29 Nisan 2014 Salı

Alternatif Dizilerden Seçmeler

Dünyanın farklı ülkelerinde öne çıkan dizileri tanıtmaya devam ediyoruz.Daha önce ilkine şurada değindiğimiz bildirimizin ikincisi için olabildiğince farklı ülkelerden örnekler vermeye çalıştık.

SalamanderTjockare än vatten (Thicker Than Water)UncleWentworthDagArvingerne (The Legacy)Love/Hate

1- Salamander

Zarif binalar, tertemiz ve bisiklet dostu sokaklar, sessiz ve sakin bir şehir olan Brüksel’de ülkenin en güçlü kişilerine ait olan 66 adet kiralık kasanın bulunduğu özel banka soyulur. Oldukça titiz bir şekilde planlanan bu soygun, ülkeyi yöneten elit kesimin kirli sırlarını sakladıkları kasalara yönelik yapılmıştır. Bu andan itibaren telaşlanan banka yönetimi ve elit kesim, soygunu kamuoyundan saklama gayreti içerisine girerler.

Burada ise devreye polis teşkilatının en yetenekli dedektifi Paul Gerard girer. Ortada bir soygun ihbarı olmamasına rağmen muhbirinden aldığı bilgi ile olayın üstüne gider. Karanlık sırlar ve içerisinde gizli bir örgütün de bulunduğu olaylar zinciri, akılcı ve güzel bir kurgu  Salamander‘de bizlerle buluşuyor.

Belçika yapımı olan Salamander, Eén kanalında 20 Aralık 2012 tarihinde yayın hayatına başladı. Toplamda 12 bölüm olarak yayınlanan dizi, 8 şubat 2014′de ise BBC FOUR ekranlarında yayınlanmaya başladı.

 

2- Tjockare än vatten (Thicker Than Water)

İsveç’te bir sahil kasabasında aile pansiyonu işleten Anna-Lisa, uzun yıllardır birbirlerinden kopuk olan çocuklarına birer mektup göndererek onları doğum gününü kutlamak üzere yanına çağırır. Aynı zamanda çok önemli bir sır açıklayacağından bahseder. Çocuklar eve geldikten sonra bu sırrı öğrenmek için acele ederler. Nitekim bir müddet sonra Anna-Lisa ardında bir not bırakarak, denizin ortasındaki bir sandalda kafasına silahı dayayarak intihar eder. Bu andan itibaren Waldemar ailesi içindeki sırlar  açığa çıkmaya başladıkça bir çatışma hali hüküm sürmeye başlar.

Thicker Than Water 27 Ocak 2014 tarihinde ilk bölümüyle İsveç televizyonu Svt‘de yayın hayatına başladı. İlk sezonu toplamda 10 bölümden oluşuyor.

 

3- Uncle

BBC Three, Him & Her’ün bitmesiyle ortaya çıkan komedi boşluğunu Uncle ile doldurmuşa benziyor. Saplantı derecesinde bağlı olduğu sevgilisi Gwen, artık Andy‘ye karşı ilgisizdir. Andy de çareyi tavandan iple sarkıttığı çalışır haldeki radyoyu, içi su dolu küvetin içine düşürerek intihar etmekte bulur. İlginç bir intihar metodu öyle değil mi?

Tam da bu sırada kızkardeşi Sam telefon açar ve yeğeni Errol’u okuldan almasını rica eder. Daha önce aralarında bir yakınlık yaşanmamış olan dayı ve yeğen’in macerası da burada başlar. Andy başarısız bir müzisyen ve manipülatif bir adamdır. Yeğeni Errol ise kurnaz bir çocuk, arkadaş ilişkilerinde ise yalnızları oynar. Dayı, yeğen ve anneden oluşan bu sıradışı ailenin hayatı, bazen tatlı bir duygusallık bazen de kahkalarla dolu eğlenceli bir gösteri sunuyor.

Dizide, Episodes severlerin tanıdığı bir sima da var. O da anne Sam rolünde izlediğimiz Daisy Haggard. İlk sezonu 30′ar dakikadan 6 bölüm süren Uncle ikinci sezon onayını da aldı.

 

 

 

4- Wenthworth

Avustralya’lıların dünyanın birçok ülkesine pazarladıkları, 1979-1986 yılları arasında  toplam 669 bölüm yayınlanan meşhur dizileri Prisoners:  Cell Block H yeniden bir uyarlamayla televizyon ekranlarında vücut buldu. Kadın mahkumlarla dolu bir hapishanede yaşanan olaylar üzerine odaklanan Wentworth, ilk sezonu ile beklentileri fazlasıyla karşıladı.

Dizinin konusu hapishane ortamı ile yeni tanışan ve kızından ayrılmanın acısını üzerinden atamamış  Bea Smith karakteri üzerinden ilerliyor. Bea, hapishanenin kontrolünü ele geçirmeye çalışan Frankie Doyle ve Jacs Holt‘un güç savaşı arasında bir müddet bocalasa da zamanla sistemin nasıl işlediğini öğrenip acemiliğini üstünden atıyor. Mahkum ve gardiyan ilişkilerinin iç içe geçtiği hapishane konulu dizileri sevenler için Wenthworth bulunmaz bir seçenek sunuyor.

Bea Smith’i oynayan oyuncuyu, aynı zamanda Legend of the Seeker hayranlarının büyücü Shota olarak hatırlayabileceği Danielle Cormack canlandırıyor.

Avusturya televizyonu Foxtel‘de, 1 Mayıs 2013 tarihinde  yayın hayatına başlayan dizinin ilk sezonu 10 bölüm sürdü. Dizinin ilk bölümü kanal tarihinin en çok izlenen sezon prömiyeri oldu. Ardından ikinci ve üçüncü sezon onaylarını da aldı. İkinci sezon 20 Mayıs 2014 tarihinde hayranlarıyla buluşacak. Wenworth’un İngiliz Channel 5 televizyonunda da yayınlandığını hatırlatalım.

 

 

 

2.Sezon Fragmanı

 

5- Dag

Norveç semalarından kalitesini ispatlamış bir komediye ne dersiniz? Diziye de ismini veren Dag, hayatını yalnızlık felsefesi üzerine kurmuş ve bu halinden de oldukça  memnun olan bir çiftler terapistidir. Bu yaşam felsefesiyle hastalarına yararından çok zararı olduğunu söylememiz gerekiyor. Dizinin  trajikomik taraflarından birisi de buradan gelmektedir. Dag’ın hastalarının arasındaki bir çok enterasan karakterin yanı sıra, dizinin güzel de bir ana kadrosu var.

Dag’ın psikotik  sekreteri Malin aynı zamanda oldukça seksi bir hatundur.. Yine Dag’ın en yakın arkadaşı Benedikt ise sevgilisi doğum yapmak üzereyken baba olmanın sorumluluğu altında ezilip onu terkeden ve kendine zamparalığa vuran bir karakterdir.  Sonraları bu kararından pişmanlık duyar. Marianne ise Dag’ın bir ilişki içerisinde yer almasını isteyen ve bu uğurda çöpçatanlık yapan kardeşidir. Bu çabaları sonucu hamile bir kadın olan Eva‘yı, Dag’ın başına musallat etmeyi başarmıştır. Eva ve Doug arasında ki ilişkiyi, The Big Bang Theory karakterleri Sheldon-Amy ilişkisine biraz benzetebiliriz.

1 Ocak 2010 tarihinde yayın hayatına başlayan dizi, 3. sezonuyla bu yılın başında izleyicisiyle buluştu. 4. sezonu ise yine 2015 ylı başlarında yayınlanacak.

 

6- Arvingerne (The Legacy)

Bir hastanenin onkoloji bölümünden, elinde sigarasıyla hayata dair tüm umutlarını kaybetmiş bir kadın çıkıyor. Danimarka’nın en yaratıcı sanatçılarından olan Veronica Gronnegaar‘ın artık günleri sayılıdır.  Veronica’nın bilinen üç çocuğu vardır. Fakat yıllar önce başka bir aileye evlatlık verdiği Signe adında bir kızı daha vardır.  Yılar boyunca kızını görmemiştir. Signe ise anne ve babası bildiği ebeveynleri ve sevgilisi ile gayet sıradan bir hayatı vardır.

Ta ki gerçek annesi Veronica ölmeden önce kendisine gerçekleri açıklayıp, mirasının da tamamını ona bırakmasıyla işler değişir. Veronica öldükten sonra Signe’nin varlığından diğer kardeşleri de haberdar olur. İçinde değeri oldukça yüksek bir malikanenin olduğu bu mirasın kardeşler arasında ortak pay edilmemesinin sonucu olarak, dört kardeşin hayatları baş aşağı döner. Farklı gözlerle kendilerine ve birbirlerine bakmaya başlarlar. Yalanlarla dolu bir yolculuğun içine doğru sürüklenmeye başlarlar.

Danimarka’nın devlet televizyonu DR 1‘de 1 Ocak 2014 tarihinde yayın hayatına başlayan dizinin ilk sezonu 10 bölüm sürdü. İkinci sezon çekimlerine 9 Nisan’da başlayan dizinin, yeni  sezonunun yayın tarihi ise Ocak 2015. Dizinin Benelüks ülkeleri ve Avustralya’ya çoktan şatışı yapılmış durumda; henüz doğrulanmasa da BBC Four‘un yayın takvimine gireceği de kesin.

Dizinin yönetmenleri arasında 1992 yılında Cannes Film Festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü alan ünlü İsveç’li oyuncu-yönetmen Pernilla August da yer alıyor.

 

7- Love/Heat

Biraz The Sopranos biraz The Wire ve bunların İrlanda şubesine hoşgeldiniz. Love/Heat, ABD suç dramalarından etkilenen yapısıyla, Dublin‘de gangster dünyasının yönettiği uyuşturucu ticareti ve iç hesaplaşmalara tanık oluyoruz. Dizinin yönetmeni David Caffrey, bizleri şehrin liman ve finans bölgelerini içine alan panaromalarında dolandırıyor. Aşırı şiddet, kişisel duygusallıklar, aşk ve kimi zaman aile dramaların melodramasında gezinen dizi bu yönleriyle de ismini hakediyor.

Konu, evinde silah bulundurma suçlamasıyla karşı karşıya kaldıktan sonra İspanya’ya kaçan ve uzun süre orada kalan Darren‘ın tekrar İrlanda’ya dönmesiyle açılıyor. Bu dönüşün sebebi kardeşi Robbie‘nin hapishaneden çıkışını kutlamak içindir. Ne var ki Robbie özgürlüğü çok kısa bir süre tadıyor. Sokak ortasında kurşunların hedefi oluyor.

Büyük bir şok yaşayan Darren, sarsıntıyı atlattıktan sonra kardeşinin katilini bulmanın yollarını aramaya başlıyor. Bu arada Darren bir yandan  da uyuştucu kaçakçılığının imparatoru John Boy‘un işlerinin içine giriyor. Tabii bunlar Darren’ın nefret dürtülerini içeren işlerdir. Aşk tarafında ise Darren’ın ortalarda görünmediği müddette, eski sevgilisi Rosie‘nin hayatına uyuşturucu çetesinden bir adam girmiş ve ondan hamile kalmıştır. Yine de bu durum iki eski aşığın arasındaki kıvılcımın ateşlenmesini engellemez.

Darren rolünde bizlerin Misfits sayesinde radarımıza giren Robert Sheehan yer alıyor. Uyuşturucu imparatorluğunun baronu John Boy rolünde ise Game Of Thrones’tan tanıdığımız Aidan Gillen yer alıyor. Darren’ın sevgilisi Rosie rolünde, Secret State ve Misfits’den hatırlayabileceğimiz Ruth Negga var. Dizinin geniş oyuncu kadrosuna şuradan erişebilirsiniz.

