl karakterlerin özlerini göreceğimiz yıl.”

6. Kubbe manyetikleşiyor ve bir çan bir kiliseden uçarak çıkıyor!

Bu yazının başında da verilmiş tanıtım fotoğrafında da görebileceğiniz gibi kubbede yeni bir metal sevgisi gelişiyor. Ayrıca hemen yukarıdaki fotoğrafta da görebileceğiniz gibi Oscar the Grouch artık evsiz!

Under The Dome 2. sezonuyla 30 Haziran Pazartesi akşamı, saat 22:00’da dönecek.

24 Mayıs 2014 Cumartesi

CBS’in Yaz Uzay Draması Extant Hakkında Bilinecek 5 Şey

CBS, Yaz Basını Günü’nde ikinci büyük yaz hareketini –aile uzay gerilim draması Extant’i- açıkladı.

Extant, dış uzayda bir yıldan sonra geri dönüp ailesi ile tekrar iletişime geçmeye çalışan Molly (Halle Berry) adlı kadın bir astronot hakkında bir gerilim. Karakterin deneyimleri, nihayetinde insanlık tarihinin gidişatını değiştiren olaylara neden oluyor.

Dizi, aile draması olduğu kadar yapay zeka ve teknolojiye karşı büyüyen korkunun bir öyküsü ve insanlığın öğretilebilecek bir şey olup olmadığını işleyen bir gerilim.

Senaryosunu Steven Spielberg ile birlikte Greg Walker ve Mickey Fisher’ın CBS Television Studios ve Amblin Television için kaleme aldığı dizide Brooklyn Weaver, Justin Falvey ve Darryl Frank’i yapımcı olarak göreceğiz. Berry de ortak yapımcı olacak.

Dizinin diğer oyuncuları ise Camryn Manheim, Goran Visnjic, Pierce Gagnon, Annie Wersching ve Grace Gummer.

İşte diziyle ilgili bilinecek beş şey:

1. Dizi tıpkı yaz arkadaşı Under the Dome gibi bir model izleyecek, yani eğer başarılı olursa, ikinci sezonu ile devam edecek – ve yapımcıların söylediğine göre Berry, başrol oyuncusu olarak geri dönecek. Diğer bir deyişle, dizinin bir “etkinlik” ya da “sınırlı” bir dizi şeklinde etiketlenmesinin sizi itmesine izin vermeyin. Dizi kablolu kanal modeli şeklinde ilerleyen 13 bölümlük bir drama. “İkinci sezonun bunun devamı olması fikrine bayıldık. Birinci sezonda gösterdiğimiz tehdit, ikinci sezonda devam edecek.” diyor Walker.

2. Dizi, temel bir soru soruyor: “Bizi insan yapan nedir? Makineler insan olabilir mi?” diyen Walker, Extant’te bizi insan yapan şeyin uzaylıların ilgisini çektiğini belirtiyor. “Dizi birçok tanıdık temayı işliyor, bir aile öyküsüne dayanıyoruz.”

3. Berry, Molly ile bir karakter olarak nasıl ilişki kurabildiğini görünce diziye çekildiğini söylüyor. İki çocuk annesi Berry, ilk olarak dikkatini çeken şeyin Molly’nin bir ebeveyn olması olduğunu söylüyor. Molly’nin yapay zekalı bir oğlu var ve tek kişilik görevinden dünyevi olmayan bir canlıya hamile olarak dönmüş durumda. “Genlerimdeymiş gibi hissettim. Astronot ya da bilim insanı olmasam da – hatta çok uzağım – onun insanlığını ve yapmayı sevdiği şeyi icra ederken ve annelik yaparken verdiği mücadeleyi anlıyorum.” diyor Berry. Oscar ödüllü oyuncu, kurbanlaştırılmayı reddeden güçlü ve karmaşık bir karakter oynama fikrinin de kendisini cezbettiğini belirtiyor. Kendisinden önce birçok akranının söylediği tekrarlayarak, en iyi senaryonun şu anda TV’de bulunduğunu söylüyor. “Biz oyuncuların yıllardır konuştuğu gerçek gerçeklik bu.” diyor.

4. Spielberg de dizinin gidişatında önemli bir rol oynadı. Yapımcılar – ve Berry – Extant’in Gravity filmini bir kıstas olarak kullandığını belirtiyor ve “izleyeceğimiz bir filmle aynı düzeyde” olduğunu söylüyor. Yerçekimsiz sahnelerin çekildiği ortamda 15 seferden sonra hasta olduğunu belirten Berry, Spielberg’in dizide bu yerçekimsiz ortamın betimlenmesinde ısrar ettiğini söylüyor. Neyse ki Berry, X-Men serisinde Storm karakterini oynama deneyimi sayesinde uçmaya alışkın.

5. Berry, Extant’te bir Rosemary’s Baby bileşeni olduğunu söyledi. “Rosemary’s Baby bileşenlerini içeren bir dönem olacak; bilinmeyen bir şeye hamile… Ve dizinin gidişatı boyunca o şeyin gerçekte ne olduğuna karar vermek zorunda olacağız.” diye açıklıyor. Yapımcılar da Molly’nin 13 bölümün tamamı boyunca hamile olmayacağını ekliyor. Dizi, Molly’nin oğlu Ethan da dahil olmak üzere robotlara insan olmanın, sevmenin öğretip öğretilemeyeceğini ve insanların gerçek olmayan bir şeyi sevip sevemeyeceğini işleyecek.

Extant, 9 Temmuz’da ilk bölümüyle CBS kanalında ekranlara gelecek.

23 Mayıs 2014 Cuma

Eski The Walking Dead Yürütücüsünden Yeni Korku Dizisi: The Omen

Glen Mazzara korku türünden ayrılmıyor. The Hollywood Reporter’ın aldığı habere göre, eski The Walking Dead dizi yürütücüsü, Lifetime kanalı için 1976 yapımı korku klasiği The Omen’e devam niteliğinde bir dizi geliştiriyor.

Damien adlı drama, filmdeki küçük çocuk Damien Thorn’a odaklanacak. Artık bir yetişkin olan ve geçmişinden kurtulamayan Damien, bir seri dehşet verici olayla karşılaşır ve sonunda gerçek kaderi ile yüzleşmek zorunda kalır: Kendisi Hristiyanlık’ıın deccalidir.

Mazzara, dizinin hem senaryosunu yazacak, hem de 44 Strong Productions şirketi aracılığıyla yapımcılığını yapacak. Bu yapım Mazzara’nın Fox Television Studios ile yaptığı genel anlaşmanın ilk satışı olacak. Dizide ayrıca Ross Fineman da Fineman Entertainment şirketi aracılığıyla yapımcılık yapacak.

Damien, Mazzara’nın The Walking Dead’te bir buçuk sezonluk yürütücülüğü ardından ilk televizyon işi. Mazzara TWD’nin reyting rekorları kırmasını sağlayarak diziyi ileriye götürmüştü. Lifetime işi aynı zamanda, filmden televizyona uyarlama işlerden biri olarak Starz kanalının Crash filminin devamı niteliğinde olan Crash dizisine ekleniyor. Büyük ekranda ise Mazzara, Stephen King’in korku klasiği olan The Shining‘in öncesini anlatan Overlook Hotel’i yazıyor.

David Seltzer’in senaristliğini yaptığı ve Richard Donner’ın yönettiği The Omen’da Gregory Peck ve Lee Remick, çocuklarını doğumda kaybeden ve yerine annesini aynı zamanda kaybetmiş bir yetimi gizlice evlat edinen ebeveynleri oynuyordu. Ancak en sonunda çocukları Damien’in (Harvey  Stephens) deccal olduğunu öğrendiler.

Orijinal film ABD’de 60 milyon dolardan fazla hasılat yaptı ve iki devam filmi doğurdu – 1978 yapımı Damien: Omen II ve 1981 yapımı Omen III: The Final Conflict. Ardından da televizyon filmleri Omen IV: The Awakening (1991) ve The Omen (1995) geldi. 1995 yapımı film Fox tarafından, seriyi bir TV dizisine genişletme amacıyla yapılıp yayınlandı. Donner dizi için yapımcı olmayı kabul etti ancak dizi ilerlemedi. 2005 yılında ise Seltzer, The Omen senaryosunu modernize ederek Revelations adlı bir minidiziye dönüştürdü.

1976 yapımı orijinal film 2006 yılında yeniden çevrildi. Filmde Julia Stiles ve Liev Schreiber oynadı. Damien karakterini ise Seamus Davey-Fitzpatrick canlandırdı. Yeniden yapım dünya genelinde yaklaşık 120 milyon dolar hasılat yaptı.

Damien Lifetime kanalını kanalın ün yaptığı kadınlara yönelik yolculuğundan çıkararak onun için önemli bir dönüm noktasını oluşturuyor. Kanal, son zamanlarda popülaritesi giderek artan korku türünü zorlamaktan geri durmuyor. İkinci sezonunun 6 Temmuz’da başlaması beklenen Witches of East End ve gemiye yakın zamanda katılan The Lottery türün diğer örnekleri.

Diziyle ilgili henüz bir yayın tarihi ya da oyuncu bilgisi mevcut değil.

22 Mayıs 2014 Perşembe

The Originals — Tanıtım

Bize The Vampire Diaries, Supernatural ve Arrow gibi dizileri vermiş olan ve izleyici kitlesini genelde memnun eden Amerikan TV kanalı The CW, geçtiğimiz Ekim’de daha yetişkin içerikli bir vampir dizisi yayınlamaya başladı: The Originals… Dizi, öyküsüne The Vampire Diaries’te başladığımız Köken vampirleri anlatıyor. Yani bir uzantı (spin-off). Geçtiğimiz günlerde ilk sezonunu başarıyla tamamlayan ve sezon boyunca kendine has izleyici kitlesini usulca oluşturan dizimiz, 2. sezon onayını Şubat’ta, yani beklenenden daha erken bir zamanda aldı. Gelin hep birlikte, bir sezonda uyarlama dizi etiketinden adı gibi orijinal bir diziye dönüşen dizimizi tanıyalım.

Tanıtım, The Vampire Diaries’i çok geriden takip edenler için ve -tanıtım yazısı olmanın doğası nedeniyle- The Originals’ın ilk bölümüyle ilgili olarak ispiyon içeriyor.

YAPIM SÜRECİ | 11 Ocak 2013 tarihinde, Köken vampirler üzerine odaklanacak “The Originals” adlı bir The Vampire Diaries bölümünün Nisan’da yayınlanacağı duyuruldu. Bu bölümün amacı 2013-2014 sezonu için potansiyel bir diziye arka kapı deneme bölümü (backdoor pilot) oluşturmaktı. Bölümün yayınlanmasının ardından 26 Nisan 2013’te The Originals dizisi, 2013-2014 sezonunda yayınlanmak üzere onay aldı. Bu uyarlama denemesi Julie Plec tarafından, Kevin Williamson’ın herhangi bir katkısı olmadan yönetilmekte. Yapımcılar arasında Julie Plec, Leslie Morgenstein ve Gina Girolamo’yu gördüğümüz dizinin yapım şirketleri  Alloy Entertainment, CBS Television Studios,  Warner Bros. TV ve My So-Called Company’den oluşuyor. Senaryo ise Julie Plec’in elinden çıkıyor. Dizinin ilk bölümü, arka kapı deneme bölümünün düzenlenmesi şeklinde 3 Ekim 2013 tarihinde The Vampire Diaries’in beşinci sezon prömiyerinin arkasından yayınlandı. Oldukça olumlu eleştiriler alan dizi, 8 Ekim’den itibaren Salı günlerine taşınarak sezon boyunca bu şekilde yayınlandı.

KONU | The Originals, Mikaelson kardeşleri (Klaus, Elijah ve Rebekah) merkezine olan bir The Vampire Diaries uyarlamasıdır. The Vampire Diaries’in 25 Nisan 2013 tarihinde yayınlanan 4×21 numaralı bölümü, bu dizimizin arka kapı deneme bölümü olarak işlev görmüş, bu bölümde ayrıca kurtadam Hayley’nin Klaus’un çocuğuna hamile olduğu ortaya çıkmış ve kendisi de bu sebeple dizimize geçiş yapmıştır.

Dizi, köken kardeşlerin 1919’dan bu yana ilk kez New Orleans şehrine dönmesiyle başlar. Şehri asıl kuran kişiler olan kardeşlerimiz, kindar babalarından kaçmak için şehri terk etmek zorunda kalmıştır. Yokluklarında Klaus’un zamanında koruması altına aldığı Marcel, şehrin yönetimini ele geçirmiştir. Şimdi Klaus, Marcel’i indirip bir zamanlar kendilerine ait olan şehri geri almaya karar verir.

Klaus, yüz yıllar boyunca babasından ve onun nefretinden kaçak bir yaşam sürmüştür. Sonsuz bir nefretle dolu olan karakterimiz, New Orleans’ın Fransız Bölgesi’ne döndüğünde çok geçmeden kendini meşgul edecek yeni düşmanlar edinir.