Aşırı şiddet sahneleri ve suç eylemlerini yücelttiği gerekçesiyle eleştirilen Love/Heat‘in şu ana kadar 4 sezondan toplam 22 bölümü yayınlandı. İrlanda’nın RTE One kanalında yayınlanan dizinin 5. sezonu ise 2014 sonbaharında ekrana gelecek.

 

 

 Devamı gelecek…

28 Nisan 2014 Pazartesi

USA Network’ten 2 Yeni Yaz Dizisi: Rush ve Satisfaction

Yaz aylarını boş geçirmeyip dizi yayınlamayı seven, Amerika’nın kablolu kanallarından USA Network, 17 Temmuz’da başlayacak olan 2 yeni dramaya onay verdi. Gelin şimdi bunları kısaca tanıyalım.

RUSHKonu

Rush’ta işinde çok başarılı ama para uğruna ruhunu satma noktasına gelmiş bir doktorun, William P. Rush’ın dünyasına tanık olacağız. “Tıbbi aracı” olarak tanımlanan doktorumuz serbest çalışıyor. Los Angeles’ın elit insanlarına gizli olarak hizmet ediyor ve karşılığında da epey yüklü meblağlar alıyor. Hastalar bir takım pis ve yasadışı işler sonucu oluşan sağlık sorunlarıyla geliyorlar doktorumuza. Kendi de tam bir parti çocuğu olan, kötü alışkanlıkların her türlüsüne sahip doktorumuz ise hastalarını asla yargılamıyor, parasını aldıktan sonrasını umursamıyor ve hatta bazen arayı ilerletip onlarla takılmaya başlayabiliyor. Zamanla vicdanının kendini rahatsız etmesiyle hayatını gözden geçirmeye başlıyor.

Kadro

Başrolde Miranda, The Secret of Crickley Hall, The Fades gibi dizilerden tanıyabileceğiniz, karizmatik İngiliz aktör Tom Ellis var.

Doktor Rush’ın asistanı Eve rolünde Sarah Habel‘ı; eski sevgilisi Sarah rolünde de October Road, Breaking In ve House gibi dizilerden tanıyabileceğiniz, güzel oyuncu Odette Annable‘ı görüyoruz.

Mutfaktakiler

Dizinin senarist ve yönetmen kadrosunda Jonathan Levine (Warm Bodies), Gina Matthews ve Grant Scharbo (Missing, 13 Going on 30) gibi isimleri görüyoruz. Yürütücüsü ise aynı zamanda The Shield‘da da çalışan Adam Fierro.

Dizi Kanada’da çekiliyor.

 

 

Tanıtım FilmiÖnemli Bağlantılar

Wikipedia | Resmi Site | Facebook | Twitter | IMDB

SATISFACTIONKonu

Kışkırtıcı bir drama olarak tanımlanan Satisfiction, modern ve durgun ilerleyen bir evliliği merkezine alıyor. Yatırım bankacısı Neil Truman ve karısı Grace, “Artık her şeyin yeterli olmadığını anladığında ne yaparsın?” sorularına her şeyi iyice irdeleyerek cevap arayacak. Çiftimiz şok edici ve alışılmadık seçimleriyle ilişkilerini ve yaşam sorunlarını karşı karşıya getirecek. Nail karısının bir eskortla ilişkisi olduğunu öğrenecek; ve o adamın telefon numarasını bulduğunda karısının dünyasına benzersiz bir bakış açısı yakalayacak. Kadınları neyin yoldan çıkarmak için motive ettiğini anlayacak ve evliliklerinin kurtarmaya değer olup olmadığını düşünmeye başlayacak.

Kadro

Neil rolünde The Glades‘ten tanıyabileceğiniz Matt Passmore; Grace rolünde Şeytan Marka Giyer ve R.I.P.D. gibi filmlerden tanıyabileceğiniz Stephanie Szostak yer alıyor.Michelle DeShon, Katherine LaNasa (Longmire, Deception) ve Blair Redford (Switched at Birth) dizinin diğer oyuncularından birkaçı.

 

MutfaktakilerDizinin yaratıcısı ve yürütücüsü Sean Jablonski (Suits, Nip Tuck). Russ Krasnoff (Community) da diğer yürütücü.

Dizi Atlanta, Georgia’da çekiliyor.

 

 

Tanıtım FilmiÖnemli BağlantılarResmi Site | Wikipedia | Facebook | Twitter | IMDB

 

26 Nisan 2014 Cumartesi

Netflix, The Killing’in Yayın Tarihini Belirledi!

İsmine yakışır bir şekilde ölüp ölüp dirilen dizi The Killing, final sezonuyla Netflix ekranlarına gelmeye hazırlanıyor. Netflix’in bugün yaptığı açıklamaya göre The Killing, 4. ve son sezonuyla 1 Ağustos 2014‘de sevenleriyle buluşacak.

Bildiğiniz üzere dizi, ilk iki sezonun ardından düşük izlenme oranları tutturduğu için yayıncı kanalı AMC tarafından iptal edilmişti. Ancak aylar geçtikten sonra dizinin 3. sezonuyla tekrar AMC’de yayınlanacağı duyurulmuştu. Kanal, geçtiğimiz yaz yayınlanan 3. sezonun ardından The Killing’in ipini 2. kez çekerek 4. sezonu olmayacağını duyurmuştu, ki imdadımıza Netflix yetişerek 4. ve son sezonu kendilerinin yayınlayacağını açıkladı.

Dizinin 4. sezonu hakkında ayrıntılı bilgi almak isteyenler şuraya ve şuraya uğrayabilirler.

The Killing’in final sezonu 6 bölümden oluşacak ve Netflix’in adeti olduğu üzere tüm bölümleri yine  aynı anda yayınlanacak.

25 Nisan 2014 Cuma

Ground Floor — tanıtım

Ground Floor bu sezonun başında, komedi üzerine yayın yapan kablolu kanal TBS‘te başlayan, 10 bölümlük ilk sezonu geride bırakan ve yine 10 bölümlük 2. sezon onayını alan, taze bir komedi dizisi. Eli yüzü düzgün, eğlenceli ve az bölümlü, standart bir kahkaha efektli sitkoma hayır demezseniz gelin bu diziyi biraz yakından tanıyın.

MUTFAKTAKİLER

Dizinin yaratıcıları Cougar Town ve Scrubs‘ın da yaratıcılarından olan Bill Lawrence ile 2 Broke Girls ve How I Met Your Mother yaratıcılarından Greg Malins.

Yürütücülerine baktığımızda ise Bill Lawrence’ı, Jeff Ingold‘u (Undateable) ve Jeff Astrof‘u (The New Adventures of Old Christine) görüyoruz.

KONU

Brody lüks ve modern bir şirkette çalışan, genç ve başarılı bir bankacıdır. Ofiste düzenlenen küçük bir partide Jennifer adında biriyle tanışır ve tek gecelik bir ilişkileri olur. Sonra Jennifer’ın aynı zamanda kendi çalıştığı banka olan Remington Trust’ın zemin katındaki bakım-onarım servisinde çalıştığını öğrenir. Hayatları birdenbire hiç ummadıkları anda, hiç beklemedikleri şekillerde kesişmeye başlar. Jennifer’a iyice abayı yakan Brody, günden güne ona daha fazla bağlanırken Brody’nin katı patronu Mr. Mansfield ve her ikisinin zevzek iş arkadaşları, bu farklı dünyaların iki insanını bir araya gelmemeleri için ikna etmeye çalışırlar.

 

 KADRO VE KARAKTERLER

Brody Moyer (Skylar Astin):Brody  mali işler yöneticisi, akıllı, mükemmelliyetçi, saygın bir üniversiteyi bitirmiş ve sektöründe gelecek vaat eden biri. Jennifer ile tanışınca hayatta iş ve kariyerde ilerlemekten daha önemli şeylerin de olduğunu anlıyor. Şarkı söylemeyi çok seven ve duygusal halleriyle eğlenceli bir tipleme.Karakteri Skylar Astin canlandırıyor. TV’de konuk olduğu  Girls, Glee gibi diziler dışında 21 & Over, Cavemen, Pitch Perfect gibi filmlerden tanıyabilirsiniz.

 

Jennifer Miller (Briga Heelan):Komik, güzel, dürüst ve ailesinde sigortalı bir işe girmeyi başaran ilk kişi. Zemin katı ekibinin patronu. Yukarı kattaki haftada 100 saat çalışan ve kariyerlerinden başka bir şey düşünmeyen insanları anlamakta güçlük yaşayan, göründüünden daha akıllı biriKaraktere hayat veren Briga Heelan‘ı Jane by Design ve Cougar Town‘dan tanıyabilirsiniz.

 

 

Remington Stewart Mansfield (John C. MicGinley):Şirketin patronu. Kendini iyi yetiştirmiş, ekibinden çok şey bekleyen, parayı seven biri. Ailesine bağlı, özverili bir aile babası; fakat evde dört bir yanı kadınlarla sarılı. Hep bir oğlu olsun istemiş ama olmamış. Bu yüzden Brody’yi oğlu gibi görüyor.Karakteri en iyi Scrubs‘tan tanıyabileceğiniz John C. McGinley canlandırıyor.

 

 

Mark “Harvard” Shrake (Rory Scovel):Mark zemin katta çalışanlar arasında tek üniversiteye giden kişi olduğu için Harvard olarak çağırılıyor. Kendine güven sorunu yaşayan karakterimiz bu yüzden iyi bir mevkiide iş bulamayıp onarım servisinde çalışıyor. Ekibin bilgi teknolojisi görevlisi ve üst katta çalışanlardan nefret ediyor. En çok da en başından beri aşık olduğu Jennifer’ı elinden alan Brody’den.Karakteri Rory Scovel canlandırıyor. MTV dizisi Zach Stone is Going to be Famous‘tan tanıyabilirsiniz.

 

 

Mike “Threepeat” Wen (Rene Gube):Brody’nin çok sadık, en iyi arkadaşı. Çok katı, bir türlü onu yeterli görmeyen ve sonunda onu terk eden bir ailede büyüyen biri. Göründüğü kadar sığ olmayıp işinde başarılı ve girişken; fakat bazen fazla geveze ve uçarı olabiliyor. Parasını daha çok eğlence hayatında harcamayı tercih ediyor.Karakteri Rene Gube canlandırıyor.

 

Tori (Alexis Knapp):Seksi ve güzel Tori de zemin kat ekibinden. Geçtiğimiz 10 yılda hayatta yaşayabileceği her şeyi yaşadığını düşündüğü için artık kendini salmış durumda. Eğlenceye düşkün, geceleri bir gece kulubünden ötekine geçip duran, hiç uyumayıp işe gelince akşama kadar uyuyan, romantik ilişki yaşamaktan kaçınan biri.Karakteri Alexis Knapp canlandırıyor. Kendisini Pitch Perfect’ten tanıyabilirsiniz.

 

Derrick Dupree (James Earl):Zemin katın ofis malzemelerinden sorumlu üyesi. Arkadaş canlısı, temiz kalpli, arkadaşlarına bağlı Derrick onları korumak için büyük cüssesini kullanabiliyor. Tori’ye hafiften çarpılmış durumda.Karakteri James Earl canlandırıyor. Kendisini Glee‘den tanıyabilirsiniz.

REYTİNGLER

Reytingleri aşırı parlak olmamakla beraber sezonun tamamı, ilk bölümle aşağı yukarı aynı reytingi alarak (0,6-0,8 arası reyting dilimi / 1,3 – 1,6 milyon arası izleyici sayısı) dizinin sadık bir izleyici kitlesi yakalamasını sağladı.