Klaus’un asil kardeşi Elijah ise kendine zarar verici davranışları olan kardeşinin kefaretini bulmasına yardım etmek amacıyla onun yanında gelir. Elijah, Klaus’u hizada tutmak için Marcel’in düşmanlarıyla işbirliği yapmak zorundadır. Bütün bunların yanında hiç aklından geçmeyen birine karşı gelişen hisleri, olayları daha da zor hale sokar.

Hayatı boyunca hep Klaus’tan zulüm görmüş Rebekah, şeytani kardeşi Klaus’un yanında olmaya Elijah kadar istekli değildir. En ufak hatalarında kendilerine hayatı zindan eden Klaus, ona göre kurtarılma aşamasını çoktan geçmiştir. Ancak biraz Elijah’nın ısrarı biraz da kendi içindeki iflah olmaz aile özlemi nedeniyle çok geçmeden müzik şehri New Orleans semalarında yerini alır.

Siyahlara karşı zulmün en doruk zamanlarındaki kölelik kültüründen gelen Marcel, bütün hayatını Klaus’a borçludur. Bildiği her şeyi kendisine o öğretmiş, adeta babası olmuştur. Klaus sayesinde vampire dönüşen Marcel, kökenler şehri terk ettiklerinde yapayalnız kalır. Elinde liderini kaybetmiş bir krallık ile kalakalmıştır. Şehri ve kendisini yıllar içerisinde baştan yaratan Marcel, kökenler geri dönüp kurdukları şehri geri almak istediğinde, tacı ve tahtı teslim etmeye pek de istekli olmayacaktır.

New Orleans’ın kültürel tarihinin bir parçası olan cadılar, Marcel yönetiminde tamamen geri plana itilmiş ve güçlerini kullanamaz hale getirilmiş durumdadırlar. Marcel’in gizli silahı sayesinde yaptıkları her büyü tespit edilmekte ve cezalandırılmaktadır. Bir zamanlar bölgede önemli söz sahibi olan cadılar, bir savaş vermeden yok olmayacaklardır.

KARAKTERLER |

Klaus Mikaelson: İlk vampir-kurtadam melezi olan Klaus, bin yıldır dünyadadır. Kurulmasına yardım ettiği ve yaklaşık yüzyıl önce kardeşleri Elijah ve Rebekah ile birlikte insafsız avcı babaları yüzünden sürüldükleri New Orleans’a geri döner. Kendisine karşı bir komplo kurulduğuna dair gizemli bir ipucuyla doğaüstü olayların kaynadığı kazan olan Fransız Bölgesi’ne geri çekilen Klaus, eskiden koruması altında olan Marcel’in kendi yokluğunda, şehrin doğaüstü sakinlerini net bir otorite ile nasıl yönettiğini görünce şaşırır ve kıskanır. Egosu ve kendi kendine zarar veren doğasıyla, şehri Marcel’dan geri almaya yemin eder. Karakteri daha önce The Vampire Diaries’te aynı rolle gördüğümüz ve Immortals ve Open Grave adlı filmlerden tanıyabileceğimiz Joseph Morgan canlandırıyor.

Elijah Mikaelson: Klaus’un bir daha adım atmamaya yemin ettiği tek yere neden döndüğünü merak eden Elijah, kardeşini New Orleans’a kadar takip eder. Mystic Falls’ta kuyruklarını kovalama fikri Elijah’ya pek hitap etmediği için ailesinin New Orleans mirasını geri alma amaçlı yeni bir başlangıç fırsatını kaçırmaz ve şehirde kalır. Karakteri daha önce The Vampire Diaries’te aynı rolle gördüğümüz ve şu sıralar eş zamanlı olarak Kanada yapımı doğaüstü tıp dizisi Saving Hope’da da doya doya seyredebileceğimiz Daniel Gillies canlandırıyor.

Rebekah Mikaelson: Köken kardeşlerin tek kadın üyesi olan Rebakah, Mystic Falls’taki ihaneti nedeniyle Klaus’a kin tutmaktadır ancak ailesine duyduğu sadakat (Klaus’tan ziyade Elijah’ya) nedeniyle kardeşlerinin peşinden New Orleans’a gelir. Karakteri daha önce The Vampire Diaries’te aynı rolle gördüğümüz ve daha önce Avusturalya yapımı H20: Just Add Water ve ABD yapımı Pretty Little Liars’ta izlediğimiz Claire Holt canlandırıyor.

Hayley Marshall: Klaus’un tek gecelik aşkı olan kurtadam Hayley de kendi ailesinin öyküsüne dair ipuçlarını araştırmak amacıyla Fransız Bölgesi’ne gelir. Kendini diğer insanlardan çok uzak hisseder çünkü nereden geldiğini bilmemektedir ve bu yolculuğun geçmişte yaptığı karanlık ve çıkarcı şeylerin ardından kendi insanlarını tanımaya ve insanlığını bulmaya yardımcı olacağını ummaktadır. Ancak New Orleans’da iken Hayley, kendisinin Klaus’un doğmamış çocuğunu taşıdığının farkında olan güçlü cadı Sophie Deveraux’nun eline düşer. Karakteri daha önce The Vampire Diaries’te aynı rolle gördüğümüz ve daha önce tek sezonda iptali görmüş The Secret Circle dizisinde de izlediğimiz Phoebe Tonkin canlandırıyor.

Marcel Gerard: Marcel, Klaus’un yüzyıl önce koruması altına aldığı ve vampir yaptığı, karizmatik ama vahşi ve şeytani bir vampirdir. Menfur eylemlerle ve şehrin müşkül cadıları üzerindeki gizli silahıyla New Orleans’ın insan ve doğaüstü sakin nüfusunun kontrolünü eline geçirmiştir. Marcel, sadık takipçilerine emirler verdikçe ve mutlak otorite ile hüküm sürdükçe şehrin doğaüstü hizipleşmeleri – vampirler, cadılar, kurt adamlar, insanlar –  arasındaki gerilim kırılma noktasına gelir. Karakteri arka kapı deneme bölümünde yine aynı karakterle gördüğümüz ve daha önce birkaç bölüm Grey’s Anatomy ve The Game dizilerinde izlediğimiz Charles Michael Davis canlandırıyor.

Sophie Deveraux: Sophie, Fransız Bölgesi’nde yüzyıllardır bulunan uzun bir cadı soyundan gelen, Marcel’a ve onun cadı toplumu üzerindeki baskısına karşı mücadeleye önderlik eden güçlü bir cadıdır. Kızkardeşinin Marcel’in ellerinden gerçekleşen ölümü ve Davina adlı genç cadının gizemli kayboluşunun ardından bir devrimciye döner ve Marcel’in Fransız Bölgesi’nin cadıları üzerindeki gücünü kırmak için – Köken aile ile bir anlaşma yapmak dahil olmak üzere – her şeyi yapmaya hazır hale gelir. Karakteri arka kapı deneme bölümünde aynı karakterle gördüğümüz ve Inside Amy Schumer ve Homeland gibi dizilerde bölümlük konuk oyuncu olarak izlediğimiz Daniella Pineda canlandırıyor.

Camille O’Connell: Cami, derslerini gündüz vakti takip etmekten, geceleri ise Rousseau’da barmen olarak çalışmaktan mutlu görünen akıl küpü ve iyimser biri olan, bir Psikoloji öğrencisidir. Farkında olmadığı şey müşterilerinin çoğunun vampir olduğudur. Kendisini New Orleans’a getiren karanlık sırrı saklayan Cami, çok geçmeden Klaus ve Marcel’in arasında kalır ve ikisinin de kendisi ve etrafındaki herkes için yaratabileceği tehlikenin hiç de farkında değildir. Herkesin bir hikayesi olduğuna ve derinlerde bir yerde herkesin iyi olduğuna inanır. Karakteri arka kapı deneme bölümünde aynı karakterle gördüğümüz ve daha önce tek sezonda iptali gören Life is Wild adlı dizide izlediğimiz Leah Pipes canlandırıyor.

Davina Claire: Davina, genç ve sorunları olan bir cadıdır. Dünyanın nasıl işlediği konusunda saf olan cadımız, kendi şeytanlarıyla boğuşmaktadır. Koruyucu bakıcılar tarafından korunaklı bir yerde saklanmaktadır ve hayat hakkındaki masumiyeti onu hem harikulade hem de tehlikeli kılmaktadır. Narin ve ruhani özellikler taşırken, sorunları da peşini bırakmamaktadır. Karakteri daha önce Prom adlı filmde gördüğümüz Danielle Campbell canlandırıyor.

TANITIM FİLMLERİ | 

Bir dakikalık ilk bölüm fragmanı:

Yaklaşık üç buçuk dakikalık dizi tanıtım videosu:

SON SÖZ | The Originals, yayınlandığı ilk bölümlerden itibaren bize ve kanalına TVD’den ne kadar farklı bir dizi olduğunu gösterdi. Elbette ki karakterlerin TVD formatından –daha genç izleyicilere hitap eden, aşk ve entrika odaklı genel The CW formatı– bu dizinin formatına -daha çok erişkin izleyicilere hitap eden, karakterleri derinlemesine işleyen nadir The CW formatı– geçişi birkaç bölüm sürdü. Ancak oluşturduğu hikaye ve karakterler kesinlikle TVD’den farklı bir noktada duruyor. TVD’nin benim gözümde rutine bağladığı bir dönemde, dizideki en sevdiğim karakterleri toplayarak kendi yolculuğuna çıkan bu dizi, benim gönlümü çoktan fethetti. İki dizi arasındaki farklardan en önemlisi de TO’da her olayın TVD’deki gibi en ince ayrıntısına kadar açıklanmaması ve bazı şeyleri izleyicinin kendisine bırakarak, onun yorumlarına güvenmesi. TVD’yi izlemiş olmak bu dizi için bir temel oluştursa da kesinlikle mecburi değil. Reytinglerin de oldukça başarılı gittiğini düşünürsek, bu diziye hala başlamamış olan herkese gönül rahatlığıyla önerebilirim.

 

20 Mayıs 2014 Salı

ABC’nin 2014-2015 Sezonundaki Yeni Dizileri

ABC kanalı, 2014-2015 sezonu için 6 drama, 5 komedi ve 1 tane de müzikal komedi siparişi verdi. Bir kısmını sonbaharda, bir kısmını ise sezon ortasında karşılayacağımız bu dizileri gelin hep birlikte tanıyalım.

Selfie

Konu: Eliza Dooley’nin her mesajını, tweetini ve özçekimini (selfie) sıkı sıkıya takip eden 263.000 takipçisi vardır. Ama yalnız hissettiği bir gün bir aydınlanma yaşar: Çevrimiçi arkadaş edinmek, gerçek arkadaşlara sahip olmakla aynı şey değildir. Pazarlama gurusu Henry’den, kendine-aşık imajını değiştirmesini ve nasıl iletişim kuracağını öğretmesini ister.

Genel hatlarıyla My Fair Lady’nin (Benim Güzel Meleğim) bir uyarlaması olan Selfie, Henry Eliza’ya nasıl çevrimdışı yaşayacağını öğretmeye çalışırken, ikisinin yaşadığı modern zorlukları anlatmaktadır.

Tür: Komedi

Oyuncular: Karen Gillan | John Cho | Tim Peper | Allyn Rachel | Da’Vine Joy Randolph | David Harewood

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: Warner Bros. TV; Senarist: Emily Kapnek; Yapımcı: Emily Kapnek

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Salı akşamları saat 20:00’de yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

Manhattan Love Story

Konu: Hiç çıktığınız kişinin ne düşündüğünü merak ettiniz mi? Bu romantik komedi, çıkmaya yeni başlamış bir çiftin filtrelenmemiş düşünceleri ve çelişkili eylemleriyle erkekler ve kadınlar arasındaki farklılıkları anlatıyor.

Güneyli Dana şehirde yenidir ve New York yayın dünyasında büyük bir şeyler yapmaya hazırdır. Dışarıdan bakınca hırs, tutku ve özgüven dolu görünür. Kafasının içinde ise kıyafetinden şüphe duyar, ayak bileklerinden nefret eder ve her durumda tam olarak yanlış şeyi söylediğinden ve yaptığından emindir.

Dana, geçici olarak üniversite arkadaşı Amy ve kocası David ile yaşamaktadır. Görünürde mükemmel olan bu çift, Dana’yı David’in erkek kardeşi Peter’a ayarlar.

Dana gibi Peter’ın iç dünyasının da sırdaşı oluruz. Dana ile ilk randevusunda ne kadar etkileyici ve nazik olduğunu düşündüğünü biliriz. …ve tabii ki Dana restorandan beş dakika sonra ağlayarak çıktığında kendi hatası olmadığından emin olduğunu da…

Ancak arkadaşları ve ailelerinden gelen hafif bir destekle Peter ve Dana tekrar deneyecektir. …ve tekrar…

Tür: Komedi

Oyuncular: Analeigh Tipton | Jake McDorman | Nicolas Wright | Jade Catta-Preta | Chloe Wepper | Kurt Fuller

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Jeff Lowell; Yapımcılar: Jeff Lowell, Peter Traugott

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Salı akşamları saat 20:30’da yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

Forever

Konu: New York şehrinin yıldız adli tabibi Dr. Henry Morgan’ın bir sırrı vardır. Ölülerle çalışmasının nedeni sadece suç içerikli davaları çözmek değil, 200 yıldır kendisini takip eden sırrı çözmektir – kendi açıklanamaz ölümsüzlüğünün cevabını.

Henry, ilk kez 35 yaşında ölmüştür ve sonrasında da birçok ölüme rağmen, bir gün bile yaşlanmamış olarak 35 yaşındaki haliyle tekrar doğmaktadır. Korkunç deneylerle, esrarengiz ölümsüzlüğünün nedenini araştırmakta ama her seferinde aynı Henry olarak geri dönmektedir.

Tür: Drama

Oyuncular: Ioan Gruffudd | Alana De La Garza | Barbara Eve Harris | Donnie Keshawarz | Joel David Moore | Judd Hirsch

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: Warner Bros. TV; Senarist: Matt Miller; Yapımcılar: Matt Miller, Dan Lin, Jen Gwartz

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Salı akşamları saat 22:00’da yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

Black-ish

Konu: Andre ‘Dre’ Johnson’ın mükemmel bir işi, güzel bir eşi –Rainbow-, dört çocuğu ve banliyöde büyük bir evi vardır. Ancak başarı bu siyahi aile için çok fazla mı asimilasyon getiriyor acaba?

Amerikan rüyasını yaşamak kolay değil; ancak Dre, yeni bir geleceği kucaklarken kültürel kimliğine bağlı kalmayı başarmak için bir yol bulmaya kararlı. Bu komedi genel hatlarıyla Kenya Barris’in hayatına dayanmakta ve onun tarafından yazılmaktadır.

Tür: Komedi

Oyuncular: Anthony Anderson | Tracee Ellis Ross | Yara Shahidi | Marcus Scribner | Miles Brown | Marsai Martin | Laurence Fishburne

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Kenya Barris; Yapımcılar: Kenya Barris, Anthony Anderson, Larry Wilmore, Brian Dobbins, Peter Principato, Tom Russo, Helen Sugland, Paul Young, Laurence Fishburne

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Çarşamba akşamları saat 21:30’da yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

How to Get Away with Murder

Konu: Michaela, Wes, Laurel ve Patrick prestijli ve kıyasıya mücadeleci Doğu Kıyısı Hukuk Okulu’nda öğrencilerdir. Bu dört öğrenci zeki, karizmatik ve çekici Profesör Annalise Keating’in gözüne girmek için “Cinayet Nasıl Yanına Kar Kalır?” diğer adıyla Ceza Kanunu 101 dersinde birbirleriyle kıyasıya yarışırlar. Bu usta, seksi ve belirsizlik dolu gerilim dizisinde, öğrencilerin bilmedikleri şey, öğrendiklerini gerçek hayata uygulamak zorunda kalacaklarıdır.

Tür: Drama

Oyuncular: Viola Davis | Billy Brown | Alfred Enoch | Jack Falahee | Katie Findlay | Aja Naomi King | Matt McGorry | Karla Souza | Charlie Weber | Liza Weil

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Peter Nowalk; Yapımcılar: Peter Nowalk, Shonda Rhimes, Betsy Beers

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Perşembe akşamları saat 22:00’da yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

Cristela

Konu: Hukuk fakültesindeki altıncı yılında Cristela, nihayet prestijli bir hukuk firmasında ilk büyük (ücretsiz) stajyerliğinin eşiğine gelmiştir. Tek sorun başarı arayışının, geleneksel Meksikalı-Amerikalı ailesinin uygun olduğunu düşündüğünden daha hırslı olmasıdır.

Tür: Komedi

Oyuncular: Cristela Alonzo | Carlos Ponce | Terri Hoyos | Andrew Leeds | Sam McMurray

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: 20th Century Fox Television; Senarist: Cristela Alonzo ve Kevin Hench; Yapımcılar: Kevin Hench, Marty Adelstein, Becky Clements, Shawn Levy

Yayın Bilgileri: Sonbaharda Cuma akşamları saat 20:30’da yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Diziden Bir Sahne:

American Crime

Konu: Bütün kanallarda Modesto, Kaliforniya’da evlerinde saldırıya uğrayan genç bir çift hakkında haberler sunulmaktadır. Matt Skokie öldürülmüş ve eşi Lily tecavüze uğrayarak, kendinden geçene kadar dövülmüştür. Bu trajedi bölge sakinlerine şok dalgaları yollayarak, ırksal çizgiler arasındaki gerilimi kışkırtmakta ve kurbanları, şüphelileri ve ailelerini birbirlerine bağlamaktadır.

Tür: Drama

Oyuncular: Felicity Huffman | Timothy Hutton | W. Earl Brown | Richard Cabral | Caitlin Gerard | Benito Martinez | Penelope Ann Miller | Elvis Nolasco | Johnny Ortiz

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: John Ridley; Yapımcılar: John Ridley

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Fresh off the Boat

Konu: 90’lardayız ve 12 yaşındaki, hip-hop hayranı Eddie ailesiyle birlikte Washington DC’nin Çin Mahallesinden, Orlando banliyösüne yeni taşınmış durumda. Amerikan rüyasının peşinden koşma ile ilgili bu komedide, Eddie’nin göçmen ailesi için bir kültür şoku oluşuyor. Çünkü burada bir Çin Mahallesi yok… Huang evini saymazsanız tabii ki.

Tür: Komedi

Oyuncular: Randall Park | Constance Wu | Hudson Yang | Forrest Wheeler | Ian Chen

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: 20th Century Fox Television; Senarist: Nahnatchka Kahn; Yapımcı: Nahnatchka Kahn, Jake Kasdan

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Galavant

Konu: Destansı boyutlardaki bu müzikal komedi peri masalı için Dan Fogelman (Crazy, Stupid, Love; Tangled; Cars), ödüllü müzisyen ikilisi bestekar Alan Menken (The Little Mermaid; Beauty and the Beast) ve söz yazarı Glenn Slater (Tangled) ile buluşuyor.

Dizi cesur bir kahraman olan Galavant’ın ününü ve hayatının aşkı Madalena’yı çalan şeytani Kral Richard yüzünden mutluğunu geri alma çabası ve kararlılığı çerçevesinde yaşadığı maceralar üzerine kurulu.

Tür: Müzikal Komedi

Oyuncular: Joshua Sasse | Timothy Omundson | Vinnie Jones | Mallory Jansen | Karen David | Luke Youngblood

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Dan Fogelman; Yapımcı: Dan Fogelman, Alan Menken, Glenn Slater

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Uzun Fragman:

Agent Carter

Konu: 1946 yılındayız ve barışın sağlanması, ülke dışında savaşan adamların eve dönerek Peggy Carter’ı dışlanmış bir duruma sokmasıyla, kadın ajanımıza ciddi bir darbe vuruluyor. Gizli SSR (Stratejik Bilimsel Rezerv) için çalışan Peggy, yönetici işleri ile Howard Stark için gizli görevler yapma arasındaki dengeyi kurmak zorunda. Bir yandan da hayatının aşkını – Steve Rogers – kaybetmesinin ardından Amerika’da bekar bir kadın olarak hayatının yönünü bulmaya çalışıyor. Dizi, sinema filmleri “Kaptan Amerika: İlk Yenilmez” ve “Kaptan Amerika: Kış Askeri” ile birlikte kısa film “Marvel One-Shot: Ajan Carter”dan ilham aldı.

Tür: Drama

Oyuncular: Hayley Atwell

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios, Marvel Entertainment; Senarist: Christopher Markus, Stephen McFeely; Yapımcı: Michele Fazekas, Tara Butters, Stephen McFeely, Christopher Markus, Jeph Loeb

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Henüz bir fragmanı yok.

Secrets & Lies

 

Konu: Ben Garner komşusunun genç çocuğunun cesedini ormanda bulduğunda, merhametli insandan cinayet şüphelisine dönmenin eşiğine gelir. Dedektif Andrea Cornell gerçeği ararken, kasabanın sırları ve yalanları gün yüzüne çıkar ve herkes şüpheli konumundadır.

Tür: Drama

Oyuncular: Ryan Phillippe | KaDee Strickland | Natalie Martinez | Clifton Collins, Jr. | Indiana Evans | Belle Shouse | Juliette Lewis

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Barbie Kligman; Yapımcı: Barbie Kligman, Aaron Kaplan, Tracey Robertson, Nathan Mayfield

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Uzun Fragman:

The Whispers

Konu: Uzaylılar, dünya hakimiyetine ulaşmada en ihtimal dışı kaynağımızı – çocuklarımızı – kullanarak dünyayı işgal etmiştir. Çocuklar farkında olmadan bu görünmez düşmanlara yardım ederken, insanlığı kurtarmak için olan bu merak uyandırıcı yarışta vakit azalmaktadır.

Tür: Drama

Oyuncular: Lily Rabe | Barry Sloane | Milo Ventimiglia | Derek Webster | Brianna Brown | Catalina Denis | Kylie Rogers | Kyle Harrison Breitkopf

Mutfaktakiler – Yapım Şirketi: ABC Studios; Senarist: Soo Hugh; Yapımcılar: Soo Hugh, Darryl Frank, Justin Falvey, Dawn Olmstead

Yayın Bilgileri: Sezon ortasında yayınlanacak.

Uzun Fragman:

19 Mayıs 2014 Pazartesi

Bir Uzay Serüveni | Cosmos: A Spacetime Odyssey — tanıtım

Günümüz teknolojisinin çok üzerinde bir uzay gemisi düşünün. Hadi diyelim adı da “Hayalgücü Gemisi” olsun. Bu uzay gemisi en küçük atomun içine yolculuk yapabilecek kadar küçülebilen, bilinen evrenin tek kare fotoğrafını yakalayacak kadar büyüsün. Evrenin oluştuğu zamandan yok olacağı zamana kadar yolculuk yapabileceğiniz kadar yakıtınız da olsa, bilimi keşfetmek adına nerelere gider, kimlerle tanışırdınız? İşte bunun cevabını arıyor Cosmos.

Cosmos: A SpaceTime Odysey, Fox ve National Geographic Channel işbirliğiyle 9 Mart’ta yayınlanmaya başladı. Yapımcılığını Family Guy, American Dad gibi animasyonların yapımcısı da olan Seth MacFarlane; Star Trek, Flashforward, 24 gibi dizilerin yapımları arasında bulunan Brannon Braga ve Carl Sagan’ın orijinal serisi Cosmos’un yaratıcılarından Ann Druyan bulunuyor. Anlatıcı koltuğunda ise kendini insanlığa bilimi tanıtmaya adamış ünlü astrofizikçi Neil deGrasse Tyson oturuyor. Program Türkiye’de National Geographic kanalında Haluk Bilginer seslendirmesiyle de güncel olarak yayınlanmakta.

 

Hikayesine gelecek olursak…

Girişte de anlattığımız gibi Cosmos, Bilinen Evren’in varoluşunu, bugününü ve yarınını Hayalgücü adını verdiği bir uzay gemisi aracılığıyla anlatmaya çalışıyor. Bunu anlatırken de Çin’den Maya Uygarlığına, Acem Topraklarından Rönesans Avrupa’sına, Antik Yunan’dan Avustralya’ya kadar tüm Dünya’yı dolaşarak, merak eden ve araştıran bilim insanlarının hikayelerini de animasyonlar eşliğinde ele alıyor. Bu anlatı işini en ilgisiz ve bilgisiz insanın anlayacağı şekle sokarken, konuya hakim olanları da uzaklaştırmadan yapıyor.

Dizinin başka bir artısı da köklerine sahip çıkması. Her fırsatta 1980′de yayınlanan Cosmos serisine, Carl Sagan‘a ve kitaplarına saygı duruşunu esirgemiyor. Zaten halihazırdaki yapımcı ve yazarlarının arasında  eski serinin kamera arkasında oturmuş tecrübeli isimler de bulunuyor.

13 bölüm sürecek olan serinin bölüm isimleri şu şekilde: (Türkçe’leri NatGeo Türkiye’nin verdiği isimlerdir)

1. Bölüm

Standing Up In The Milky Way (Samanyoluna Bir Bakış)

2. Bölüm

Some Of The Things That Molecules Do (Yaşam Nehirleri)

3. Bölüm

When Knowledge Conquered Fear (Bilginin Gücü)

4. Bölüm

A Sky Full of Ghosts (Gökyüzü Hayaletleri)

5. Bölüm

Hiding in the Light (Aydınlıkta Saklanmak)

6. Bölüm

Deeper, Deeper, Deeper Still (Daha Derine)

7. Bölüm

The Clean Room (Temiz Oda)

8. Bölüm

Sisters Of The Sun (Güneşin Kardeşleri)

9. Bölüm

The Lost Worlds of Planet Earth (Kayıp Dünyalar)

10. Bölüm

The Electric Boy (Elektrik Çocuk)

11. Bölüm

The Immortals (Ölümsüzler)

12. Bölüm

The World Set Free (Özgür Dünya)

13. Bölüm

Unafraid of the Dark (Karanlıktan Korkmamak)

Belgeselin kısaca tanıtımı bu şekilde. Belgesel, görselliğiyle, diliyle ve kurgusuyla kendini diğer yapımlardan ayırıyor. Ayrıca merak unsurunu da çok iyi kullanıyor. Bir drama izler gibi izlemek gerekiyor seriyi. Bu yüzden bölümlerin içeriklerine bilerek girmeyip kısa tuttum tanıtımı. İlgi alanınız dışında olsa bile bir göz atmakta fayda var.