SON SÖZ

Dizi, son yıllarda çok da başarılı örneklerini göremediğimiz komedi dizilerinin arasında parlayan ve şans verilmesi gereken bir dizi. Kimi zaman iş yeri komedisine, kimi zaman romantik komediye kayan; komedi seven herkese bir şekilde hitap etmeyi başaran bir yapım. Sesli güldürdüğü anları hiç az değil. Sesli güldürmediği zamanlarda da çoğu zaman gülümsetmeyi başarıyor. Arkasındaki isimler zaten çok güçlü. Oyuncular da onların aksine daha önce pek bir iş yapmamış olmalarına rağmen bunu pek hissettirmiyorlar. Başroldeki çift oldukça sempatik, eğlenceli ve birbiriyle uyumlu. Yan karakterler, henüz başroldekiler kadar kendine bağlayamıyorlar (biraz da senaristlerin onlara pek bir şey yazmamasından kaynaklanıyor) ama henüz az bölüm izlediğimiz için ileride muhtemelen açılacaklardır.

Ayrıca romantik-komedi tadıyla ve esas oğlanın bazen Ted Mosby‘yi andırmasıyla How I Met Your Mother özleyen bünyelere iyi gelebilir. Bu kesinlikle olumsuz bir benzetme ve karşılaştırma değil, sadece fikir sahibi olmanız açısından aklınızda bulunsun.

TANITIM FİLMLERİÖNEMLİ BAĞLANTILAR

Resmi Site | Wikipedia | Wikia | IMDB | TV.com | Facebook | Twitter

Ekşi Sözlük | Youtube | Tvtag | Instagram

24 Nisan 2014 Perşembe

Once Upon A Time / Kim Kimdir? – 3

“Masallar çocuklar içindir.” sözünü kim demişse dediğine, diyeceğine bin pişman etmiş ve etmekte olan dizimiz 3. sezonu bitirmek üzere. Hazır sezon nihayete erecekken bu masal karakterleri kimmiş, neciymiş bir hafızamızı tazeleyelim – bilmeyenlere de en azından bir fikir verelim-  diye şurada ilkini, şurada ikincisini hazırladığımız yazının üçüncüsünü sunalım dedik.

Her ne kadar ispiyon yok desek de masalların kendileri spoiler (ispiyon/sürpriz bozan) olduğu için yine dikkatli olmakta fayda var.

PETER PAN

İlk ortaya çıkış:  1902 yılında J. M. Barrie’nin yazdığı  The Little White Bird.

Varolmayan Ülke (Neverland)’nin haşarı çocuğu. Dizide Robbie Kay tarafından canlandırılmakta. Peter Pan 1902 yılında ortaya çıkmış bir roman kahramanıdır. Küçük yaşta evden uçarak varolmayan ülkeye yerleşen bir çocuğu anlatır. Burada hiç yaşlanmadığını fark eder. Kayıp çocuklar adı verdiği çetesiyle umarsız bir hayat sürerler. Tek ve ezeli düşmanı Kaptan Kanca’dır.

Ailesinin durumu her versiyonda farklılık gösterir. Kimine göre anne babasını hatırlamaz. Kimine göre varlıklı bir ailenin tek çocuğudur. Pişman olup geri döndüğünde bir kardeşi olduğunu ve ailesinin onu unuttuğunu sanıp geri döner. Yaşı da hikayeye göre değişmekte olup 7-14 arası gider gelir. Yazarın küçük yaşta kaybettiği kardeşinin anısını hatırlamak için hiç yaşlanmayan Peter’ı yarattığı söylenir.

ROBIN HOOD

İlk ortaya çıkış: 10.yy’da yaşadığı söylenmekte olup, en eski kanıtlar 13-14.yy şarkılarıdır.

Fakirlerin koruyucusu, zenginlerin korkulu rüyası, o bir halk kahramanı… Kısaca tarif etmek gerekirse zenginden alıp fakire vermek tabirinin ortaya çıkış sebebi. Gerçekte yaşayıp yaşamadığı muamma olmakla birlikte birçok kişiye atfedilmişliği vardır. Gerçekte yaşamış olduğuna adına yazılmış eski şiir ve şarkılar, tarihin kimi zamanlarında ortaya çıkan Robin Hood benzeri isimler kanıt gösterilmektedir.

Bir efsaneye göre çiftçi olan Robin, Haçlı seferlerinden birinden geri döndüğünde kasabanın şerifinin her şeye el koyduğunu öğrenir ve haydut gibi yaşamaya başlar. Günümüz uyarlamalarında Merry Men adlı çetesiyle zengin yolcuları yağmalayıp kazancını fakirlere dağıtan anti kahraman olarak resmedilir. Dizide Sean Maguire canlandırmakta.

TINKERBELL

İlk ortaya çıkışı: 1904 Peter Pan oyunu.

Peter Pan’in dostlarından biri olan Tinkerbell de varolmayan ülkede yaşar. Hikayede ilk olarak çanak çömlek onaran bir peri olarak ortaya çıkar. (Tinker; kalaycı) İnce sesli -ki ilk hikayelerde tiz bir cızırtı olarak- küçük kanatları olan parmak boyunda bir peri kızımızdır. Romanlardan birinde Fireflyer adında şapşal bir erkek periyle evlenip korsanlara rüya satar. Disney kahramanı olduğunda ise masalın başrollerinden biri haline gelir. Dizide biricik perimizi Rose McIver canlandırmakta.

ARIEL – KÜÇÜK DENİZ KIZI

İlk ortaya çıkışı: 1837 yılında Hans Christian Andersen masalı olarak.

Dizide Joanna Garcia Swisher‘in canlandırdığı Ariel her ne kadar Disney karakteri olsa da aslı hazin bir Andersen masalına dayanır. Her iki versiyonda da Ariel denizler altı kralının kızlarından biridir. Bir gün boğulmak üzere olan prensi karaya kadar çıkarır ama o ayılmadan başından ayrılır. Büyükannesine gittiğinde -kitaba göre- denizkızlarının çok uzun süreler yaşadığı fakat insanlar gibi cennete gitmeyip denizde baloncuk olup kaybolduğunu öğrenir. Bir cadıdan dilini kaybetme karşılığı ayaklarını alır. Ama bir daha asla denize dönemeyeceğini öğrenir.

Disney hikayesinde çeşitli badireler atlatıp Prens Eric’le sonsuza kadar mutlu yaşarlar. Ama orjinal masala göre Prens kendini kurtaran kişi sandığı başka bir kızla evlenir ve Denizkızı kahrolur. Deniz cadısından Prensin canına karşılık Ariel’in denize dönmesini sağlayan bir bıçak getirir kız kardeşi. Ama Ariel bunu yapamayacak kadar çok sevmektedir Prensi ve kendini denize bırakır. Baloncuk olup kaybolacağı sırada ruhu Havanın kızlarından birine dönüşür. Tanrıya ulaşacağı güne kadar iyilik yapmaya devam eder.

WENDY DARLING

İlk ortaya çıkışı: 1904 yılındaki Peter Pan oyunu.

Peter Pan’den bir karakter. Günlerden bir gün Peter günlük hayatından sıkılan Wendy’nin penceresinde belirir ve onu varolmayan ülkeye “uçurur”. Orada maceradan maceraya atlarlar,  Wendy Peter’a aşık olur ama olaylar birbirini izler ve Wendy evine döner.  Uyarlamalar ve hikayelerde  Wendy’nin çocukluğunu, orta yaşlı halini, yaşlılığını; çocuk ve torunlarını görürüz. Dizide 1994 doğumlu Freya Tingley canlandırıyor.

WICKED WITCH OF THE WEST/ BATININ LANETLİ CADISI

İlk ortaya çıkışı: L. Frank Baum’un 1900 tarihli The Wonderful Wizard of Oz Romanı.

Batının Lanetli Cadısı’ndan önce kısaca bir Oz’a girmekte fayda var. Bir gün Dorothy adında  bir kız, amcasının çiftliğinde fırtınaya yakalanır ve kendini köpeğiyle birlikte OZ diyarında bulur. Buradan kurtulmak için Oz büyücüsünün yaşadığı yere tehlikeli bir yolculuk yapması gerekir. Bu yolculuk sırasında Büyücü’den cesaret isteyecek olan korkak bir Aslan, zeki olmak istediği için beyin isteyen bir korkuluk ve kalp isteyen bir robotla tanışır.

İşte bu yolculukta karşılaştığı tehlikelerden biri de Batı’nın Lanetli Cadısı’dır. Tek dileği de her istediğini yapmasına olanak verecek olan gümüş ayakkabılardır.  Kontrolü altında kurt sürüleri, arılar, kargalar, maymun adamlar bulunur. Tek problemi suya alerjisidir. Ölümü de bu yüzden, kazara Dorothy’nin su kovasının altında kalmasıyla olur. Oz diyarının tehlikeli cadısını dünyamızın en tatlı kadınlarından Rebecca Mader canlandırır.

RAPUNZEL

İlk ortaya çıkışı: 1812 tarihli Grimm masalı.

Kendi halinde bebek bekleyen bir çiftle başlar hikaye. Kadının canı komşusunun bahçesinden bir şeyler çeker.  Koca gider alır karısı için. Ama yakalanır daha sonra. Gel gör ki bu bahçe bir cadıya aittir.. Cadıdan korkan çift doğan bebeklerini ona vermeyi kabul eder. Bir kuleye kapatır bu bebeği cadı. Saçları altındandır kesmeye kıyamaz bu yüzden. Yıllar geçer, bebek genç kız olur. Kulenin altına geldiğinde Cadı “Rapunzel, uzat saçlarını.” diye bağırır, kız uzatır cadı tırmanır.

Günlerden bir gün bir Prens gelir. Kız çekinse de uzatır saçlarını Prens’e. Alışırlar birbirine kızla Prens. Gel zaman git zaman Cadı öğrenir bu gidip gelmeleri. Kızın saçlarını kestirir, kızı da çölün birine atar (Buradan sonrası Disney’e göre daha yumuşak olsa da mantık benzer en azından.) Prens kuleye tırmandığında cadıyı görür ve kuleden atlar ama kör olur. Kızın 2 çocuğu olmuştur prensten, bir gün karşılaşırlar; prensin gözleri açılır ve mutlu mesut yaşarlar. Altın saçlı Rapunzel’i esmer güzeli Alexandrra Metz canlandırmakta dizide.

 ***

Masallar, efsaneler çok derinine inildiğinde uzayıp gideceği için yüzeysel geçtim biraz, en azından bilgi sahibi olabilmek için. Bu yönden affınıza sığınıyorum.

Ayrıca yazı kendini her karakterde güncelleyecektir. Bilgilerinize…

23 Nisan 2014 Çarşamba

FLAŞ! FLAŞ! FLAŞ! En Kısa Posket: Dizilerdeki Peruklar

– Ahenkle dans edelim mi Aylin?- Ben zaten yıkıyorum, çıkıyorum.

“10 dakikalık posket mi olurmuş?” demeyin, izleyin.22dakika posketlerine yaklaşık 1 saatlik bir bölümle dönüş yapmamız yetmezmiş gibi bu kez de başka bir sürpriz ile karşınızdayız: En kısa süren podcast bölümümüz.10 dakikalık bu posket ile ceplere sığarak perukları masaya yatırdık.Bazı karakterlerin, oyuncuların başına geçirilen bir perukla doğal saçıymışçasına sunulduğu dizi dünyasında oltamıza takılan ünlüler hangileri, birlikte izleyelim.

Bölümü şuradan indirerek de izleyebilirsiniz.

22 Nisan 2014 Salı

2014 Nisan Yenileri – 2

2014 Nisan’ının 15 yeni dizi getirdiğini söylemiş ve bunların 8 tanesini şu yazımızda kısa kısa tanıtmıştık. Yine o yazıda, kalan 7 diziden önümüzdeki günlerde bahsedeceğimizi söylemiştik.

İşte 22 Nisan’dan itibaren başlayan 4 adet Amerikan, 3 adet İngiliz, 7 yeni dizi:

FAKING IT

Faking It (MTV)Başlangıç Tarihi: 22 Nisan SalıTür: Komedi, GençlikBölüm Sayısı: 8Oyuncular: Katie Stevens, Rita Volk, Michael Willett, Gregg Sulkin, Bailey BuntainKonu: Lisedeki arkadaşlarınıza uyum sağlamak ve aralarında popüler olmak için ne kadar ileri gidebilirsiniz?En yakın arkadaşlar Karma ile Amy, okulda yanlışlıkla lezbiyen bir çift sanıldıklarında ve birdenbire herkes tarafından havalı bulunduklarında, artan popülerliklerini korumak için bozuntuya vermeyip lezbiyenlermiş gibi davranmaya devam edebilecek kadar ileri gidebiliyorlar.

BLACK BOX

Black Box (ABC)Başlangıç Tarihi: 24 Nisan PerşembeTür: Drama, TıpBölüm Sayısı: 13Oyuncular: Kelly Reilly, Ditch Davey, David Ajala, Ali Wong, Laura Fraser, David Chisum, Siobhan Williams, Terry Kinney, Vanessa Redgrave.Konu: Daha önce şu yazıda da ele alındı.İnsan beyni 21. yüzyılda bile tam olarak çözülememiş bir gizemdir ve tıpta da “kara kutu” olarak anılmaktadır. Dizide de bu kara boşlukta gezecek ve tıpın sınırlarının zorlanmasına tanık olacağız. Dr. Catherine Black ve çalıştığı The Cube adlı ileri teknolojik tıp merkezindeki doktorların, birbirinden alışılmadık tıbbi vakalara, oldukça sıradışı yöntemlerle yaklaşımlarına tanık olacağız. Ayrıca Catherine’nin de herkesten sakladığı nörolojik hastalığının yol açtığı şeyler de dizinin bonusu.

BAD TEACHER

Bad Teacher (CBS)Başlangıç Tarihi: 24 Nisan PerşembeTür: KomediBölüm Sayısı: 12Oyuncular: Ari Graynor, Ryan Hansen, Sara Gilbert, Kristin Davis, David Alan Grier.Konu: Cameron Diaz, Justin Timberlake ve Jason Segel‘in rol aldığı 2011 yapımı filmin TV uyarlaması. Daha önce şu yazıda da ele alındı.Meredith, varlıklı kocasından yeni boşanmıştır ve beş parasız kalmıştır. Bunun üzerine 3 aşamalı bir plan yapar:1) Arkadaşı Lily’nin lüks okulunda öğretmenlik yapmaya başlamak.2) Burada zengin ve bekar bir baba bulup evlenmek.3) Lüks yaşam tarzına tekrar kavuşmak.Yalnız bu kadar dengesiz, ağzı bozuk, türlü kötü alışkanlıkları olan bir kadının gerçekten öğretmenlik yapması pek de mümkün olmayacaktır.

HINTERLAND

Hinterland (BBC 4)Başlangıç Tarihi: 28 Nisan Pazartesi Tür: Suç, DramaBölüm Sayısı: 4Oyuncular: Richard Harrington, Mali Harries, Hannah Daniel, Alex Harries, Aneirin Hughes.Konu: New Wales’te geçen bir dedektiflik draması.Aberystwyth’de yeni bir hayat kurmak için Londra Polis Merkezi’ndeki işinden ayrılan Tom Mathias’ı, eşyalarını toplayıp gitmeden önce zorlu bir süreç daha beklemektedir. 64 yaşındaki bir kadının ölümüne yol açan vahşi bir cinayetin olay mahalline çağırılır. Yalnız bir sorun vardır; ilk önce ortada olmayan kurbanın cesedi, Şeytan’ın Köprüsü olarak da bilinen bir köydeki köprünün dibinde bulunur. Kadının çocuklarının eski -şimdilerde otele dönüştürülen- evi buraya hiç uzak değildir. Mathias tavan arasında, eskiden işkence yapıldığı bariz belli olan bir oda bulur ve olayı çözmeye çalışır.

PREY

Prey (ITV)Başlangıç Tarihi: 28 Nisan PazartesiTür: DramaBölüm Sayısı: 3Oyuncular: John Simm, Rosie Cavaliero, Craig Parkinson, Anastasia Hille, Adrian Edmondson.Konu: İşlemediği bir suçtan aranan ve bu yüzden umutsuzca kaçan bir adamın hikayesi.Yıllardır Marcus Farrow adını kullanarak saklanan ve bir dedektif olarak yaşamına devam eden, karısı ve iki çocuğuyla güzel bir düzen kuran karakterimiz için bir gün bir suç mahalinde işler karışır ve kimliği ortaya çıkar. O da çözümü tekrar kaçmakta bulur.

PLAYING HOUSE

Playing House (USA Network)Başlangıç Tarihi: 29 Nisan SalıTür: KomediBölüm Sayısı: Belli DeğilOyuncular: Lennon Parham, Jessica St. Clair, Keegan-Michael Key, Brad Morris, Zach Woods.Konu: Maggie hamiledir ve sanal ortam sayesinde kocasının kendini aldattığını öğrenir. Eski arkadaşı Emma bir süre destek olmak için Çin’den yanına gelir. Daha sonra Maggie’yi bu halde bırakmaya gönlü el vermez; Maggie ile birlikte çocuğunu büyütmeye karar verirler ve işini bırakıp temelli olarak kasabaları Pinebrook’a döner.

HAPPY VALLEY

Happy Valley (BBC 1)Başlangıç Tarihi: 29 Nisan SalıTür: DramaBölüm Sayısı: 6Oyuncular: Sarah Lancashire, Steve Pemberton, James Norton, Adam Long, Joe Armstrong, George Costigan, Siobhan Finneran, Ian Champion. Konu: Kevin Weatherill, West Yorkshire Polis Merkezi’ndeki polis çavuşu Catherine Cawood’a bir suçu ihbar etmek için gelir. Patronun kızını fidye için kaçırdığını ve aldığı parayla da kendi çocuğunu özel okula göndereceğini söyler. Olay kontrolden çıkmıştır ve Catherine, kendi ailesini yok eden adamla yüz yüze gelmiştir.

 

21 Nisan 2014 Pazartesi

The CW’dan Yeni Komedi: Backpackers

Daha önce hiç komedi dizisi yayınlamayan, 1 saatlik gençlik dramalarıyla ünlü kanalımız The CW, ilk orijinal komedi dizisi için bu yaz yayınlamak üzere siparişini verdi: Backpackers…

 

Backpackers aslında The CW’ya ait bir dijital platform olan CW Seed’de yayınlanan bir web dizisiydi. CW Seed, birtakım animasyonlar, spor yorum programları, web dizileri, kişisel reality videolar yayınlanan ve CWTV.com’un kolu olan bir platform. Stupid Hype, Prom Queen ve Husbands gibi web dizileriyle de biliniyor.

Backpackers da aslen Kanada yapımı olan ve CW Seed ile CTV’ye ait CTV.ca‘da yayınlanan 8 bölümlük bir web dizisi olarak yayına başladı. İlk sezonu 2013 yılı içinde başlayıp biten dizinin şimdi de televizyonda yayınlanan bir komedi dizisi olarak yoluna devam etmesi kararı alındı.

The CW’dan 10 bölümlük 1.sezon siparişini alan dizinin ilk 4 bölümü internette yayınlanan 8 web bölümünün birleştirilip kurgulanmasıyla oluşturulacak. Kalan 6 bölüm ise yeni çekilen bölümler olacak.

Bir yol hikayesi olarak tanımlayabileceğimiz dizide iki yakın arkadaşın Avrupa’nın çeşitli yerlerindeki maceralarına tanık olacağız.

Biraz daha detaylı konuya gelirsek…

Web dizisinde (ve dolayısıyla ilk 4 bölümde) evlenme arifesindeki genç adam Ryan, evlilikleri öncesinde müstakbel gelin Beth ile birlikte bir Avrupa seyahatine çıkar. Burada çiftimiz son kez özgürce takılmaya karar verir ve birbirinden bir süreliğine ayrılırlar. Bu sırada birtakım yaramaz maceralara atılacaklar ve ileride bu süreçte neler olduğundan birbirlerine asla bahsetmeyeceklerdir. Ryan da yanına çapkın arkadaşı Brandon’ı alıp çılgın partilere akar. Sonrasında ise Ryan bu kararından pişman olur ve Brandon’la birlikte Avrupa’da karış karış Beth’i aramaya başlar. 

Devamında izleyeceğimiz olaylardan da kanal şöyle bahsetmiş:

Yazar olma hayalindeki Ryan’ın kayıp günlüğü internete sızdırılıyor ve bu sanal alemde büyük bir yankı uyandırıyor. İnternetteki bu yazılarını gören birileri tarafından keşfedilirse Ryan’ın hayali gerçek olabilir; ama önce kayıp günlüğünü bulması gerekiyor. Brandon’ın tembel kardeşi Andrew’ın da onlara katılmasıyla yola çıkıyorlar ve Tayland’dan Kanada’ya uzanan bir maceraya atılıyorlar. Burada kayıp günlüğü bulmaya çalışırken bir yandan da hayata, aşka ve partilere dair sorularına esas cevapları arıyorlar. 

Kadroya bakacak olursak…

Başrollerde, Ryan karakteriyle mini dizi Titanic‘ten tanıyabileceğiniz Noah Reid‘i görüyoruz. Brandon rolü ise en son Nikita‘da bolca izleme fırsatı bulduğumuz Dillon Casey‘e emanet.

Brandon’ın kardeşi Andrew‘ı Reign‘den bildiğimiz Giacomo Gianniotti, Beth’i ise Blue Mountain State güzellerinden Meghan Heffern canlandırıyor. 

Ayrıca Annie Unnold, Mishael Morgan ve Nils Hognestad dizide yer alan diğer isimlerden birkaçı.

Web dizisini -yaşadığınız bölgeden dolayı sorun çıkarmıyorlarsa şayet- resmi sitesinden veya Youtube kanalından izleyebilirsiniz. Bekleyip hepsini TV dizisi haliyle izlemek isterseniz ise 14 Temmuz Pazartesi‘yi beklemek zorundasınız.

Son olarak bu da tanıtım filmi:

 

18 Nisan 2014 Cuma

Yeni Posket: 2013-2014 Yenilerinden Seçmeler

Neredeyse 1 yıldır kendinden haber alınamayan ama takipçilerinin ısrarla bayilerinden istediği 22dakika posketlerimizin (22dakika’nın ceplere sığmayan özel video yayını) yeni bölümüyle nihayet karşınızdayız.Kadro ve mekan değişikliğini farkedeceğiniz bu bölümde 2013-2014 sezonunda karşımıza gelen yeni dizilerden seçme yaptık. 15 yeni diziye yer verdiğimiz bu bölümümüz yaklaşık 55 dakika.İster aşağıdan izleyin, ister indirip izleyin. Afiyetler olsun.

Not: Youtube’un malum durumlarından ötürü şimdilik oraya taşınmadık. Ama önümüzdeki günlerde Youtube kanalımızda tüm bölümlerimizle karşınıza çıkacağız. Bizi izlemeye devam ediniz.

16 Nisan 2014 Çarşamba

Mini Dizi Rosemary’s Baby Geliyor!

NBC kanalı Ira Levin tarafından kaleme alınan, 1968 yılında Roman Polanski tarafından sinema filmi de çekilmiş kült roman Rosemary’s Baby‘nin 4 saatlik modern versiyonunun ilk kısmını 11 Mayıs günü yayınlayacağı Night One (İlk Gece) isimli bölümle ekranlara taşıyor. İki bölümlük kısmın yayınlanacağı bugünden sonra dizinin kalan iki bölümü de 15 Mayıs günü ekranlara gelecek.

Mini dizi formatında yayınlanacak yapımda Rosemary Woodhouse’ı canlandıracak isim Avatar, Star Trek, Colombiana gibi filmlerden tanıdığımız Zoe Saldana, eşini canlandıracak isim ise Suits‘ten tanıdığımız başarılı oyuncu Patrick J. Adams.