Yazıyı Carl Sagan’ın ünlü alıntısıyla bitirelim:

“The Cosmos is all there is, or ever was, or ever will be.”

“Kozmos var olan, var olmuş veya var olacak her şeydir.”

 

İyi seyirler…

 

 

17 Mayıs 2014 Cumartesi

The CW’nun 2014-2015 Sezonundaki Yeni Dizileri

Az yeni dizi alıp az dizi iptal edip seyircisini elinden geldiğince memnun eden kanalımız The CW, 2 senedir 5 yeni diziye onay verip bunların 3′üne 2. sezon onayı veriyor. 2014-2015 sezonu için ise 6 deneme bölümünden 4′üne onay verdi.

Gelin şimdi bu 2′si sonbaharda, 2′si sezon ortasında başlayacak 4 yeni diziyi birazcık tanıyalım.

THE FLASH

DC Comics uyarlaması olan dizi aynı zamanda seneye 3. sezonunu izleyeceğimiz Arrow‘un uzantısı (spin-off) olma özelliğini taşıyor. Baş karakteri Barry’yi bu sezon Arrow’un toplam üç bölümünde görmüştük.

Konu:

Barry Allen 11 yaşındayken, annesi oldukça tuhaf ve korkunç bir şekilde ölmüş ve babası cinayet suçlusu olarak hüküm giymiştir.  Bu trajediyle hayatı sonsuza kadar değişen Barry, en yakın arkadaşı Iris’in babası Detektif Joe West tarafından alınıp büyütülmüştür.  Barry şimdilerde parlak, işinde başarılı ve teknolojiye son derecede meraklı bir adli tabip olarak CSI’da (olay yeri inceleme) çalışmaktadır. Aynı zamanda annesinin tuhaf ölümünün sırrını ortaya çıkarmaya kararlıdır ve bu uğurda şehirdeki her türlü beklenmedik suç davalarının peşine düşer. Bu sayede işinde iyice yükselir.

Barry’nin son takıntısı Fizikçi Harrison Wells ve ekibi  S.T.A.R. tarafından yaratılan bir parçacık hızlandırıcıdır. Laboratuvar ekibi, bu buluşun her türlü güçte ve tıpta hayal bile edilemez gelişmeler kazandıracağını iddia etmektedir. Bir gün bir deney sırasında halka açık bir yerde, bir şeyler korkunç derecede ters gider ve yıkıcı bir patlama olur. Birçok kişi hayatını kaybederken Barry, bu patlamayla oluşan gaz bulutundan çıkan bir şimşekten fena halde nasibini alır.

Komada geçen 9 ayın ardından Barry bir kez daha baştan aşağı değişen, yeni hayatına gözlerini açar. Bu kaza ona inanılmaz hız kazandıran bir yetenek vermiştir. Central City’ten aklınıza gelebilecek her yere, görünmeyen bir koruyucu melek çabukluğunda gitme yeteneği…

Başlangıçta bu güçler için heyecanlı olsa da zamanla patlamada çeşitli yetenekler elde eden birden fazla insan olduğunu keşfeder. Elbette herkes güçlerini onun gibi iyilik adına kullanmayacaktır.

Kazadan aylar sonra şehirdeki kayıp insan sayısında, beklenmedik ölümlerde ve diğer tuhaf olağanüstü olaylarda ciddi bir artış gözlenir. Barry şimdi planlarında birtakım yenilikler yapmıştır. Kendine bahşedilen bu yeteneği öncelikle adaleti korumak için kullanacaktır; ama aynı zamanda annesinin cinayetinin çözülmesi için yaptığı uğraşılarından asla vazgeçmeyecek ve babasının adını temize çıkaracaktır. 

Şimdilik sadece birkaç yakın arkadaşı Barry’nin yaşayan en hızlı adam olduğunu bilmektedir. Fakat tüm dünyanın Barry’nin “o”na dönüştüğünü öğrenmesi çok uzun sürmeyecektir: The Flash’e… 

Kadro:

Grant Gustin (Barry Allen/The Flash), Candice Patton (Iris West), Rick Cosnett (Eddie Thawne), Danielle Panabaker (Caitlin Snow), Carlos Valdes (Cisco Ramon), Tom Cavanagh (Harrison Wells), Jesse L. Martin (Detektif West)

Mutfaktakiler: 

Greg Berlanti (“Arrow,” “The Tomorrow People,” “Green Lantern”), Andrew Kreisberg (“Arrow,” “Eli Stone”), David Nutter (“Arrow,” “Game of Thrones”) ve Sarah Schechter.  

Yayın Bilgileri:

Sonbaharda, Salı akşamları saat 20:00′de yayınlanacak.

Tanıtım Filmleri:

Ayrıntılı Tanıtım Filmi:

Kısa bir sahne:

Sürprizli bir gıdıklama.

JANE THE VIRGINKonu:

Jane Villanueva küçük bir kızken büyükannesi Alba onu iki şeye inandırmıştır: Pembe diziler eğlenmek için en ideal şeylerdir ve kadınlar ne pahasına olursa olsun bekaretlerini korumalıdır.

Şimdilerde 23 yaşındaki Jane büyüleyici bir genç hanımefendidir; öğretmen olmak için çalışmaktadır; yazar olma hayallerini sürdürmektedir ve ekstra kazanç elde etmek için yeni Miami Otel’de çalışmaya başlayacaktır.

Yıllardır romantizmin gerçekçi görünümünü biraz biraz ona öğreten pembe dizileri kendini büyüten iki kadınla birlikte izlemiştir: Seksi, genç ve enerjik annesi Xiomara ve dindar büyükannesi Alba.

Jane, 16 yaşında evlenmeden çocuk sahibi olan annesiyle aynı hatayı yapmamaya kararlıdır. Mükemmel bir nişanlı bulmuştur: Michael adında, yakışıklı ve çalışkan bir dedektif. Onu hayatının her anında yeteri kadar sevebilecek ve ısrarla vazgeçmediği “Evlenene kadar olmaz!” kuralına saygı duyan bir nişanlı…

Bir gün Jane, yaptırdığı düzenli kontrolleri için doktoruna gider ve orada bütün titiz hayat planları birdenbire altüst olur. Doktoru sayesinde bir yanlışlık olur ve yan odadaki hastaya ait numunelik spermlerle kızımız döllenir.  Numune spermlerin sahibi Rafael, ünlü bir parti çocuğu ve aynı zamanda kanserle mücadele eden biridir. Yetmezmiş gibi Jane’in çalıştığı yeni otelin sahiplerinden biridir ve kızımızın çok eski bir yaz aşkıdır.

Birkaç hafta sonra suçsuz Jane hayatının en önemli kararını vermekle karşı karşıya gelir.  Hamileliğini sürdürecek midir?  Durumu ailesine ve nişanlısına nasıl açıklayacaktır?  Biyolojik baba Rafael ve entrikacı karısı Petra’nın istekleri karşısında ne yapmalıdır?

Her zaman doğru şeyleri yapmaya çalışan ve iyi bir kız olmaya çalışan Jane’in hayatı birdenbire o çok sevdiği pembe diziler gibi dramatik ve karmaşık hale gelmiştir.

Kadro:

Gina Rodriguez (Jane), Justin Baldoni (Rafael), Brett Dier (Michael), Andrea Navedo (Xiomara), Yael Grobglas (Petra), Ivonne Coll (Alba), Jaime Camil (Rogelio)

Mutfaktakiler: 

Jennie Snyder Urman (“Emily Owens, M.D.”), Ben Silverman (“The Biggest Loser”), Gary Pearl (“10.5: Apocalypse”), Jorge Granier (“Que el Cielo Me Explique”) ve Brad Silberling (“Reign,” “City of Angels”).  

Yayın Bilgileri:

Sonbaharda başlayacak ve Pazartesi akşamları The Originals arkasından yayınlanacak.

Tanıtım Filmleri:

Kısa Tanıtım Filmi:

Kısa Bir Sahne:

iZOMBIE

Chris Roberson ve Michael Allred tarafından yaratılan, DC Entertainment’in yayınladığı Vertigo imzalı iZOMBIE çizgi romanından uyarlanıyor.

Konu:

Olivia “Liv” Moore, pembe yanaklı, disiplinli, hayatında çizeceği yolu çoktan belirlemiş bir tıp fakültesi öğrencisidir. Ta ki kalabalık bir partideyken beslenmekten başka bir şey düşünmeyen bir zombiye dönüşenene dek…  Liv, ölmemiş bir ölü olarak yapabileceği en iyi şeyi yapmaya karar verir ve mümkün olduğu kadar insan gibi görünmeye çalışır. Görünüşü, şok edici derecede soluk cildi, neredeyse beyaz saçları ve bir o kadar da hayat dolu tavırlarıyla “Goth” kültürünü bile geride bırakmaktadır.  Değişim içindeki Liv durumunu annesinden, eski nişanlısı Major’dan ve en yakın arkadaşı (aynı zamanda ev arkadaşı) Peyton’dan saklar. Hala enerjik biri olan Liv, yeni bir ölü olarak tam anlamıyla tuhaf bir duruma düşmüştür.  Posttravmatik stres bozukluğuna rağmen, Liv karşı koyamadığı insan beyni yeme içgüdüsüne bir çözüm bulmak için yollar aramaya başlar. Sonunda Seattle adli tıp ofisinde bir iş bulur.  Sonu ölümle bitmiş kişilerin yığınla olduğu bu işte, morgtaki kadavra Jane ve John Doe‘ların beyinlerini gizlice atıştırarak güzel güzel yaşamaya başlar. İzlerini kapatma konusunda dikkatli olmasına rağmen patronu Dr. Ravi Chakrabarti, Liv’in sırrını öğrenir ve beklenmedik bir şekilde onun bu durumunu ifşa etmez ve bilimsel ihtimaller için heyecanlanır.  Patronunun hevesine ve bu bitmek bilmez yeme arzusuna rağmen, Liv istifa eder. Ta ki tükettiği her beynin sahibinin  hatıralarından bir kısmını görebildiğini anlayana kadar.  Liv, cinayet kurbanların bakış açısından olayları görmeye başlar.  Dr. Ravi ve cinayet dedektifi Clive Babineaux iyice şaşırır. Liv çoğu zaman suç yerindeki detayları biliyordur ama bunları kolayca açıklayamıyordur. Bir medyum kılığında, Dedektif Babineaux ile birlikte çalşmaya başlar ve suçları soruşturmada ve kimin sorumlu olduğunu bulmada ona yardım etmeye başlar.

Bu durumu tekrar hayatta kalmakla aynı şey değildir, ama en azından Liv geri kalan yaşamında edindiği bu amaçla tamamen ölü biri de sayılmayacaktır.

Kadro:

Rose McIver (Liv), Malcolm Goodwin (Clive Babineaux), Rahul Kohli (Dr. Ravi Chakrabarti),  Robert Buckley (Major Lilywhite), Alexandra Krosney (Peyton Charles), David Anders (Blaine DeBeers) ve Nora Dunn ( Eva Moore)

Mutfaktakiler:

Rob Thomas (“Veronica Mars,” “Party Down,” “Cupid”), Diane Ruggiero-Wright (“Veronica Mars,” “The Ex List,” “That’s Life”), Danielle Stokdyk (“Veronica Mars,” “Party Down,” “Cupid”) ve Dan Etheridge (“The Carrie Diaries,” “Veronica Mars,” “Party Down”).  

*Dizi sezon ortasında başlayacak. Henüz bir tanıtım filmi yok, çıkınca eklenecek.

 

THE MESSENGERSKonu:

“Beşinci melek borazanını çaldı. Gökten yere düşmüş bir yıldız gördüm. Dipsiz derinliklere açılan kuyunun anahtarı ona verildi.” 

(Vahiy, Bölüm 9)

New Mexico çölünün kavurucu sıcağı altında bilim adamı Vera Ivanov büyülenmiş bir şekilde gizemli bir nesnenin yeryüzüne düştüğünü ve kör edici bir ışık saçarak patladığını görür. Bu şey kısa bir süre için kalbini durduran bir şok dalgası saçar.  Fakat Vera bu hava dalgasından etkilenen tek kişi değildir: Ölüp birkaç saat sonra olağanüstü bir şekilde tekrar hayata dönen ve patlamanın olduğu o an aralarında bir bağlantı oluşan dört kişi daha vardır:  Erin, 7 yaşındaki kızını kötü eski kocasından koruyan umutsuz bir genç anne; Peter, tahammül edilemez zorbalıklar yapan ve sürekli etrafındakilere saldıran, belalı bir lise öğrencisi; Raul, Meksikalı bir uyuşturucu taciriyle başı belaya girdiği için gizli bir atama bekleyen federal ajan; ve Joshua, babasının izinden giden, karizmatik bir 2. nesil televangelistik. Hepsi çarpışmadan sonra kendilerinin bile zor inandığı birtakım güçlerle uyanırlar:  İnsanları iyileştiren ama nasıl olduğunu asla anlayamadıkları bir yetenek.  Her şeyden daha esrarengiz olan ise “The Man” (Adam) olarak bildiği, hayalinde canlandırdığı bir şahsın Vera’ya etik olarak karmaşık bir görevde yardım etmesi karşılığında kaçırılan oğluyla buluşmasını sağlayacağı teklifi olur.  Bu görev görünürde kaza olan bir olay nedeniyle 7 yıldır komada olan  ve aniden uyanan Hemşire Rose Arvale ile Vera’yı çakışan bir yola sürükler. Joshua bir kehanette bulunur: Vahiyin çarkları dönmeye başlamıştır ve bu hepsi birbirine yabancı olan insanlardan oluşan grup yaklaşan kıyameti önleyebilecek tek umut kaynağıdır. Ya da ona neden olacak…

Kadro:

Shantel VanSanten (Vera), Jon Fletcher (Joshua Jr.), Sofia Black-D’Elia (Erin), JD Pardo (Raul), Joel Courtney (Peter), Anna Diop (Rose) ve Diogo Morgado (The Man).

Mutfaktakiler: 

Trey Callaway (“Revolution,” “CSI: NY”), Basil Iwanyk (“The Town,” “The Expendables”, “Clash of the Titans”), Eoghan O’Donnell (“Teen Wolf”), Kent Kubena (“Gods of Egypt,” “Turistas”) ve Ava Jamshidi.

*Dizi sezon ortasında başlayacak. Henüz bir tanıtım filmi yok, çıkınca eklenecek.

***

The CW’nun gelecek programında bu 4 dizinin yanı sıra bu yaz başlyacak olan komedi dizisi Backpackers var. Onunla ilgili ayrıntıları da daha önce şu yazımızda paylaşmıştık.

Son olarak aşağıda kanalın önümüzdeki sezon izleyeceğimiz bütün dizilerinden görüntüler içeren bir video var. (Fragmanları henüz çıkmayan iZombie ve The Messengers’tan da anlık sahneler görmeniz mümkün)

16 Mayıs 2014 Cuma

The CW’nun 2014-2015 Sezonundaki Yeni Dizileri

Az yeni dizi alıp az dizi iptal edip seyircisini elinden geldiğince memnun eden kanalımız The CW, 2 senedir 5 yeni diziye onay verip bunların 3′üne 2. sezon onayı veriyor. 2014-2015 sezonu için ise 6 deneme bölümünden 4′üne onay verdi.

Gelin şimdi bu 2′si sonbaharda, 2′si sezon ortasında başlayacak 4 yeni diziyi birazcık tanıyalım.

THE FLASH

DC Comics uyarlaması olan dizi aynı zamanda seneye 3. sezonunu izleyeceğimiz Arrow‘un uzantısı (spin-off) olma özelliğini taşıyor. Baş karakteri Barry’yi bu sezon Arrow’un toplam üç bölümünde görmüştük.

Konu:

Barry Allen 11 yaşındayken, annesi oldukça tuhaf ve korkunç bir şekilde ölmüş ve babası cinayet suçlusu olarak hüküm giymiştir.  Bu trajediyle hayatı sonsuza kadar değişen Barry, en yakın arkadaşı Iris’in babası Detektif Joe West tarafından alınıp büyütülmüştür.  Barry şimdilerde parlak, işinde başarılı ve teknolojiye son derecede meraklı bir adli tabip olarak CSI’da (olay yeri inceleme) çalışmaktadır. Aynı zamanda annesinin tuhaf ölümünün sırrını ortaya çıkarmaya kararlıdır ve bu uğurda şehirdeki her türlü beklenmedik suç davalarının peşine düşer. Bu sayede işinde iyice yükselir.

Barry’nin son takıntısı Fizikçi Harrison Wells ve ekibi  S.T.A.R. tarafından yaratılan bir parçacık hızlandırıcıdır. Laboratuvar ekibi, bu buluşun her türlü güçte ve tıpta hayal bile edilemez gelişmeler kazandıracağını iddia etmektedir. Bir gün bir deney sırasında halka açık bir yerde, bir şeyler korkunç derecede ters gider ve yıkıcı bir patlama olur. Birçok kişi hayatını kaybederken Barry, bu patlamayla oluşan gaz bulutundan çıkan bir şimşekten fena halde nasibini alır.

Komada geçen 9 ayın ardından Barry bir kez daha baştan aşağı değişen, yeni hayatına gözlerini açar. Bu kaza ona inanılmaz hız kazandıran bir yetenek vermiştir. Central City’ten aklınıza gelebilecek her yere, görünmeyen bir koruyucu melek çabukluğunda gitme yeteneği…

Başlangıçta bu güçler için heyecanlı olsa da zamanla patlamada çeşitli yetenekler elde eden birden fazla insan olduğunu keşfeder. Elbette herkes güçlerini onun gibi iyilik adına kullanmayacaktır.

Kazadan aylar sonra şehirdeki kayıp insan sayısında, beklenmedik ölümlerde ve diğer tuhaf olağanüstü olaylarda ciddi bir artış gözlenir. Barry şimdi planlarında birtakım yenilikler yapmıştır. Kendine bahşedilen bu yeteneği öncelikle adaleti korumak için kullanacaktır; ama aynı zamanda annesinin cinayetinin çözülmesi için yaptığı uğraşılarından asla vazgeçmeyecek ve babasının adını temize çıkaracaktır. 

Şimdilik sadece birkaç yakın arkadaşı Barry’nin yaşayan en hızlı adam olduğunu bilmektedir. Fakat tüm dünyanın Barry’nin “o”na dönüştüğünü öğrenmesi çok uzun sürmeyecektir: The Flash’e… 

Kadro:

Grant Gustin (Barry Allen/The Flash), Candice Patton (Iris West), Rick Cosnett (Eddie Thawne), Danielle Panabaker (Caitlin Snow), Carlos Valdes (Cisco Ramon), Tom Cavanagh (Harrison Wells), Jesse L. Martin (Detektif West)

Mutfaktakiler: 

Greg Berlanti (“Arrow,” “The Tomorrow People,” “Green Lantern”), Andrew Kreisberg (“Arrow,” “Eli Stone”), David Nutter (“Arrow,” “Game of Thrones”) ve Sarah Schechter.  

Yayın Bilgileri:

Sonbaharda, Salı akşamları saat 20:00′de yayınlanacak.

Tanıtım Filmleri:

Ayrıntılı Tanıtım Filmi:

Kısa bir sahne:

Sürprizli bir gıdıklama.

JANE THE VIRGINKonu:

Jane Villanueva küçük bir kızken büyükannesi Alba onu iki şeye inandırmıştır: Pembe diziler eğlenmek için en ideal şeylerdir ve kadınlar ne pahasına olursa olsun bekaretlerini korumalıdır.

Şimdilerde 23 yaşındaki Jane büyüleyici bir genç hanımefendidir; öğretmen olmak için çalışmaktadır; yazar olma hayallerini sürdürmektedir ve ekstra kazanç elde etmek için yeni Miami Otel’de çalışmaya başlayacaktır.

Yıllardır romantizmin gerçekçi görünümünü biraz biraz ona öğreten pembe dizileri kendini büyüten iki kadınla birlikte izlemiştir: Seksi, genç ve enerjik annesi Xiomara ve dindar büyükannesi Alba.

Jane, 16 yaşında evlenmeden çocuk sahibi olan annesiyle aynı hatayı yapmamaya kararlıdır. Mükemmel bir nişanlı bulmuştur: Michael adında, yakışıklı ve çalışkan bir dedektif. Onu hayatının her anında yeteri kadar sevebilecek ve ısrarla vazgeçmediği “Evlenene kadar olmaz!” kuralına saygı duyan bir nişanlı…

Bir gün Jane, yaptırdığı düzenli kontrolleri için doktoruna gider ve orada bütün titiz hayat planları birdenbire altüst olur. Doktoru sayesinde bir yanlışlık olur ve yan odadaki hastaya ait numunelik spermlerle kızımız döllenir.  Numune spermlerin sahibi Rafael, ünlü bir parti çocuğu ve aynı zamanda kanserle mücadele eden biridir. Yetmezmiş gibi Jane’in çalıştığı yeni otelin sahiplerinden biridir ve kızımızın çok eski bir yaz aşkıdır.

Birkaç hafta sonra suçsuz Jane hayatının en önemli kararını vermekle karşı karşıya gelir.  Hamileliğini sürdürecek midir?  Durumu ailesine ve nişanlısına nasıl açıklayacaktır?  Biyolojik baba Rafael ve entrikacı karısı Petra’nın istekleri karşısında ne yapmalıdır?

Her zaman doğru şeyleri yapmaya çalışan ve iyi bir kız olmaya çalışan Jane’in hayatı birdenbire o çok sevdiği pembe diziler gibi dramatik ve karmaşık hale gelmiştir.

Kadro:

Gina Rodriguez (Jane), Justin Baldoni (Rafael), Brett Dier (Michael), Andrea Navedo (Xiomara), Yael Grobglas (Petra), Ivonne Coll (Alba), Jaime Camil (Rogelio)

Mutfaktakiler: 

Jennie Snyder Urman (“Emily Owens, M.D.”), Ben Silverman (“The Biggest Loser”), Gary Pearl (“10.5: Apocalypse”), Jorge Granier (“Que el Cielo Me Explique”) ve Brad Silberling (“Reign,” “City of Angels”).  

Yayın Bilgileri:

Sonbaharda başlayacak ve Pazartesi akşamları The Originals arkasından yayınlanacak.

Tanıtım Filmleri:

Kısa Tanıtım Filmi:

Kısa Bir Sahne:

iZOMBIE

Chris Roberson ve Michael Allred tarafından yaratılan, DC Entertainment’in yayınladığı Vertigo imzalı iZOMBIE çizgi romanından uyarlanıyor.

Konu:

Olivia “Liv” Moore, pembe yanaklı, disiplinli, hayatında çizeceği yolu çoktan belirlemiş bir tıp fakültesi öğrencisidir. Ta ki kalabalık bir partideyken beslenmekten başka bir şey düşünmeyen bir zombiye dönüşenene dek…  Liv, ölmemiş bir ölü olarak yapabileceği en iyi şeyi yapmaya karar verir ve mümkün olduğu kadar insan gibi görünmeye çalışır. Görünüşü, şok edici derecede soluk cildi, neredeyse beyaz saçları ve bir o kadar da hayat dolu tavırlarıyla “Goth” kültürünü bile geride bırakmaktadır.  Değişim içindeki Liv durumunu annesinden, eski nişanlısı Major’dan ve en yakın arkadaşı (aynı zamanda ev arkadaşı) Peyton’dan saklar. Hala enerjik biri olan Liv, yeni bir ölü olarak tam anlamıyla tuhaf bir duruma düşmüştür.  Posttravmatik stres bozukluğuna rağmen, Liv karşı koyamadığı insan beyni yeme içgüdüsüne bir çözüm bulmak için yollar aramaya başlar. Sonunda Seattle adli tıp ofisinde bir iş bulur.  Sonu ölümle bitmiş kişilerin yığınla olduğu bu işte, morgtaki kadavra Jane ve John Doe‘ların beyinlerini gizlice atıştırarak güzel güzel yaşamaya başlar. İzlerini kapatma konusunda dikkatli olmasına rağmen patronu Dr. Ravi Chakrabarti, Liv’in sırrını öğrenir ve beklenmedik bir şekilde onun bu durumunu ifşa etmez ve bilimsel ihtimaller için heyecanlanır.  Patronunun hevesine ve bu bitmek bilmez yeme arzusuna rağmen, Liv istifa eder. Ta ki tükettiği her beynin sahibinin  hatıralarından bir kısmını görebildiğini anlayana kadar.  Liv, cinayet kurbanların bakış açısından olayları görmeye başlar.  Dr. Ravi ve cinayet dedektifi Clive Babineaux iyice şaşırır. Liv çoğu zaman suç yerindeki detayları biliyordur ama bunları kolayca açıklayamıyordur. Bir medyum kılığında, Dedektif Babineaux ile birlikte çalşmaya başlar ve suçları soruşturmada ve kimin sorumlu olduğunu bulmada ona yardım etmeye başlar.

Bu durumu tekrar hayatta kalmakla aynı şey değildir, ama en azından Liv geri kalan yaşamında edindiği bu amaçla tamamen ölü biri de sayılmayacaktır.