Dizinin konusuna gelince… Genç Rosemary ve parlamak için çabalayan ve aktörlük yapan kocası Guy Woodhouse çifti yeni bir eve -hakkında kötü dedikodular olsa da onlara kulak tıkayarak- taşınıyorlar. Taşındıktan bir süre sonra Rosemary hamile olduğunu öğreniyor ve kocası Guy’ın işleri de beklenilenden daha da iyi bir şekilde açılıyor.Her şey yolunda gibi görünürken Rosemary bir süre sonra komşularının satanik (şeytani) bir mezhepe ait olduklarından ve istedikleri tek şeyin Rosemary’nin taşıdığı bebek olduğundan şüphelenmeye başlıyor. Dahası bu düşüncelerinin gerçek olup olmadığını, hatta bu yolda kocasına bile güvenip güvenemeyeceğini sorgulamaya başlıyor.Diziyle ilgili yayınlanan son fragmanı izlemek isteyenler aşağıdaki videoya bakabilirler.

15 Nisan 2014 Salı

Hemlock Grove 2. Sezonuyla Dönüyor

House of Cards ve  Orange is the New Black  gibi dizileriyle adından söz ettiren Netflix, geçtiğimiz yıl yayın hayatına başlayan gizemli dizisi Hemlock Grove’un 2. sezon yayın tarihini duyurdu: 11 Temmuz 2014. Dizinin tüm bölümleri birden, yine aynı gün izleyicisiyle buluşacak.

İzleyicilerinden genelde karışık yorumlar alan doğaüstü – gerilim – drama dizisi, genç bir kızın ölümünün ardından yolları kesişen 2 gencin etrafında, bir kasabada yaşanan birtakım doğaüstü olaylara odaklanıyordu. Dizinin başlıca rollerinde ise Famke Janssen, Bill Skarsgard, Landon Liboiron gibi isimler yer alıyordu.Dizi hakkında daha çok bilgi edinmek isteyenler şuraya uğrayabilirler.

Dizinin 13 bölüm süren ve 2013 Nisan ayında yayınlanan ilk sezonun aksine 2. sezonu 10 bölümden oluşacak.

Üstteki videoya erişemeyenler şuradan izleyebilirler.

14 Nisan 2014 Pazartesi

SUITS 4. Sezona Yeni Bir Oyuncu Katıldı

Suits‘in 3. sezon finalini izlemediyseniz aşağı kısma bakmayın.

HBO’nun sevilen dizisi The Newsroom‘da rol almış olan Melanie Papalia, USA Network kanalının başarılı dizisi Suits‘in 4. sezonuna katıldı. Melanie Papalia geçtiğimiz Perşembe günü 3. sezon finalini yapan ve 4. sezonu ile yaz aylarında geri dönecek olan dizide, Mike Ross (Patrick J. Adams)’un yeni işindeki sekreteri olacak.Karakteri hakkında verilen bilgilere göre Amy (Melanie Papalia) Mike’ın Donna ( Sarah Rafferty)’sı olacak gibi gözüküyor.

Diziye ayrıyetten Brendan Hines, elleri hırslarından dolayı kirlenmiş ve Mike-Harvey ile karşı karşıya gelen bir milyoner oğlu, DB Woodside da şirketin karşı karşıya kaldığı çok zorlu bir davada yardımcı olan bir şirket çalışanı olarak birden fazla bölümde yer alacaklar.

12 Nisan 2014 Cumartesi

‘Başrol Oynayacak Adamdı Yan Rollerde Harcandı Gitti’ Denilen 23 Dizi Karakteri

Dizilerin izlenme sebebidir karakterler… İçten içe sempati duyarız, kendimizle özdeşleştiririz. Sırf o karakterleri sevdiğimiz için izleriz dizileri bazen de. Peki, ya harcanıp giden, görmek için çabaladığımız başrol olmayan karakterler..? Biz de bu yüzden harcanıp gittiğini düşündüğümüz dizilerin yan rol karakterini –sırasız bir şekilde- sıraladık. Buyurun buradan yakın…

 

Daryl Dixon – The Walking DeadDizide “Yürü be arkandayız!” nidalarıyla izlenen tek karakter belki de. Bu kadar gıcık olunası karakterin bu kadar çok sevilmesi tesadüf değil elbette. Karizma desen yerinde, baklava desen yerinde; daha ne isteriz..?

 

Titus Pullo – RomeTitus Pullo, Roma ordusundaki sıradan bir asker olmasına rağmen gerek karizması, gerekse ‘hanzo’luğuyla başrol olmaya aday…

 

Petyr Baelish – Game of ThronesDizideki en yüksek zeka parıltısına sahip olan Petyr Baelish alaycı tavırları ile bizi bizden alıyor ve başrolü hak ediyor. Geleceği parlak…

 

Jaqen H’ghar – Game of ThronesGame of Thrones fanatiklerinin yeniden görmeyi umduğu ve “Açaydım gollarımı gitme deyeydim” dediği ne idüğü belirsiz karakter… “Quasimodo olsa yakışır” diyen var o derece yani.

 

Desmond – LostLost’severlerin yakından tanıyacağı “Brother” repliğini zihinlerimize kazıyan Desmond, şans verilseydi Oscar bile alırdı. Yalan yok…

 

Sayid Jarrah – LostBilmem söylemeye gerek var mı ama o sert bakışların, haşinliğin altında melek gibi kalbi var biliyoruz. Adada yaptığı fedakarlıklarla sadece adadakilerin değil, bizlerin de gönlünü fethetmiştir.

 

Arthur Mitchell – DexterBiricik seri katilimiz Dexter’ın pabucunu dama atamasa da tahtını epey zorlamış olan Arthur Mitchell hakkını veriyor karakterinin.

 

Vince Masuka – DexterTabiri caizse abazanlık makamının kralı sayılabilecek Vince Masuka’nın gülüşü hala kulaklarımda. Dizinin en eğlenceli karakteri ama evlerden ırak tabii.

 

Gaia – SpartacusSpartacus’un ilahları listesinde zirveyi zorlayacak bir isim… Ateşli olmasının yanında her türlü alavera dalavera mevcut. Çabuk harcandı, o ayrı mesele.

 

Tanya Skagle – HungŞaşkalozluk sıralamasında birinciliği kimseye kaptırmayacak olan Tanya, dizilerdeki en sağlam karakterlerden biri belki de. Tek kişilik dev kadro adeta.

 

Sylar – HeroesÖzel güçlere sahip karizmatik mi karizmatik bir zat olan Sylar, karakteri sayesinde izleyiciyi kendinden soğutmayı başarmış, 22dakika listesine girmeye hak kazanmıştır.

 

Hiro Nakamura – HeroesHeroes’un sempatik karakteri olan Hiro yanakları sıkılası bir tipe sahip… Komik İngilizcesi de beni benden alıyor her izlediğimde. Gönüllerin süper kahramanı o. (Gözlüklü süper kahraman mı olur la..?)

 

Tbag – Prison BreakKarizmanın ağa babası olan bu psikopat ötesi karakter için bile izlenir Prison Break. (Diliyle dudaklarını yalayışına kurban.)

 

Hank Schrader – Breaking BadDizinin en baba adamı, Hank Enişte… Kel kafası, tombiş, bira göbekli tipiyle sempati toplayan Hank listeye girmeyi hak edenlerden…

 

Parker – LeverageMuziplik ve seksiliği aynı bünyede barındıran Parker’ın hırsız olduğu doğru ama kalbimizin hırsızı.

 

Walter Bishop – FringeFringe’in hastalığa dönüşmesine sebep olacak yegane karakter olup John Noble’ın harikalar diyarının görünen yüzü…

 

Brenda Chenowith – Six Feet UnderBuram buram seksilik fışkıran, önüne geleni yatağa atmasıyla ünlenen bir nevi dizi izleme sebebi… (Gerçi Six Feet Under’ı izlemek için herhangi bir sebebe ihtiyaç duymazsınız.)

 

Madeleine Hightıwer – MentalistMentalist’te gülüşüne kurban olunası karizmatik siyahi polis…

 

Menekşe – Tatlı Hayat [Asuman Dabak]Laf sokma dalında aday verilecek olsa tüm zamanların en iyi kadını Oscar’ını alacak olan Menekşe, sempatik tavırlarıyla listede yerini almıştır. Ayrıca insan bu kadar tembel olup, yeteneksizliğini örtme konusunda bu kadar başarılı olabilir mi yahu?

 

Banu-Çılgın BedişTipinden de anlaşılacağı üzere ‘gerzeklik’ kategorisinde birinciliği kimseye kaptırmayacak olan bu karakter herkesi kendinden nefret ettirmeyi başarmıştır.

 

Gülse Birsel Bonusu: Dilber Hala – Avrupa YakasıAdana şivesine sayesinde vakıf olduğumuz, büzme dudaklı ‘Hoşşikler’ sözüyle dillere pelesenk olan muhteşem Gülse Birsel karakteri… (Gülse Birsel’siz Türk dizisi mi olur yahu?)

 

Yazar Bonusu: Cemil - BizimkilerBaşrol oynayacak adamlar listesinde en başta gelen Bizimkiler Cemil yıllar geçmesine rağmen hala unutulmadı, unutulmayacak gibi de… ‘Sevim, koş katil geldi’ repliğinin, günümüz siyasetinde kullanılıyor olması da tüm zamanların karakteri şeklinde yorumlanabilir; karar sizin…

 

Editör Bonusu: Eli Gold – The Good WifeAçıksözlülüğü ve zekasının yanında, ciddiyet ve sempatikliği bünyesinde toplayarak izleyicileri kendine bağlayıveren zatı muhterem. Ah o herkesi dengede tutmaya çalışırken, etrafındakilerin başına buyruk hareketleri yüzünden çileden çıkışları yok mu? Zavallım, gözlerini devire devire hık diye gidecek bir gün.

 

11 Nisan 2014 Cuma

‘Başrol Oynayacak Adamdı Yan Rollerde Harcandı Gitti’ Denilen 23 Dizi Karakteri

Dizilerin izlenme sebebidir karakterler… İçten içe sempati duyarız, kendimizle özdeşleştiririz. Sırf o karakterleri sevdiğimiz için izleriz dizileri bazen de. Peki, ya harcanıp giden, görmek için çabaladığımız başrol olmayan karakterler..? Biz de bu yüzden harcanıp gittiğini düşündüğümüz dizilerin yan rol karakterini –sırasız bir şekilde- sıraladık. Buyurun buradan yakın…

 

Daryl Dixon – The Walking DeadDizide “Yürü be arkandayız!” nidalarıyla izlenen tek karakter belki de. Bu kadar gıcık olunası karakterin bu kadar çok sevilmesi tesadüf değil elbette. Karizma desen yerinde, baklava desen yerinde; daha ne isteriz..?

 

Titus Pullo – RomeTitus Pullo, Roma ordusundaki sıradan bir asker olmasına rağmen gerek karizması, gerekse ‘hanzo’luğuyla başrol olmaya aday…

 

Petyr Baelish – Game of ThronesDizideki en yüksek zeka parıltısına sahip olan Petyr Baelish alaycı tavırları ile bizi bizden alıyor ve başrolü hak ediyor. Geleceği parlak…

 

Jaqen H’ghar – Game of ThronesGame of Thrones fanatiklerinin yeniden görmeyi umduğu ve “Açaydım gollarımı gitme deyeydim” dediği ne idüğü belirsiz karakter… “Quasimodo olsa yakışır” diyen var o derece yani.

 

Desmond – LostLost’severlerin yakından tanıyacağı “Brother” repliğini zihinlerimize kazıyan Desmond, şans verilseydi Oscar bile alırdı. Yalan yok…

 

Sayid Jarrah – LostBilmem söylemeye gerek var mı ama o sert bakışların, haşinliğin altında melek gibi kalbi var biliyoruz. Adada yaptığı fedakarlıklarla sadece adadakilerin değil, bizlerin de gönlünü fethetmiştir.