Kadro:

Rose McIver (Liv), Malcolm Goodwin (Clive Babineaux), Rahul Kohli (Dr. Ravi Chakrabarti),  Robert Buckley (Major Lilywhite), Alexandra Krosney (Peyton Charles), David Anders (Blaine DeBeers) ve Nora Dunn ( Eva Moore)

Mutfaktakiler:

Rob Thomas (“Veronica Mars,” “Party Down,” “Cupid”), Diane Ruggiero-Wright (“Veronica Mars,” “The Ex List,” “That’s Life”), Danielle Stokdyk (“Veronica Mars,” “Party Down,” “Cupid”) ve Dan Etheridge (“The Carrie Diaries,” “Veronica Mars,” “Party Down”).  

*Dizi sezon ortasında başlayacak. Henüz bir tanıtım filmi yok, çıkınca eklenecek.

 

THE MESSENGERSKonu:

“Beşinci melek borazanını çaldı. Gökten yere düşmüş bir yıldız gördüm. Dipsiz derinliklere açılan kuyunun anahtarı ona verildi.” 

(Vahiy, Bölüm 9)

New Mexico çölünün kavurucu sıcağı altında bilim adamı Vera Ivanov büyülenmiş bir şekilde gizemli bir nesnenin yeryüzüne düştüğünü ve kör edici bir ışık saçarak patladığını görür. Bu şey kısa bir süre için kalbini durduran bir şok dalgası saçar.  Fakat Vera bu hava dalgasından etkilenen tek kişi değildir: Ölüp birkaç saat sonra olağanüstü bir şekilde tekrar hayata dönen ve patlamanın olduğu o an aralarında bir bağlantı oluşan dört kişi daha vardır:  Erin, 7 yaşındaki kızını kötü eski kocasından koruyan umutsuz bir genç anne; Peter, tahammül edilemez zorbalıklar yapan ve sürekli etrafındakilere saldıran, belalı bir lise öğrencisi; Raul, Meksikalı bir uyuşturucu taciriyle başı belaya girdiği için gizli bir atama bekleyen federal ajan; ve Joshua, babasının izinden giden, karizmatik bir 2. nesil televangelistik. Hepsi çarpışmadan sonra kendilerinin bile zor inandığı birtakım güçlerle uyanırlar:  İnsanları iyileştiren ama nasıl olduğunu asla anlayamadıkları bir yetenek.  Her şeyden daha esrarengiz olan ise “The Man” (Adam) olarak bildiği, hayalinde canlandırdığı bir şahsın Vera’ya etik olarak karmaşık bir görevde yardım etmesi karşılığında kaçırılan oğluyla buluşmasını sağlayacağı teklifi olur.  Bu görev görünürde kaza olan bir olay nedeniyle 7 yıldır komada olan  ve aniden uyanan Hemşire Rose Arvale ile Vera’yı çakışan bir yola sürükler. Joshua bir kehanette bulunur: Vahiyin çarkları dönmeye başlamıştır ve bu hepsi birbirine yabancı olan insanlardan oluşan grup yaklaşan kıyameti önleyebilecek tek umut kaynağıdır. Ya da ona neden olacak…

Kadro:

Shantel VanSanten (Vera), Jon Fletcher (Joshua Jr.), Sofia Black-D’Elia (Erin), JD Pardo (Raul), Joel Courtney (Peter), Anna Diop (Rose) ve Diogo Morgado (The Man).

Mutfaktakiler: 

Trey Callaway (“Revolution,” “CSI: NY”), Basil Iwanyk (“The Town,” “The Expendables”, “Clash of the Titans”), Eoghan O’Donnell (“Teen Wolf”), Kent Kubena (“Gods of Egypt,” “Turistas”) ve Ava Jamshidi.

*Dizi sezon ortasında başlayacak. Henüz bir tanıtım filmi yok, çıkınca eklenecek.

***

The CW’nun gelecek programında bu 4 dizinin yanı sıra bu yaz başlyacak olan komedi dizisi Backpackers var. Onunla ilgili ayrıntıları da daha önce şu yazımızda paylaşmıştık.

Son olarak aşağıda kanalın önümüzdeki sezon izleyeceğimiz bütün dizilerinden görüntüler içeren bir video var. (Fragmanları henüz çıkmayan iZombie ve The Messengers’tan da anlık sahneler görmeniz mümkün)

15 Mayıs 2014 Perşembe

Once Upon A Time Patronlarından 4. Sezon Açıklamaları

Geçtiğimiz günlerde 3. sezonunu kapatan Once Upon A Time dizisinin yapımcıları Edward Kitsis ve Adam Horowitz The Hollywood Reporter’a verdikleri röportajda, önümüzdeki sezon kahramanlarımızı bekleyen sorunları ve sezon finalinin son saniyelerinde gelen sürpriz karakteri anlatmışlar. Tabii ki bize de bunu sizinle paylaşmak düşer.

Öncelikle uyarayım, bu yazı sezon finaliyle ilgili ispiyon içeriyor. Lütfen buna göre devam ediniz.

OUAT, dördüncü sezonuna buz gibi yeni bir karakter getiriyor ve bunun zamanlaması daha uygun olamazdı.

ABC’nin peri masalı dramasının, pazar günü yayınlanan üçüncü sezon finalinin son saniyelerinde, Disney’in Oscar ödüllü Frozen’ından (Karlar Ülkesi) Elsa’nın Storybrooke’a gelişi göründü. Karakteri OUAT’a getirme süreci yapımcılar Edward Kitsis ve Adam Horowitz’e göre doğal olarak gelişti. Dizinin yaratıcıları Frozen’ı birkaç kez izledikten sonra, uygulamakta son derece kararlı oldukları bir fikir geliştirdiler.

Pazar gününün büyük Frozen ifşasından sonra Kitsis ve Horowitz, The Hollywood Reporter’a fikrin nasıl oluştuğunu, akıllarında bir oyuncu olup olmadığını ve Regina ile Robin Hood’un geçici saadetine gelen beklenmedik ziyaretçiyi anlattılar.

Finalin son dakikalarındaki Karlar Kraliçesi miydi, yoksa Frozen’dan Elsa mıydı?

Adam Horowitz: Elsa’ydı.

Yani karakteri Frozen üzerine kurgulayacaksınız, orijinal peri masalına göre değil?

Horowitz: Frozen dünyası ile uğraşıyoruz. Bunu yapmamıza izin verildiği için gurur duyuyoruz. Filme bayıldık. Geçen yıl film çıktığında, diğer herkes gibi, biz de aşık olduk ve adilce anlatmak için elimizden geleni yapmak istiyoruz.

Edward Kitsis: Elsa karakteriyle ilgili en çok sevdiğimiz şey, kötü karakter olarak değerlendirilmesine rağmen aslında hiç öyle olmaması. Yanlış anlaşılmış biriydi. Bu durum, bizim dizimizde bize çok güçlü şekilde hitap ediyor. Oynamak zorunda olduğumuz bir oyuncaktı. Çok garip bir şey var, birçok kişinin “Vay! Bunu yapmalarını onlardan Disney mi istedi?” dediğini görüyorum. Aslında tam tersi. Bu karakterleri diziye almak gerçekte hiç kolay değil. Öyle, Mickey Mouse size telefon açıp “Bu hafta size deniz kızlarını satmak istiyorum.” demiyor. Aksine, bunları yapmak çok zor. Disney bu oyuncağı raftan almamıza ve oynamamıza izin verdiği için onur duyuyoruz.

Elsa’yı getirme kararını nasıl aldınız? Tam zamanında olduğunu itiraf etmelisiniz.

Horowitz: Film geçen kasımda çıktığında ve ondan sonra üç kez daha izlediğimizde, bayıldık ve beyinlerimiz çalışmaya başladı. Aslında dizideki diğer her şey gibi… Beyinlerimiz çalışmaya ve bir fikir kök salmaya başladığında, onu yapmak istiyoruz. Fikirle oynamaya başladık ve nasıl olabileceğini kafamızda oluşturduk, sonra stüdyoya ve kanala gittik ve fikri onlara sunduk. Onlar da “Tamam, haydi bakalım.” dediler. Bu kadar basitti aslında.

Kitsis: Disney ile de konuştuk.

Horowitz: Dizide uygulamak istediğimiz her fikir gibi “Ya, süper olmaz mı..?” noktasına geldi.

Disney’nin, Elsa karakterinin diziye dahil edilmesiyle ilgili önemli bir katkısı olacak mı, yoksa dizginler sizin elinizde mi?

Horowitz: Tahminimce süreç bütün karakterlerle olana benzer olacak. Bir çok yönden, Frozen’dan bir karakter kullanmak Pamuk Prenses’i kullanmaya benziyor – sadece arada yüz yıllık bir fark var. Senaryolarımız ve fikirlerimiz stüdyo, kanal ve Disney’nin marka yöneticileri tarafından incelenecek. Sürecin devam edeceğinden eminim.

Aklınızda Elsa’yı oynayacak biri var mı, yoksa şu sıralar oyuncu mu bakıyorsunuz?

Horowitz: Dürüst olmak gerekirse finali Cuma günü teslim ettik. Birazcık rahatlamak için iki haftamız var şu anda.

Kitsis:…ve düşünmemek için. İki hafta boyunca düşünmemek için elimizden geleni yapıyoruz. Ama iki hafta bittiğinde, ilk işimiz Elsa’nın kim olacağı olacak.

Horowitz: Bazı duyurular yapılacak ama şu anda biraz rahatlamaya çalışıyoruz.

Dördüncü sezonda Elsa’yı ilk ne zaman görmeyi bekleyelim?

Horowitz: Ben olsam, çok, çok erken olacağını beklerdim.

Kitsis: Ben de prömiyerde olmasını umardım.

Şimdi de finalde açığa çıkan diğer şeylerden bahsedelim, sakıncası yoksa. Her şeyden önce, zavallı Regina. Robin Hood’un ölü karısının Storybrooke’a geri gelmesi… Bu, Regina ve Robin Hood ilişkisini nereye getiriyor?

Horowitz: Biraz zor olacak çünkü ikisi arasında bazı hislerin geliştiğini açıkça gördük. Olay bir muamma çünkü Robin Hood karısının öldüğüne inanıyor ve belli ki onun için hisleri vardı; bu yüzden onun için zor olacak. Regina için de zor olacak. Regina’nınki garip bir durum. Bu karakter ilk bölümde gördüğümüzden çok daha farklı olan bir karakter. Büyüdü ve değişti. Bu yüzden sıkıntılara vereceği tepkiler üç yıl öncekinden çok farklı olacak. Yeni gelişmiş Regina’nın bu durumun üstesinden nasıl geleceği, keşfetmekten heyecan duyduğumuz bir şey.

Dördüncü sezonda, daha iyi bir terim bulamadığımdan söylüyorum, Regina ve Emma tekrar baş düşman mı olacak?

Horowitz: Geriye gitmiyoruz, ileri gidiyoruz. Eğer geriye gidiyor olsalardı Regina, Emma’ya o anda o kadar kızmazdı.

Kitsis: Ya da kalbini çıkarmayı denerdi. Bizim için ilginç olan şey, Emma’nın anne ve babasına “Anne ve Baba” diye seslenmesinin 66 bölüm sürmesi. Kalbini açması bu kadar uzun sürdü; aynı şey Regina için de geçerli. Karakterler bu duruma, üç yıl önce dizinin başladığı zamana kıyasla nasıl tepki verecek?

Hook ve Emma çifti de başka bir büyük andı. Onları neler bekliyor?

Kitsis: Emma’nın zor biri olduğunu biliyoruz ve sanırım tam da bunu keşfetmek istiyoruz: Bu ne anlama geliyor? Şu anda ne anlama geliyor? Sadece bir öpücük mü, yoksa daha fazlası mı? Daha fazlası ise, Emma bir ilişkiyi yok ettikten sonra başka birine başlamak hakkında ne hissediyor?

Günümüzdeki Hook’un, geçmişe dönünce Büyülü Orman’da geçmişteki halini yumruklamasından da bahsetmemiz lazım. Bir klon sahnesi mi istediniz?

Kitsis: Hook’un kendini kıskanması fikrini çok sevdik. Hook’un kendisini yumruklamasını istedik.

Horowitz:…ve Emma’yı öpmesini. Bizim için eğlenceli bir sahneydi, ancak aynı zamanda ciddi bir alt metin de vardı. Hook geçmişte olduğu adama bakıyordu. Hook da biraz gelişme gösteren karakterlerden biri. Geçmişteki Hook’un Emma ile birlikte olmasını görmek istemeyeceğini biliyor.

Belle ve Rumplestiltskin’in evliliğinin zor bir döneme girme ihtimali nedir?

Kitsis: Belle maalesef ki Rumple’ın bu evliliğe kendisine yalan söyleyerek başladığının farkında değil. Ancak Rumple’ın Belle için olan hisleri gerçek. Geçen yıl, herkesi kurtarmak için hayatını feda eden ve sonrasında ölümden geri getirilen bir Rumple gördük. Lanetli Cadı tarafından tutsak edildiği için, neler hissettiğini anlamak amacıyla kafasının içine girme şansımız hiç olmadı. Neden bıçağı sakladığını, Belle’e neden yalan söylediğini ve neyin peşinde olduğunu açıklamayı umuyoruz; bunların hepsi dördüncü sezonun konusu.