 

Arthur Mitchell – DexterBiricik seri katilimiz Dexter’ın pabucunu dama atamasa da tahtını epey zorlamış olan Arthur Mitchell hakkını veriyor karakterinin.

 

Vince Masuka – DexterTabiri caizse abazanlık makamının kralı sayılabilecek Vince Masuka’nın gülüşü hala kulaklarımda. Dizinin en eğlenceli karakteri ama evlerden ırak tabii.

 

Gaia – SpartacusSpartacus’un ilahları listesinde zirveyi zorlayacak bir isim… Ateşli olmasının yanında her türlü alavera dalavera mevcut. Çabuk harcandı, o ayrı mesele.

 

Tanya Skagle – HungŞaşkalozluk sıralamasında birinciliği kimseye kaptırmayacak olan Tanya, dizilerdeki en sağlam karakterlerden biri belki de. Tek kişilik dev kadro adeta.

 

Sylar – HeroesÖzel güçlere sahip karizmatik mi karizmatik bir zat olan Sylar, karakteri sayesinde izleyiciyi kendinden soğutmayı başarmış, 22dakika listesine girmeye hak kazanmıştır.

 

Hiro Nakamura – HeroesHeroes’un sempatik karakteri olan Hiro yanakları sıkılası bir tipe sahip… Komik İngilizcesi de beni benden alıyor her izlediğimde. Gönüllerin süper kahramanı o. (Gözlüklü süper kahraman mı olur la..?)

 

Tbag – Prison BreakKarizmanın ağa babası olan bu psikopat ötesi karakter için bile izlenir Prison Break. (Diliyle dudaklarını yalayışına kurban.)

 

Hank Schrader – Breaking BadDizinin en baba adamı, Hank Enişte… Kel kafası, tombiş, bira göbekli tipiyle sempati toplayan Hank listeye girmeyi hak edenlerden…

 

Parker – LeverageMuziplik ve seksiliği aynı bünyede barındıran Parker’ın hırsız olduğu doğru ama kalbimizin hırsızı.

 

Walter Bishop – FringeFringe’in hastalığa dönüşmesine sebep olacak yegane karakter olup John Noble’ın harikalar diyarının görünen yüzü…

 

Brenda Chenowith – Six Feet UnderBuram buram seksilik fışkıran, önüne geleni yatağa atmasıyla ünlenen bir nevi dizi izleme sebebi… (Gerçi Six Feet Under’ı izlemek için herhangi bir sebebe ihtiyaç duymazsınız.)

 

Madeleine Hightıwer – MentalistMentalist’te gülüşüne kurban olunası karizmatik siyahi polis…

 

Menekşe – Tatlı Hayat [Asuman Dabak]Laf sokma dalında aday verilecek olsa tüm zamanların en iyi kadını Oscar’ını alacak olan Menekşe, sempatik tavırlarıyla listede yerini almıştır. Ayrıca insan bu kadar tembel olup, yeteneksizliğini örtme konusunda bu kadar başarılı olabilir mi yahu?

 

Banu-Çılgın BedişTipinden de anlaşılacağı üzere ‘gerzeklik’ kategorisinde birinciliği kimseye kaptırmayacak olan bu karakter herkesi kendinden nefret ettirmeyi başarmıştır.

 

Gülse Birsel Bonusu: Dilber Hala – Avrupa YakasıAdana şivesine sayesinde vakıf olduğumuz, büzme dudaklı ‘Hoşşikler’ sözüyle dillere pelesenk olan muhteşem Gülse Birsel karakteri… (Gülse Birsel’siz Türk dizisi mi olur yahu?)

 

Yazar Bonusu: Cemil - BizimkilerBaşrol oynayacak adamlar listesinde en başta gelen Bizimkiler Cemil yıllar geçmesine rağmen hala unutulmadı, unutulmayacak gibi de… ‘Sevim, koş katil geldi’ repliğinin, günümüz siyasetinde kullanılıyor olması da tüm zamanların karakteri şeklinde yorumlanabilir; karar sizin…

 

Editör Bonusu: Eli Gold – The Good WifeAçıksözlülüğü ve zekasının yanında, ciddiyet ve sempatikliği bünyesinde toplayarak izleyicileri kendine bağlayıveren zatı muhterem. Ah o herkesi dengede tutmaya çalışırken, etrafındakilerin başına buyruk hareketleri yüzünden çileden çıkışları yok mu? Zavallım, gözlerini devire devire hık diye gidecek bir gün.

 

10 Nisan 2014 Perşembe

FX’ten Güzel Haberler

Amerikan FX kanalı yöneticilerinden John Landgraf’in bu sabah yaptığı açıklamalarda kanalın eski yeni birçok dizisine dair güzel haberler var.

 

 

80′lerde geçen casus dizisi The Americans bildiğiniz üzere bu aralar 2. sezonunda. Landgraf’in dediğine göre 3. sezon onayı da gelmek üzere.

 

Coen Biraderler‘den 15 Nisan’dan itibaren gelecek olan Fargo için “Yayınladığımız en iyi işlerden biri olacak,” diyen Landgraf “Dizi başarılı olsa da olası bir 2. sezonda farklı bir hikaye ile ilerleyeceğiz. Billy Bob Thornton/Martin Freeman‘li hikayenin ucu açık bitmeyecek” diye eklemiş.

 

 

Başrol oyuncusu/yaratıcısı/editörü/herşeyi olduğu Louis CK‘in isteği üzerine uzun bir ara veren ve 5 Mayıs’ta dönecek olan Louie, bu araya değecek nitelikte inanılmaz bölümlerle dönüyormuş.

 

Kanalın eli kulağında iki komedisi var: Married (Nat Faxon ile Judy Greer‘ın bir karıkocayı canlandırdığı) ile You’re the Worst (kendine zarar iki tipin birbirine aşık olduğu bir komedi). Her ikisi de Haziran’da başlayacak. Haziran’da yeni bir politik/aile draması olan Tyrant da izleyicilerle buluşacak.Temmuz ayıyla birlikte The Bridge‘in ikinci sezonuna ve Guillermo del Toro‘nun iddialı vampir dizisi The Strain‘e kavuşacağız.

 

 

Wilfred‘ın 4. ve son sezonu da bu yaz FXX’te yayınlanacak.

 

 

 

 

Eylül’e geldiğimizdeyse Sons of Anarchy son sezonuyla kapımızı çalacak. Kendisine Ekim’de The League‘in 6. sezonu ve Michael Chiklis‘i renklerine bağlayan American Horror Story: Freak Show katılacak.

 

2015′in başlarında, 7. sezon onayını da almış olan Archer 6. sezonuyla, Justified ise 6. ve son sezonuyla dönecek.Kendilerine yeni iki komedi olan Billy Crystal‘lı The Comedians ile Tracy Morgan‘lı Death Pact eşlik edecek.Bu esnada 11. ve 12. sezon onaylarını almış olan It’s Always Sunny In Philadelphia da 10. sezonuyla arz-ı endam edecek.

9 Nisan 2014 Çarşamba

Morden I Sandhamn — Tanıtım

Äkta Människor‘dan sonra yeni bir İsveç dizisiyle devam ediyoruz. İsveç’te bulunan bir adadan ismini alan ve Sandhamn Cinayetleri anlamına gelen Morden i Sandhamn şimdilik 3′er bölümden 3 sezonu bulunan, çok yüksek ihtimal en azından 3 sezon daha devam edecek olan güzel bir TV4 dizisi.

Viveca Sten adlı bir yazarın yazdığı seriden uyarlanan bu dizinin her sezonu bir kitaptan oluşuyor. Yazarın şu ana kadar yazdığı 6 kitap bulunmakta ve ilk 3 tanesi TV’ye kazandırılmış durumda:

 

I de lugnaste vatten 2008 : Sakin Sularda

I den innersta kretsen 2009 : Çemberin İçinde

I grunden utan skuld 2010 : Masum Geçmiş

I natt är du död – 2011 : Gece ve Ölüm

I stundens hetta – 2012 : Anın Sıcaklığı

I farans riktning 2013 : Tehlikenin İzinde

 

Umuyorum ki 4. sezon olur. Şimdilik sadece 2014 yılı içinde beklendiği bilgisi var ama 3. sezonun 2013 Aralık’ında sona erdiğini, yani onay için hala erken olduğunu söyleyebiliriz.

Konuya gelirsek; İsveç’te Stockholm yakınlarında bir ada olan Sandhamn, sadece 120 kişinin yaşadığı huzurlu bir tatil bölgesidir. Alexandra Rapaport tarafından canlandırılan Nora Linde, kocası (Henrik Linde - Jonas Malmsjö) ve 2 çocuğuyla beraber burada yaşamaktadır. Dışarıdan bakıldığında mutlu bir aile tablosu çiziyor olsalar da işler göründüğü gibi değildir.

Çocukları sahile yüzmeye götürdüğü bir gün Nora denizde çürümüş bir cesetle burun buruna gelir ve olaylar gelişir. Hızla olay yerine gelen polis ekibi içinde Nora’nın eski okul arkadaşı Thomas Andreasson (Jakob Cedergren) da bulunmaktadır. Ailevi büyük bir travma yaşayan Thomas boşanmanın eşiğindedir. Sıkıntılı bir dönemden geçmektedir.

Polis merkezinde görece daha yeni olan ve pek saha deneyimi olmayan iş arkadaşı Sara ile (Mikaela Button) davaya girişen Thomas, hem eski arkadaşı hem de görgü tanığı olan Nora ile sık sık karşılaşacak, dava konusunda bolca yardım alacaktır.

Sadece ilk sezonunu izlemiş biri olarak hakkında ne düşündüğümden pek emin değilim. Biraz fazla klişe barındırıyor gibi ama İsveç yapımı olması ve onlara çok da aşina olmamamız bu klişeleri kolaylıkla gözardı etmenizi sağlıyor. Oyunculuklara laf edemem. Şaşırtıcı şekilde koca ekipte sadece 1 kişiyi tanıyorum. Onu da Den Som Draeber‘den tanıyorum. Gerisi yabancı, yine de çabuk ısındım. Sandhamn da çekim yapmak için gerçekten güzel bir ortam. Isınmamı kolaylaştırdı.

Konusu 3 bölüme güzelce yayılmış, güzelce de toplanmış. Tahmin edebildiğimi söyleyemem. Ama yine de çok da tatmin edici bir kurgu değildi. Şu ana kadar izlediğim İsveç+Danimarka dizileri arasında görece en zayıf olanıydı. Ama İsveç’te popüler olduğunu da biliyorum. Bölümler 40′ar dakika olduğundan 2 saatlik bir film gibi izlenebiliyor oluşu da 2. sezona bakacak olmam da büyük etken.

Aşağıda da tanıtım filmi diyerek bu kısa tanıtımı sona erdireyim:

 

 

İzleyecek olanlara keyifli seyirler.

8 Nisan 2014 Salı

BAFTA 2014 Televizyon Ödülleri Adayları Belli Oldu

Geçtiğimiz günlerde şu yazımızda Televizyon Loncası Ödülleri’nin (British Academy Television Craft Awards) adaylarını paylaştığımız BAFTA‘nın beklediğimiz Televizyon Ödülleri adayları açıklandı:Listede 4 adaylıkla Broadchurch, Southcliffe ve The IT Crowd öne çıkan diziler oldular.

Ödüller BBC One’dan yayınlanacak olan törenle 18 Mayıs’ta sahiplerini bulacak.