Neal dışında Pamuk ve Yakışıklı’nın bebeği için düşündüğünüz başka bir isim var mıydı?

Kitsis: Neal ya da Scott olacaktı.

Neden Scott?

Kitsis: Dalga geçiyorum. (Gülüyor). Oturup ismi konuştuğumuzda kendiliğinden oldu. Neal olmalıydı, yoksa John gibi başka bir şey olacaktı. Bunun da hiçbir anlamı yok. Garip bir durum, başımıza bela olmuştu. Düşünüyorduk “Ne olacak? Ne olacak?”. Cevap apaçık belliydi: “Ah, tabii ki Neal!”

Baelfire olabileceğine dair bazı düşüncüler vardı.

Kitsis: Evet, biliyorum. Prens Baelfire, Prens Neal’a göre kulağa daha hoş geliyor ama Storybrooke’ta Neal daha kolay. Ya da farklı bir isim olabilir – eğer Büyülü Orman’a gidebilirse orada Bae olabilir.

Finalde Ruby gibi birçok tanıdık yüz gördük. Onun gibi, ilk sezonlarda önemli rolleri olan karakterlerin, dördüncü sezonda daha çok görüneceğini bekleyebilir miyiz?

Kitsis: Meghan’a [Ory] bayılıyoruz ve karakterini çok seviyoruz. Önümüzdeki sezonda onu daha çok görmeyi umuyoruz. Bu sezonda onu daha çok görebilirdik ama başka bir kanalda başka bir dizideydi [CBS’in iptal olan Intelligence dizisi].

Horowitz: Sahnedeyiz ve bütün bu işlerle ilgilenmeye çalışıyoruz. Meghan’ı seviyoruz. Kendisi ilk bölümden bu yana dizinin çok önemli bir parçası oldu.

 

Once Upon A Time önümüzdeki sonbaharda dördüncü sezonuyla dönecek.

14 Mayıs 2014 Çarşamba

2014 Mayıs Finalleri İspiyonnamesi

2013-2014 dizi sezonunu kapatırken EOnline, popüler TV dizilerinin sezon finalleriyle ilgili neler bekleyebileceğimize dair bir şeyler karalamış. Ben de sizinle bunları paylaşmak istedim.

Üst Not: Sezon finalini nisanda yapmış diziler bu bildiriye dahil edilmemiştir. O dizilerin hayranlarının çoktan bu bölümleri izlediğini düşünerek dahil etmedim. Diziler yayın tarihine göre değil, alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir. Bilgilerin tamamı EOnline’dan alınmıştır. Hiçbiri bana ait değildir. Ben sadece çevirisini yaptım.

2 BROKE GIRLS

Ne Zaman İzlemeli: 5 Mayıs, Pazartesi

Ne Beklemeli:

Max’in her zaman liseyi bitirmediğine dair espriler yaptığını hatırlarsınız. Öyle görünüyor ki bu, düzeltmeye hazır olduğu bir hata. CBS komedisinin üçüncü sezon finalinde Max, yıllar önce diplomasını almasını engelleyen tarih öğretmeniyle yüzleşmek için lisesinin enerjik koridorlarına geri dönüyor.

ARROW

Ne Zaman İzlemeli: 14 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

Dizinin baş yapımcısı Marc Guggenheim der ki “Eğer her şey planlandığı gibi giderse –ki bu bir uyarıdır- finalde bazı tanıdık yüzler göreceksiniz. Hatta belki görmeyi beklemediğiniz yüzler bile olabilir.”

THE BIG BANG THEORY

Ne Zaman İzlemeli: 15 Mayıs, Perşembe

Ne Beklemeli:

Bilim dolu sevgili komedimizin sezon finalinde Sheldon, daha önce hiç görülmemiş bir karakter ile oldukça mistik bir etkileşime girer. Hepimiz Dr. Cooper’ın, bilimin her şeye bir cevabı olduğuna kesinkes inanan biri olduğunu biliyoruz. Peki sizce bir medyumla yüz yüze gelince nasıl bir tepki verecek? Evet, bizce de çıldıracak…

THE BLACKLIST

Ne Zaman İzlemeli: 12 Mayıs, Pazartesi

Ne Beklemeli:

NBC’nin taze hitinden ne beklenmemesi gerektiğini listelemek daha kolay olabilir. Sondan bir önceki bölümde ekibimizi sarsan önemli bir ölüm olurken, sonunda Tom’un gizemli işvereniyle ilgili daha fazla şey öğreneceğiz. Evet Berlin bir kişi! Ama Liz’in kocası gerçekten kötü adam mı? Yıldız Ryan Eggold der ki “Bence Tom ile ilgili hala çok fazla belirsizlik var. Asıl soru onu seviyor mu? Sezonun son bölümlerine gelirken, bu soruyu yeterince kurcaladığımızı sanmıyorum.”

BONES

Ne Zaman İzlemeli: 12 Mayıs, Pazartesi

Ne Beklemeli:

David Boreanaz bölümü yönetmek için kamera arkasına geçiyor. Bu bölümde ekip, Booth’a önceki bir davaya ait muhtemel bir devlet tezgahıyla ilgili bilgi teklif eden bir adamın ölümünü araştırıyor. Takım derinlere inerken Booth, kendisini çok geçmeden kulvarının çok dışında buluyor. Bunlar onun FBI’daki son günleri olabilir mi?

CASTLE

Ne Zaman İzlemeli: 12 Mayıs, Pazartesi

Ne Beklemeli:

Bir striptiz kulübündeki garsonun, Castle’ın avukatının ve bir papazın ortak noktası nedir? Hepsi Castle’ın “For Better or Worse” başlıklı finalinde görünürler. Hmm… Belli bir çift düğüne hazırlanmıyor muydu?

CHICAGO FIRE

Ne Zaman İzlemeli: 13 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Sophia Bush bir kez daha, Chicago PD’den geçiş yapacak ki Lindsay, Severide ile biraz vakit geçirebilsin (Evet!). Takımın başka bir üyesi de görev (ve tehlike) çağırmadan önce kendi [ispiyon] kutluyor olacak. Ve ayrıca birisi, saatin sonunda doktorundan kötü haberler alacak.

CRIMINAL MINDS

Ne Zaman İzlemeli: 7 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

İki bölüm sürecek, dostlar! BAU hayat kadınlarının cinayetlerine danışmanlık yapmak için Texas’a çağırılır. Kanıtlar aşırı dincilere ve çok daha kötü bir şeye işaret ettiğinde, olaylar göründüğü gibi değildir. Geçmişten gelen sırlar ve hayatı tehdit eden tehlikeler göreceksiniz. Esai Morales, BAU Bölüm Şefi Mateo Cruz olarak dönerken, Michael Trucco ve Brett Cullen’da konuk oluyor.

CSI

Ne Zaman İzlemeli: 7 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

Ekip, 25 yıl önce mafyanın yönettiği bir soygunla bağları olan bir suçu araştırmaktadır. Brass önemli bir kararla yüzleşir ve Treat Williams kriminolog olarak konuk olur.

GLEE

Ne Zaman İzlemeli: 13 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Heyecan vakti Glee hayranları, çünkü Brittany geri dönüyor! Ve bu sezonu normalden biraz erken bitiriyor olsak da (tipik olarak 22 yerine sadece 20 bölüm olacak) dizinin yaratıcısı Ryan Murphy, bu finalin kesinlikle eksik bölümleri telafi edeceğine dair söz veriyor. Olaylar bir şekilde yirminci bölüme doğru ilerliyordu, büyük ve doğal bir şekilde… Bomba biraz sert bir kelime ancak büyük bir olay olacak ve son sezon bundan sonrasını anlatacak.

THE GOOD WIFE

Ne Zaman İzlemeli: 18 Mayıs, Pazar

Ne Beklemeli:

Eski bir dava Alicia’yı -ve Lockhart/Gardner’ı- arkadan ısırmaya geliyor. Bir de Michael J. Fox var! Geri dönüyor ve pastadan daha büyük bir pay almaya çalışıyor. Bir delil hatası Alicia ve Cary’nin hiç beklemediği bir tehdit doğuruyor. Bu sırada Zach’in lise mezuniyeti Veronica (Stockard Channing) ve Jackie’nin (Mary Beth Peil) ellerine kalıyor. The Good Wife için ölüm ve birden fazla ayrılık dahil olmak üzere çok fazla değişikliğin olduğu büyük bir yıl oldu. Finalin çok uygun başlığı da: “A Weird Year” (Tuhaf Bir Yıl)

GREY’S ANATOMY

Ne Zaman İzlemeli: 15 Mayıs, Perşembe

Ne Beklemeli:

10 yıldan sonra Sandra Oh Grey’s’i ve Cristina Yang rolünü geride bırakıyor. Ama iz bırakacak bir şekilde. Patron Shonda Rhimes “Ona hak ettiği çıkışı vereceğiz ve Sandra kapımdan çıktığında Grey’s Anatomy bir kez daha sonsuza dek değişmiş olacak.” diyor. Owen ve Cristina’ya gelince… Kevin McKidd, Owen’ın “acı dolu bir dünyada” olduğunu söylüyor. Hayrolsun!

GRIMM

Ne Zaman İzlemeli: 16 Mayıs, Cuma

Ne Beklemeli:

Çok fazla ucu açık kalan heyecan… Bunlardan bazıları NBC dramasının karakterlerinin çoğu için hayat değiştirici olacak. Ama bu heyecanlara gelirken izleyiciler, Monroe ve Rosalee’nin düğününün, finalde Wesen dolu bir davetli listesini cezbettiğini ve Nick’in onların kendisini Grimm olarak görüp göremeyeceklerine dair endişelenmesini izleyecekler. Çözüm mü? Kaliteli bir gözlük tabi ki!

HAWAII FIVE-0

Ne Zaman İzlemeli: 9 Mayıs, Cuma

Ne Beklemeli:

İki beklenmedik geri dönüş! Dördüncü sezon finalinde, Wo Fat hapishaneden kaçtıktan sonra firardayken Nick Jonas, Ian Wright rolüyle geri dönüyor.

LAW & ORDER: SVU

Ne Zaman İzlemeli: 21 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

Elbette, drama! Ama 14. Sezon finali kadar güçlü olmayacak. “Hayır, her sezonun sonunda onu kaçırmak yanlış olurdu. İzleyici saçma bir tuzağa düşürüldüğünü hisserdi” diyor yapımcı Warren Leight.

MARVEL’S AGENTS OF S.H.I.E.L.D.

Ne Zaman İzlemeli: 13 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Joss Whedon’un yapımcısı olduğu ve Marvel evreninde kurulu bir dizi. Gerisini siz düşünün.

THE MENTALIST

Ne Zaman İzlemeli: 18 Mayıs, Pazar

Ne Beklemeli:

Lisbon gerçekten de Ajan Pike ile birlikte Washington D.C.’ye gidecek mi? Planları, eski bir davadan yeni bir ipucu gelince “Blue Bird Inn”de raydan çıkıyor ve Lisbon biraz daha buralarda kalıyor. Bu da Jane’e ona olan hislerini nihayet kabul etmesi için zaman veriyor ve bu hislerle ilgili ne yapması gerektiğine karar veriyor. İstediğiniz gibi söylenebilirsiniz!

THE MIDDLE

Ne Zaman İzlemeli: 21 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

Heck ailesi Disney Dünyası’na gidiyor! Bu sadece Heck Ailesi’nin size verebileceği bir aile tatili olacak.

THE MINDY PROJECT

Ne Zaman İzlemeli: 6 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Kahramanımız Mindy Lahiri için Empire State Binası’nın tepesine iki ziyaret ve evet, bunlardan biri Danny ile buluşmak için. Ancak hayranlar aynı zamanda Mindy için büyük bir kostüm değiştirme serisi görmeyi bekleyebilir (22 dakikalık bölümde 19 adet!). Ike Barinholtz açıklıyor “Finalde birçok farklı sahne göreceğiz ve gerçek dünya ile yanyana olan mükemmel ideal romantik bir dünya olacak. Bu nedenle onun için birçok farklı kostüme ve görünüşe ihtiyacımız vardı.“

MODERN FAMILY

Ne Zaman İzlemeli: 21 Mayıs, Çarşamba

Ne Beklemeli:

İşte damat geliyor- aslında damatlar demeliyiz! Modern Family’nin özel iki bölümlük finali için düğün çanları çalıyor. Peki hayranlar Emmy ödüllü başarılı diziden ne bekleyebilir? Mitch ve Cam en nihayetinde düğümü atıyorlar ve düğünleri muhteşem olacak.

NCIS

Ne Zaman İzlemeli: 13 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

NCIS ekibi hakkında dava açılan teröristler için ceza alanı olarak da hizmet vermiş bir ABD donanma gemisindeki yangının, kaza eseri mi yoksa mahkum kaçışı için kasıtlı bir oyalama mı olduğunu araştırıyor. Bu arada Gibbs, babasının ölümüyle ilgili aldığı haber üzerine evini ziyarete ediyor. Sezonun final bölümü, bu yılın başlarında vefat etmiş Ralph Waite için hem aktöre, hem de karaktere övgü niteliğinde olacak.

NCIS: LA

Ne Zaman İzlemeli: 13 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

NCIS LA ekibi ve uyuşturucuyla mücadele dairesi, bir denizaltıyla ABD’ye kokain karmaşası getirmek için bir komplo keşfederler. Denizaltıyı bulmak Callen ve Sam’in elindedir. Ayrıca Washington’dan Hetty’e Afganistan görevinin yankısı niteliğinde bir çağrı gelir.

NEW GIRL

Ne Zaman İzlemeli: 6 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Gemiye selam olsun dostlar! New Girl’ün üçüncü sezon finaline hoş geldin deyin. Nick ve Jess ekibimizin geri kalanını, pek romantik gemi tatilleri için kendilerine katılmaya davet eder. Herhangi bir fikre kapılmadan önce, Nick ve Jess’in bu kaçışa hala beraberken rezervasyon yaptırdığını ve şu anda kötü bir durumdan mümkün olan en iyi şeyi çıkarmaya çalıştıklarını bilmelisiniz. İyi haberse, hayranlar Reno 911!’in Kerry Kenney’si ve The Office’in Oscar Nunez’i tarafından hayat verilen iki neşeli yeni karakterle tanışacak.

ONCE UPON A TIME

Ne Zaman İzlemeli: 11 Mayıs, Pazar

Ne Beklemeli:

Büyük boy, iki saatlik gezinti! Ayrıca, yakın zamanda iptali görmüş yan dizi Once Upon a Time in Wonderland’deki hayran favorisi Michael Socha, ana dizide düzenli oyuncu olmak üzere diyar değiştirecek.

THE ORIGINALS

Ne Zaman İzlemeli: 14 Mayıs Salı

Ne Beklemeli:

Kan. Çok fazla. Yapımcı Julie Plec, hayranların taze dramanın son saatinde “etkileyici bir ceset sayısı” bekleyebileceğini söylüyor. Bu da bir grubu, Fransız Bölgesi’nin kontrolünde önemli bir rol oynar hale getirecek. “Bir grubun çok, çok, çok agresif ve saldırganca harekete geçeceğini ve herkesi hazırlıksız yakalayarak, bildiğimiz şekliyle bölgenin büyük bir kısmını kaosa sokacağını göreceğiz.”

REIGN

Ne Zaman İzlemeli: 15 Mayıs, Perşembe

Ne Beklemeli:

Reign’in birinci sezon finaline doğru dizginleneceğini düşünmeyin. “Kan, organlar, ölüm, kavga ve diğer her şey olacak. Son iki bölümümüzde muhteşem savaşlar ve geri dönen kahramanlar olacak” diyor yıldız Adelaide Kane. “Birkaç ölüm olacak. Olacak. Gerçekten büyük bir şeyler geliyor.”

RESURRECTION

Ne Zaman İzlemeli: 4 Mayıs, Pazar

Ne Beklemeli:Kaos! Ölümden dönenler Arcadia’da önemli bir boyuta ulaştı. Bu sırada Şerif Fred’in, tamamen beklenmeyen bir şeye neden olan bir amacı var.

REVENGE

Ne Zaman İzlemeli: 11 Mayıs, Pazar

Ne Beklemeli:

ABC pembe dizisinde final zamanının ne anlama geldiğini biliyorsunuz: Önemli bir ölüm! Evet, başka bir Hampton’lu finalde ölecek ancak ondan önce bir başka oldukça önemli olan bir ölüm gerçekleşecek; bu nedenle birisi son saati hapiste geçirecek. Söylememiz gerekir, hapishane pek de güzel geçmeyecek.

SUPERNATURAL

Ne Zaman İzlemeli: 20 Mayıs, Salı

Ne Beklemeli:

Vahşi bir savaş! Patron Jeremy Carver uyarıyor “Sam, Dean ve Castiel Metatron’a karşı savaşmaya başladığında kimin galip çıkacağı hiç belli olmayacak. Kolay olmayan ittifaklar ve acımasız kararlar kapıda… Hepsi, şok edici sonuçlara giden yolu oluşturuyor.”

TWO AND A HALF MEN

Ne Zaman İzlemeli: 8 Mayıs, Perşembe

Ne Beklemeli:

Paisley ile ağzına kadar dolu bir final! Country yıldızı Brad Paisley’nin Two and a Half Men’in sezon finalinde, çok gizli bir rolde Alan’ın nişanlısını oynayan karısı Kimberly Williams-Paisley’nin yanında görünmesi bekleniyor. Biraz düğün kaosu, birkaç gelin, birkaç gecelik, bir kek, smokinli Alan ve Walden ve birçok kafa karışıklığı bekleyin. Büyük bir haber: Gretchen’in kardeşi Larry en sonunda Alan’ın kimliği hakkında gerçeği öğreniyor – ve söylebileceğimiz, bunun çok büyük sonuçları olacağı.

THE VAMPIRE DIARIES

Ne Zaman İzlemeli: 15 Mayıs, Perşembe

Ne Beklemeli:

Uzun süreli hayranlar, Mystic Falls’ta birkaç tanıdık yüzün görüneceğini duyunca, beşinci sezon finalini kaçırmak istemeyecekler. Ayrıca yapımcı Caroline Dries finalin son sahnelerinin, birinci sezonda Katherine’in John Amca’nın parmaklarını kesmesi dahil olmak üzere serinin en iyilerinden olduğunu söylüyor.

13 Mayıs 2014 Salı

Kardeş Payı — Tanıtım

Yerli dizi tanıtımlarına çok fazla yer vermediğimiz 22 Dakika’da dizinin kalitesine göre istisnalar da oluyor elbet.  Behzat Ç., İşler Güçler, İntikam ve Kayıp Şehir gibi kaliteli istisnaların arasına Kardeş Payı‘nı eklememek olmazdı.

Star Tv’nin AB izleyici kitlesine hitap eden dizi kontenjanından -sezon başına 2 tane- Şubat’ta piyasaya sürdüğü eğlenceli komedi dizisi Kardeş Payı.  Önce televizyonda, sonra sinemada rüştünü ispat etmiş Ahmet Kural ve Murat Cemcir ikilisinden çıkan bu dizi neyin nesiymiş bir görelim.

KAMERA ARKASI

Dizinin yapımcısı İbreti Ailem, Yerden Yüksek, Görüş Günü Kadınları gibi erken final yapmış AB dizilerinin yanında; Adanalı, Anneler ile Kızları, Türk Malı gibi total tarafından izlenmiş dizilerin de yapımcısı olan NTC MEDYA. Yönetmen koltuğunda aynı zamanda İşler Güçler, Üsküdar’a Giderken gibi dizilerin ve Düğün Dernek, Çalgı Çengi filmlerinin de yönetmeni olan Selçuk Aydemir oturuyor. Senaristliğini yine Selçuk Aydemir ve yanında Çağlar Yurt, Onay Durgun, Murat Kaman ve Emrah Kaman’ın yaptığı dizinin müzikleri Suskunlar, Bir Bulut Olsam, Çalıkuşu ve Muhteşem Yüzyıl dizilerinin de müziklerinde parmağı olan Aytekin Ataş tarafından yapılmakta.

KONU

Dizide Ahmet Kural (Metin) ve Murat Cemcir (Ali) su tesisatçısı, Seda Bakan ise  evin geçimini sağlayan akıllı küçük kardeş (Feyyza) karakterine can veriyor. Yeşilçam filmlerinden kalma bir mahallede bir evde, Beşiktaş sevdası nedeniyle çocuklarının adını Metin-Ali-Feyyza koymuş 50′sinden sonra azmış Tahsin, gençliğinde az canlar yakmamış sürreel anne karakteri Hamiyet, evin geçim kaynağı ailenin tek okumuşu Feyyza ve su tesisatçılığı yapan işe yaramaz, icatçı kardeşler Metin ve Ali’den oluşan bir aileyi konu alır dizi.

Ailenin işe yaramaz evlatları Metin ve Ali’nin Dünya’ya barış ve mutluluk getirecek icadı bulmasıyla hayatları değişecektir. Ancak konu ve karakterler bunlarla sınırlı değil. Mahallenin Muhtarları‘ndan çıkıp gelmiş fakat komşuluğu tamamen yanlış anlamış mahalle eşrafı da maceralarıyla zevk katıyor diziye.

KARAKTERLER

 METİN – ALİ ÖZDEMİR (AHMET KURAL-MURAT CEMCİR)

Su tesisatçılığıyla ve kız kardeşlerinden harçlık alarak geçinen Metin ve Ali’yi ayrı düşünmek imkansız. Her ikisi de işe yaramaz, her ikisi de hayta.

Babaları Metin ve Ali’yi yazları, okumazlarsa ellerinden bir iş gelsin diye su tesisatçısının yanına çırak olarak verir. Ama para kazanmaya başlayınca gerçekten de okumazlar ve su tesisatçısı olarak kalırlar. Bu durumlarına rağmen birçok icadı ve en önemlisi Dünya’yı değiştirecek olan o meşhur buluşu ortaya çıkarırlar.Metin ailenin çapkın olanı. Ama onun da gönlünü çalan biri var. Mahallenin eczacısı Eda. Onu gördü mü eli ayağına dolaşır, konuşamaz. Ayrıca cebinde her daim soğan taşır.

Ali daha ağırbaşlı olmasına rağmen Metin’den aşağı kalmaz. Gider sırf evlenmiş olmak için Şükrüye’yle evlenir. Ama düğün ertesinde kadını aldatır ve boşanırlar.

FEYZA ÖZDEMİR(SEDA BAKAN)

Ailenin geçim kaynağı.

Babasının tüm isteklerini yerine getirir. Okur, güzel bir iş bulur, kardeşlerinin aksine hayırlı bir evlat olup eve eli boş gelmez.

Her ne kadar tüm aile tarafından sömürülse de her bir aile ferdini ayrı sever. Abilerinin mutlak destekçisidir.

Bir benzincide çalışır. Yanında çalıştırdığı elemanlardan biri olan Deniz’e aşıktır. Ama bir yandan Deniz’in çapkınlıkları, bir yandan ast-üst ilişkisi sebebiyle bir şey söyleyemez.

 

TAHSİN ÖZDEMİR(RIZA AKIN)

Ailenin babası. Gençliğinde çocuklarına Metin-Ali-Feyyaz’ın isimlerini koyacak kadar hasta Beşiktaşlı. Her ne kadar belli etmese de karısına aşık. 60′ından sonra kafasına dank etmiş, kendine bakmaya başlamış. 18′lik delikanlılara taş çıkartacak kadar hareketli ve sportif.

 

 

HAMİYET ÖZDEMİR(AYŞE KÖKÇÜ)

Ailenin cefakâr, vefakâr annesi. Tüm anne klişelerini üzerinde barındırsa da gerçeküstü karakteri onu tüm annelerden ayırır. Sosyal medya diline hakim olması bir yana popüler kültür bilgisiyle de göz doldurur. Kızı evlenecek diye canı gider.

Ailemiz bunlar; ama karakterler bunlarla sınırlı değil. Mahallenin zengini, kötü adamı, her yaptığı olay Hilmi (Şinasi Yurtsever); iyi-kötü adam, tesisatçı kardeşlerin dostu-düşmanı zengin Yiğit (Ali İhsan Varol); edalı eczacı, Metin’in sevdalısı Eda (İpek Yaylacıoğlu);  1tl’nin gözünü doyurmaya yettiği, hem fakir hem gurursuz muhasebeci Oğuzhan (Korhan Herduran); Ali’nin eski karısı ev hanımlığında çığır açmış Şükrüye (Berfu Öngören); mahallenin itlik peşinde koşan hacı dedesi Şerif Amca(Sadık Gürbüz), kendi içinde birlik olamayan mafyası, beleşçi esnafı, çaycı robotlarıyla birçok karakter arz-ı endam ediyor dizide.

SON SÖZ VE VİDEOLAR

Reytinglerde ilk 10′da kendisine yer bulan dizinin asıl mecrası sosyal medya. Sansürsüz halinin yayınlandığı startv.com.tr ve TvYO üzerinden birkaç milyonu bulan izleyici kitlesi var.

Aşağı yukarı 1 saatlik süresiyle de çok sıkmadan anlatıyor anlatacağını. Öyle espriler sündükçe sünmüyor kısacası. En son 11. bölümü yayınlanan diziye 3-4 bölüm de olsa bir şans vermek lâzım derim ben. Aşağıda tanıtım fragmanları, giriş müziği ve en sonda da Doğukan Manço‘nun dizi ekibiyle çektiği klip bulunmakta. İyi seyirler…

TANITIM-1

TANITIM-2

GİRİŞ MÜZİĞİ

SAKİN OL(DOĞUKAN MANÇO-TUĞÇE YURT)