Lafı hiç uzatmadan aday listesine geçelim:

Drama

Top Of The LakeBroadchurchThe VillageMy Mad Fat Diary

Sitkom

Him & Her: The WeddingToast Of LondonThe IT CrowdCount Arthur Strong

Kadın Komedyen

Kerry Howard (Him & Her: The Wedding)Katherine Parkinson (The IT Crowd)Frances De La Tour (Vicious)Doon Mackichan (Plebs)

Erkek Komedyen

Chris O’Dowd (The IT Crowd)Richard Ayoade (The IT Crowd)James Corden (The Wrong Mans)Mathew Baynton (The Wrong Mans)

Drama Aktörü

Dominic West (Burton And Taylor)Luke Newberry (In The Flesh)Sean Harris (Southcliffe)Jamie Dornan (The Fall)

Drama Aktrisi

Helena Bonham Carter (Burton And Taylor)Kerrie Hayes (The Mill)Maxine Peake (The Village)Olivia Colman (Broadchurch)

Yardımcı Aktris

Sarah Lancashire (Last Tango In Halifax)Nicola Walker (Last Tango In Halifax)Claire Rushbrook (My Mad Fat Diary)Shirley Henderson (Southcliffe)

Yardımcı Aktör

Nico Mirallegro (The Village)Jerome Flynn (Ripper Street)Rory Kinnear (Southcliffe)David Bradley (Broadchurch)

Mini Dizi

In The FleshSouthcliffeThe Great Train RobberyThe Fall

TV Filmi

The Wipers TimesAn Adventure In Space And TimeBlack Mirror: Be Right BackComplicit

Uluslararası Dizi

House Of CardsBreaking BadBorgenThe Returned

Radio Times Seyirci Ödülü(Bu ödül için online oylama şurada devam etmekte. E-posta adresinizi kullanarak 15 Mayıs’a kadar oy verebilirisiniz.)

Doctor Who: Day Of The DoctorEducating YorkshireBreaking BadBroadchurchGoggleboxThe Great British Bakeoff

5 Nisan 2014 Cumartesi

Şubat Haberleri Derlemesi 3

İlkini şurada, ikincisini de şurada paylaştığımız 2014 Şubat’ında gelen haberlerin 3. ve son bölümüyle gecikmeli de olsa karşınızdayız. Yeni dizi projeleri ağırlıklı derlememiz için aşağı buyurun.

NOT: Geçmiş aylarda olup biteni merak edenleri şuradaki bildirilere bekleriz.

İptal/Devam Haberleri

 

Showcase, doğa üstü dizisi LOST GIRL‘e 5. sezon onayını verdi.

Amazon, RIPPER STREET‘i mezardan çıkarttı. İptal olan dizi, 3. sezonu ile Mayıs’ta Amazon’da online. Sonra da BBC One’da.

 

İki adet 4. sezon onayı: CALL THE MIDWIFE ile DEATH IN PARADISE önümüzdeki sezon da bizlerle!

Yeni Dizi ProjeleriHBO, geçen yılki Sundance Film Festivali’nde konuşulan A TEACHER isimli Indie filmi dizi olarak uyarlayacak. Dizi, 20′li yaşlarındaki bir lise öğretmeninin öğrencilerinden biriyle yaşadığı yasak aşktan yola çıkacak.HBO, Jack Black ve Tim Robbins‘li komedi THE BRINK‘e onay verdi.HBO, Channel 4′un UTOPIA‘sına el attı. Yapımcılar arasında David Fincher ve Gillian Flynn var.The CW’nun Robin Hood uyarlaması Sherwood pas geçilmişti; ama şimdi de BBC America, NOTTHINGHAM isimli bir Robin Hood dizisine girişti. Dracula‘nın yaratıcısının elinden çıkan dizide kimliği gizli kahramanımız meğer ezeli düşmanı Nottingham Şerifi ile aynı kişiymiş.BBC Two, 2015 için LONDON SPY isimli casus dramasına 5 bölümlük onay verdi. Genç, romatik ve masum bir adam olan Danny kendini komplo dolu casusluk dünyasında bulunca işler karışıyor.Sheridan Smith‘in başrolünde olduğu 3 bölümlük biyografik drama CILLA, ITV’ye geliyor. Cilla Black‘in 1960′lardan günümüze kadar şarkıcılık kariyerindeki yükselişini aktaracak.ITV kanalı, THE GREAT FIRE OF LONDON isimli, 4 bölümlük, ne zaman geleceği belli olmayan bir dönem dizisine onay verdi. 1666′da meydana gelen Büyük Londra Yangını‘nı 4 gün öncesinden itibaren ele alacak.Yeni bir CSI uzantısı ihtimali var. Proje, diziye dönüşürse siber suçlarla savaşan FBI ajanlarının maceralarını izleyeceğiz.Eylül 1890′da doğan Agatha Christie‘nin 125. doğum yıldönümü nedeniyle BBC’de yazarın çeşitli eserleri televizyona uyarlanacak:AND THEN THERE WERE NONE 3 bölümlük bir dizi olacak. (Kitap Türkçe’ye On Küçük Zenci adıyla çevrilmişti.)David Walliams, PARTNERS IN CRIME‘da evli bir dedektif çiftin beyini canlandıracak. Aynı isimli kitap, yazarın kısa hikayelerinin derlemesi olarak 1929′da yayınlandı.BBC One, DOCTOR FOSTER isimli 5 bölümlük bir dramaya onay verdi. Dizide, kasabanın sevilen doktoru Jenny Foster, kocasının kendisini aldattığından şüphelenmeye başlayınca hayatı altüst oluveriyor.BBC, 1985′te Channel 4′da 10 bölümlük bir uyarlaması yayınlanan MAPP AND LUCIA romanlarını yeniden televizyona uyarlıyor.FOX, Megamind‘in yaratıcıları ile DARK LORD OF DELAWARE isimli bir animasyon dizisi yapıyor. Konu hayli eğlenceli ve ilgi çekici.Bravo TV, Lisa Edelstein‘ın başrolünde olduğu GIRLFRIEND’S GUIDE TO DIVORCE isimli diziye 13 bölümlük onay verdi. Kadroda Janeane Garofalo da var.TNT, 10 bölümlük THE LIBRARIANS isimli bir diziye onay verdi. The Librarian: The Return to King Solomon filminin ve devamındaki 2 filmin uzantısı.ABC Family, INTO THIN AIR isimli yeni bir gizem ve korku ögeli diziye girişiyor.Başrolünde Clive Owen olan, Steven Soderbergh‘in yeni tıp dizisı THE KNICK bu yıl Cinemax’ta yayınlanacağını şurada müjdelemiştik. Diziyle ilgili ilk videocuk da şurada.NBC, Jennifer Lopez‘in başrolünde olduğu drama dizisi SHADES OF BLUE‘ya 2015-2016 sezonu için 13 bölümlük onay verdi.Jerry Bruckheimer, FOX için HOME isimli bir deneme bölümü hazırlıyor.El Rey kanalı, Roberto Orci ile Alex Kurtzman‘ın elinden çıkan MATADOR isimli dizinin yayın tarihini belirledi: Temmuz 2014. Matador, kanalın, From Dusk Till Dawn‘dan sonra ikinci dizisi olacak.Silver Linings Playbook ve American Hustle gibi ödüllü filmlerin yönetmeni David O. Russell ABC’ye THE CLUB adında bir dizi hazırlıyordu. Sanatçının televizyona yaptığı ilk işti bu. Ta ki 26 Şubat’a dek. Projenin 13 bölüm sipariş alarak diziye dönüşmesinden 1 ay sonra, ünlü yönetmen diziyi bıraktı. The Club yine de iptal değil. Zira Susannah Grant yazarlığı ve yapımcılığı sürdürüyor. Russell, diziyi sinema ile televizyonu bir arada götüremeyeceğini farketmesi üzerine bıraktığını söylemiş.8 bölümlük BBC One dizisi THE INTERCEPTOR‘ın oyuncuları belli oldu: David Gyasi, Trevor Eve (Waking The Dead), Jo Joyner (EastEnders), Robert Lonsdale (From Here To Eternity), Ewan Stewart (Titanic), Lorraine Ashbourne (Playing The Field), Anna Skellern (Heading Out), Gary Beadle (EastEnders) ve Lee Boardman (Da Vinci’s Demons). Dizi, İngiltere’nin en azılı ve tehlikeli suçlularının peşine düşen çok gizli bir kanun adamları ekibinin maceralarını ele alacak.Fox kanalı, Manson Cinayetleri‘nden yola çıkan bir dizi projesine girişti. Dizide, cinayetlerin öncesi ve sonrasında katil, kurban ve ailelerinin hayatları ele alınacak.Ortak bir çalışma olan bu bildiride emeği geçen üçlü:dkamoy, real tortoise, rpdiÜçümüz de okurlarımıza afiyetler diliyoruz.

4 Nisan 2014 Cuma

Mad Men Yaklaşırken

AMC geçen yıl Breaking Bad ile uyguladığı final sezonunu ikiye bölerek yayınlama işini, bu yıl da Mad Men ile uygulamaya karar verdi. Bildiğiniz üzere dizinin sezonları 13 bölümden oluşmaktaydı. Final sezonu için ise ekstra bir bölüm daha çekilecek ve ortaya çıkacak 14 bölümü ancak 7′şer bölümlük iki yarım sezon halinde izleyebileceğiz. Böylelikle Mad Men‘in büyük finali 2015 yılında yayınlanmış olacak. Tam altı sezondur takip ettiğimiz güzel dizimizi 7. ve final sezonuyla izlemeye başlamak için sayılı günler kalmışken, hangi karakteri nerede bıraktığımızı hatırlamak faydalı olacaktır diye düşündüm ve…

6. sezonu henüz izlememiş okuyucuların okumasını önerMEdiğim aşağıdaki yazıyı hazırladım.Donald Draper

Aslında bu sezon nasıl bir Donald Draper izleyeceğimiz bizlere 5. sezon finalinde hissettirilmişti. Barda oturmuş Megan’ın çekiminin bitmesini beklerken yanına gelip “Yalnız mısın?” diye soran kadına cevap vermese de attığı bakış iyi bir cevaptı. Sezon boyunca Don’ın orta yaş bunalımını, sadakatsiziliğini, mutsuzluğunu, aşık oluşunu, terk edişini, terk edilişini ve kendini artık gizlemeyişini izledik.

Özellikle büyüdüğü genelevdeki ergen Dick Whitman ile yüzleşmelerine tanık olduk. Anne sevgisinden bihaber Dick Whitman’ın genelevde geçen günlerden birinde hastalandığına, bir fahişenin kendisiyle ilgilenmesi, onu iyileştirmesi üzerine bilinçaltında bir anne imgesi oluştu. Sylvia’nın yüzündeki ben, hazırladığı bir reklamın afişindeki annenin yüzüne kondurduğu ben ve o fahişenin yüzündeki ben. Bu üç benzerlik bir araya gelerek, Don’ın bilinçaltındaki anne, sevgili ve fahişe rollerini allak bullak edip onu uçurumdan aşağıya yuvarladı.

En uygunsuz anında güzel kızı Sally’nin bakışlarıyla karşılaşması ise dibi gördüğü andı. Yedinci sezon öncesinde elimizde eşinden ayrılmış, gizlediği geçmişini bir nevi itiraf etmiş, işine ara verilmiş ve Sally tarafından Sylvia’nın yatağında yakalanmış bir Donald Draper var. Mutsuzluk her daim kapısında.

Sally Draper

Travmatik bir geçmişi olan babanın kızına benzer travmalar yaşatması ne kadar kötü. Boşanmış anne-babanın arasında kalmış; ergenlik sıkıntıları had safhada; arkadaşlık, cinsellik olgularıyla yüzleşmeye başlamış; kendini ve dünyayı keşfetmeye uğraşan bir genç kız olarak karşımızdaydı Sally Draper. Yatılı okul macerası yaşadı. Babasının dairesinde kardeşleriyle birlikte yalnız kaldıkları bir akşam eve kadın bir hırsız girdi.

Sally onu görünce kendisini Sally’nin büyükannesi olarak tanıttı. Sally her nekadar inanmasa da aksinden de emin olamıyordu. Sonrasında düşündüğü tek şey ise babası ve babasının geçmişi hakkında ne kadar az şey bildiğiydi. Başına kötü bir şey gelebilme ihtimalinden daha çok buna üzülüyordu. Babasının, üvey annesini genelevde bir adamla sevişirken gizlice gördüğünü bilmek Sally’ye ne hissettirirdi bilmiyorum ama babasını benzer bir durumda görmek dünyasını yıktı. Sally’nin bilinçaltındaki baba, cinsellik ve aile kavramlarını allak bullak edip onu uçurumdan aşağıya yuvarladı. Sezonun son sahnesinde çocuklarına “İşte ben burada büyüdüm.” diyerek eski genelevi gösteren babasının gözleriyle buluştu gözleri. Sally için affedilebilir mi?

Megan Draper – Peggy Olson – Joan Harris – Betty Francis

Joan ve Peggy ile ilgili çok fazla hikaye yoktu geçtiğimiz sezon. Peggy Ted ve Don arasında ele geçirilmeye çalışılan kutsal birnesne gibiydi sezon boyu. Sevgilisi Abe ile tutunamadı. Ted ile bir gelecek hayali kurmaya çalıştı, olmadı. Don’a olan hayranlığı biryükseldi bir çöktü. Aşk hayatıyla sanki biraz Draper’ın yolunda ilerlemekte gibi. Don’a olan saygısı ya da hayranlığı ise bir müşterigörüşmesi sırasında Don’ın, Peggy’nin Ted ile olan ilişkisine yaptığı göndermeyle son buldu. Peggy’yi Donald Draper’in odasında, onun masasında, yani zirvede bıraktık. Daha ne kadar yükselecek göreceğiz.

Joan çocuğunu büyütmekle meşgul, şirketteki küçük ortaklığıyla işlerine devam eden bir görüntü çizdi. Sezonun 10. bölmünde tanıştığı Avon temsilcisini potansiyel bir müşteri olarak görüp Peggy’ye bahsetti, Peter’ın müşteriyle tanışmasına olanak vermedi ve onun işi olan müşteri temsilciliği görevine kendisi soyunarak şirket içi iş düzenini hiçe saydı. Sonunda kendisi üzüldü. Aslında 1. sezonda da televizyon bölümünde senaryoların okunmasında yardımcı olmuş ve bu işi çok sevmişti. İş için başkasını bulduklarında da çok üzülmüştü. Joan her zaman işin yaratım sürecinde de yer almak istemiş ama diğerleri onu hep olduğu konumda görmüşlerdir.

Megan için ise Hawaii’de güzel başlayan macera, yaşadığı dairede hüzünlü bitti. Bir bebek düşürdü, dizilerde iyi işler yaptı. Don’ın California sevdası yüzünden işlerini askıya aldı. Sonunda kocasının California’ya Ted’in gideceğini söylemesiyle Don’la birlikte olamayacağını anladı.

Betty geçen sezon depresif hallerinden uzaktı. Zayıflamasıyla birlikte güveni de artmıştı. Bobby’nin yaz kampında Don’la birlikte olması, ertesi sabah ise Henry ile oturup hiçbir şey olmamış gibi kahvaltı yapması klasik bir Betty davranışıydı. Sally’nin yatılı okul macerası sonrası eve dönerlerken birlikte sigara içmeleri ilginçti.

Roger Sterling – Pete Campbell

Bu iki karakter birbirlerine çok benzediler sezon boyunca. Annelerinin ölümü, babaları olamadıkları oğulları, koca olamadıkları eşleri. Roger Sterling için sezon annesinin ölümüyle başladı. Oğlu Kevin için babalık yapmaya çalışsa da Joan tarafından geri çevrildi. Yine de hiçbirini dert etmeden yaşamına devam etti. Roger Sterling sezon sonunda Joan’ın Şükran Günü yemeğindeydi.

Pete ise komşuları Brenda ile birlikte olduktan sonra Trudy tarafından evden atıldı ve şehirdeki dairesinde yaşamaya başladı. Kayınpederiyle bir genelevde karşılaşmaları ise onunla olan iş ilişkilerinin sonu oldu. Böylece Pete, Trudy ve ailesinden kopmuş oldu. Avon temsilcisiyle yapılacak görüşmesi de Joan tarafından sabote edilen Pete, ilerleyen bölümlerde kendisini Chevy’nin temsilcisi olarak buldu. Sezon finalinde gelen annesinin ölüm haberi bile onu yıkmadı. Pete Campbell’i Şükran Günü’nde Los Angeles’a gitmek için hazırlanırken bıraktık.

Ne diyelim? Gelsin 13 Nisan…

3 Nisan 2014 Perşembe

Gotham’dan Son Haberler

FOX’ta önümüzdeki sezon izleyebileceğimiz Batman’in prequel (öncesini anlatan) dizisi Gotham’ın ayrıntılarını daha önce şu yazıda, kadrosuyla ilgili o ana kadar gelen haberleri de şu yazıda toplamıştık. Şimdi ise en son gelen oyuncu haberlerini, görselleri ve çeşitli kamera arkası fotoğraflarını bir bildiride toplayalım, gözden kaçıranlar görsün istedik. Öyleyse buyurun bakalım:

Kadro Haberleri

Önceki yazımızda, ileride Gotham suçlularının kabusu Batman’e dönüşecek olan küçük Bruce Wayne için oyuncu seçimleri yapılıyor demiştik. İşte o oyuncu seçildi.

Zengin ailesinin trajik bir şekilde öldürülmesiyle yalnız bir hayata mahkum edilen, ciddi ve duygusal anlamda yoğun bir dönemden geçen küçük Bruce, Touch‘ın çocuk yıldızı David Mazouz tarafından canlandırılacak.

 

 

 

 

Başka bir yetim olan ve ileride Kedikadın’a dönüşecek olan genç Selina Kyle ise daha önceden pek bir iş yapmamış olan, genç oyuncu Camren Bicondova tarafından canlandırılacak.

 

 

 

 

Gotham’ın ikon olmuş kötülerinden Riddler’ın henüz Riddler olmayan halini, yani gençliğini, yani Edward Nygma’yı Cory Michael Smith canlandıracak.Karakterimiz parlak, zeki ve genç bir adli tabip. Meraklı ve eksantrik biri olarak tanımlanıyor. Bazı tuhaf davranışları nedeniyle sosyal çevresinde ucube olarak görülüyor ve bu durumdan çok rahatsız oluyor.

 

 

Yayınlanan Karakter Fotoğrafları

 

Büyük halleri için resimlerin üzerine tıklayınız.

Dedektif James Gordon (Ben McKenzie)

Harvey Bullock (Donal Logue)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Selina Kyle / Kedikadın (Camren Bicondova)

Oswald Cobblepot / Penguin (Robin Taylor)

Alfred Pennyworth ( Sean Pertwee)

 

Setten Sızan Fotoğraflar

Daha fazlasına şuradan ulaşabilirsiniz.

2 Nisan 2014 Çarşamba

How I Met Your Mother | 9×23-9×24 (Final) : Sürpriz Yağmuru

*—Bölümü izlemeyenler için ağır spoiler (sürpriz bozan) içerir.—*

Hepimizin severek izlediği HIMYM 31 Mart’ta final bölümünü yayınladı. 9 sezondur bazen gülmekten karnımızı ağrıtan, bazense iki gözümüzü iki çeşme yapan HIMYM, 9×23 ve 9×24 bölümleriyle (The Last Forever) bize veda etti.  Finalle ilgili birçok söylenti dolaşıyordu ve bunların en azından bir kısmının doğru olduğunu gördük.

Bölüm 2005′ten hoş bir anıyla başladı ve Ted’in anneyi görmesiyle devam etti. Tam anneyle Ted tanışacak derken Ted’in vedası ve Barney’le yaptığı beşlikle gözümüzü doldurdu.   Ted anneyle tanıştı tanışmadı derken kendimizi Ted’in evinde bulduk ve ilk bomba patladı: Barney ve Robin boşandığını açıkladı ve elimiz ağzımızda izlemeye devam ederken Lily’in hamileliği gülümsetmeye yetti. Hemen ardından Marshall ve Lily cephesine döndük ve kendimizi bir partide Robin’in acı sözleriyle bulduk.

L: Gidiyor musun?

R: Evet. Yarın yoğun bir gün olacak, biraz dinlenmem gerek.

L: Hayır gidemezsin, bu önemli bir an, tüm ekip burada olmalı.

R: Ekip mi? Ekip benim için kimlerden oluşuyor biliyor musun Lily? Bu ekip üçüncü çocukları doğacak ve hiç görüşmediğim evli bir çiftten, gözümün önünde polislere asılan eski kocamdan ve belki de hayatımı onunla birleştirmem gerekirdi dediğim adamdan oluşuyor. Aklı başında biri buna ekip der mi ?

2018′e gittik ve Marshall’ın yargıç haberiyle az da olsa yüzümüz güldü.

2019′da ise bizi bir başka bomba bekliyordu. Barney’nin bir bebeği olacak!! Açıklamak gerekirse Barney’nin Muhteşem Ay’ı gerçekleştirmesi üzerine bir kadın hamile kalır.   Barney’nin bebeğiyle duygusal anlar yaşadık.

Ted’in düğününe ise Robin geldi ve gözümüzü dolduran bir manzara ortaya çıktı.

Her şey mutlu mesut giderken bir anda anneyi hasta yatağında bulduk. En sonunda ise sonunda Ted anneyle tanıştı ve annenin tam adını öğrendik. Ve hepimizin beklediği replik ‘And kids… That’s how i met your mother.‘ Tam da dizi bitmesi gerekirken ben de dahil tüm hayranları ayağa kaldıran son bomba da yaşandı: Ted ve Robin aşkı…

Benim için sonuna kadar tüm gelişmeler sindirilebilirdi ama son 3 dakika büyük bir hayal kırıklığı yaşattı. Annenin cenazesinden hiçbir görüntü gösterilmemesi, hatta hastalığının bile söylenmemesi beni rahatsız etti. Ve HIMYM 9 sezondur bizi yeterince güldürdü ama ben finalin daha duygusal olması gerektiğini düşünüyorum. Çok beğendiğim bir yorumla ve HIMYM oyuncularının selamıyla size veda edeyim:

”Beni 9 sezondur kadere ve evrene inandıran Himym yazarlarının, Ted’in defalarca anasını ağlatan, en yakın arkadaşıyla evlenen, Ted’i her şeyden çok seven Barney’e kardeşlik kanununu bozduran Robin ile Ted’i tekrar birleştirebilmek için annenin ölümünü kullanmaları beni acayip sinir etti. Çocukların pek bir şey olmamış gibi anneleri ile alakalı “Annem öleli 6 yıl oluyor, Robin teyzeyi ara ve yemeğe çıkın.” demeleri, herhangi bir üzgünlük ifadesi belirtmemeleri, annenin cenazesinden herhangi bir kesit sunulmaması ve bu sefer Ted’in kardeşlik kanununu bozması dizinin büyüsünü bir anda ortadan kaldırdı.

Annenin ölümüne tahammül edebilirdim ama buna edemem. Bu yüzden How I Met Your Mother’ı her zaman anne ile hatırlayacağım; La Vie and Rosa ile,  Simple Song ile,  Forest Whitaker ile, The Funeral ile hatırlayacağım. Ted’in deniz fenerinde anneye evlenme teklifi etmesiyle hatırlayacağım. Robin ile Barney’in boşanmalarıyla değil, mutlu olmalarıyla hatırlayacağım ve Ted’in de buna en az onlar kadar mutlu olmasıyla hatırlayacağım. Yoksa bu dizinin karakterime kattığı tüm güzellikler yok olup gider.’

Sizlerin de finalle ilgili yorumlarınızı merakla bekliyorum.